Elmaslardan yapılmış bir sensör kullanan kuantum mikroskobu, araştırmacıların bir hücrede DNA'nın nasıl yapılandığını, uyuşturucu maddelerin beyine doğru nasıl bir yol izlediklerini veya bakterilerin metalleri nasıl metabolize ettiği gibi nanometrelik gizemlerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olabilir.
Söz konusu mikroskop, bir çözeltideki iyonları tek tek görüntüleyebiliyor ve biyokimyasal reaksiyonları oluştuğu anda ortaya dökebiliyor.
Araştırmacılar, uzun zamandır hastalara zarar vermeden insan vücudundaki yapıları ortaya çıkaran MRI tarzı cihazlar geliştirmeyi düşlemişti. MRI, tomografinin aksine radyasyon yaymaz ve görüntü almak için manyetizmayı kullanır. Kuantum mikroskobunun arkasındaki fikir, kuantum düzeyinde elektron kıvrımları kullanarak kullanarak, metal iyonlarını içeren kimyasal reaksiyonlar için de aynısını gerçekleştirmek ve hücrelere zarar verebilecek reaktif kimyasallar kullanmamak. Reaktif kimyasallar hücrenin yapısını bozarak, testlerde hatalara neden olabiliyor.
Kuantum MR mikroskoplarını geliştirmek için bilim insanları, kristal yapısında atomik boyutta kusurlar bulunan 2 milimetre genişliğinde elmas kullandılar. Atomik düzeydeki kusur, manyetik alanlardaki değişikliklere duyarlıdır. Hollenberg, Simpson ve meslektaşları yüzeyinin hemen altındaki belli noktalarda kusurlar dizisi bulunan bir elmas kullandı ve bir numuneyi mikroskoba yerleştirdi. Araştırmacılar, iki elektronu iyonize bakır şeklindeki çınlayan bir frekansta ayarladılar. Bilim insanları verileri işlerken, elmasın kusurlarını gidermek için bir bilgisayar programından faydalandılar ve her bakır iyonunun kesin konumunu, örnek görüntüyü yeniden oluşturmak için kullandılar. Böylece testler kusursuz sonuçlar verdi.
Kuantumn mikroskop sadece numunelerle değil, hastalarla da çalışabilecek. Yani hasta, aynı tomografi makinesine girer gibi, risk taşımayan kuantum mikroskoba ait bölmelere yerleşebilecek ve gerekli sonuçlar kısa sürede elde edilebilecek. Bu da doktorlara, hızlı müdahale şansı tanıyacak.