Felç nedeniyle beyne giden kan akışındaki azalma, ölüm ve engelliliğin ana nedenidir ve bunun çok az sayıda tedavisi vardır.
Manchester Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, kemirgenlerde var olan beyin hücrelerinin ölümünü sınırlandırmakla kalmayıp, aynı zamanda yeni beyin hücrelerinin oluşmasını (bilinen adıyla nörojenez) da tetikleyen yeni bir felç ilacı keşfettiler.
Bu bulgu, ateş düşürücü bu ilacın, interlökin-1 reseptör antagonisti (kısaca IL-1Ra) felç için yeni bir tedavi yöntemi olarak geliştirilmesi için destek sunuyor. Bu ilacın romatoid artrit gibi bazı sorunlar için insanlarda kullanılmasına yönelik mevcut bir lisansı var. IL-1Ra’nın felç üzerinde bazı ilk aşama klinik testleri, bu sorun için lisanslanmamış olmasına rağmen, Manchester’da tamamlanmış durumda.
Yayımlanan çalışmada, araştırmacılar felçli kemirgenler ateş düşürücü IL-1Ra ile tedavi edildiklerinde, felçten hemen sonra sadece sadece beyin hasarında azalma gözlemlenmedi, ayrıca birkaç gün sonra yeni beyin hücrelerinin sayısında artış gözlemlendi.
Felçten sonra beyin hasarını önlemek amacıyla daha önceki ilaç bulma denemeleri başarısız olmuştu ve şimdi bu yeni araştırma, yeni bir tedavi olasılığını gündeme getiriyor.
Daha da önemlisi, IL-1Ra ‘nın felçte kullanımı, sadece beyin hasarını engellemesi nedeniyle değil, aynı zamanda beynin uzun vadede yeni beyin hücreleri oluşturarak kendi kendini yenileyebilmesine olanak sağlamasıyla da diğer başarısız ilaçlardan daha iyi olabilir.
Bu yeni hücrelerin, felç nedeniyle zarar gören beyin bölgelerindeki işlevlerin geri kazanılmasında yardımcı oldukları düşünülüyor. Aynı ekip tarafından daha önce yapılan çalışma, IL-1Ra ile tedavinin, kemirgenlerin felç geçirdikten hemen sonra kaybettikleri motor becerilerini yeniden kazanmalarına gerçekten yardımcı olduğunu ortaya koymuştu. Felç hastalarındaki ilk aşama klinik testler de aynı zamanda IL-1Ra’nın faydalı olabileceğini ortaya koyuyor.
Bu çalışmaya Prof. Stuart Allan önderlik etti. Allan şunları kaydetti: “Sonuçlar, IL-1Ra’nın gelecekte felç tedavisinde kullanılması için güçlü bir destek sunuyor, ama yine de daha geniş testler yapılması da gerekli”