13 yıllık aradan sonra köyüne dönen Ayano Tsukimi köyünü ıssız bir vaziyette buldu. Karşılaştığı manzara karşısında çareyi bir zamanlar burada yaşamış olan insanların kuklalarını yaparak ve bu kuklaları evlere, bahçelere, duraklara, okul sıralarına yerleştirmekte buldu.
“Kuklalar, bana eski anılarımı hatırlatıyor”
Tsukimi köyü terk edenleri hiç unutamamış. 65 yaşındaki kadın, onların yokluğunu hissetmemek için elinden geleni yaptı. Köyünden gidenleri temsilen onların benzeri birer kukla dikti. Kadın, gerçek insan ebatlarındaki bu kuklaları köyün her yerine yerleştiriyor.
Tsukimi kuklalara köyde giydikleri kıyafetleri de dikmiş. Kimisinde bir takım elbise, kimisinde ise köylü kıyafetleri var. Ayano Tsukimi kuklaların ona köyünün canlı olduğu günleri hatırlattığını söylüyor ve “Yanımdaki sandalyede oturan kuklayı sürekli yanıma gelip benimle sohbet eden ve çay içen kadını temsilen yaptım. Onlar bana eski anılarımı hatırlatıyor.” diyor. Ömrü el verdiğince kukla yapmaya devam edeceğini söylüyor. Yanında bir bebek kuklası dahi olsa kendini yalnız hissetmediğini söylüyor.
En çarpıcı olan kuklalar ise köyün bir zamanlar dolu olan okulunda yer alıyor. Sıralara yerleştiren çocuk kuklalar ve masasındaki öğretmen kukla sanki o sınıfta halen ders varmış gibi duruyor.
Tsukimi’nin bu çabası yüzünden Nagoro ‘Kuklalar Köyü’ olarak anılıyor. Köyün nüfusunun azalmasının sebebi düşük doğum oranı ve göç. Japonya’da 10 binden fazla köy veya kasaba Nagoro gibi aşırı nüfus azlığı sebebiyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya.