Bilim insanları, hobbitlerin Homo soyuna ait spesifik bir tür olduğunu ve modern insanın atası kabul edilen Homo erectus’tan gelmiş olabileceklerini belirtti. Hatta, daha ilkel olan ve büyük maymun benzeri iskelete sahip olan Homo habilis’te hobbitlerin muhtemel atalarından biri olabilir.
Bazı araştırmacılar, Homo sapiens dışında kalan bir insan türünün 18 bin yıl gibi erken bir tarihe kadar hayatta kalamayacağını öne sürmüş ve hobbitlerin küçük kafatası ve küçük vücut gelişimine neden olan mikrosefali hastalığına sahip modern insanlar olduklarını savunmuştu.
BEYİNLERİ DAHA MI BÜYÜKTÜ?
Bilim insanları, hobbitlerin gelişimlerindeki soru işaretlerini ortadan kaldırmak için, beyin ve vücut büyüklüklerini karşılaştırmıştı. Geçmişte yapılan araştırmalar, hobbitlerin beyinlerinin 380-430 santimetre küp genişliğinde olduğunu öne sürmüştü.
Geride kalan kuşkuları ortadan kaldırmak için, bugüne kadar elde edilmiş olan tek hobbit kafatası bilgisayarlı tomografi (CT scan) ile taramadan geçirildi. Tarama, hobbit kafatasının sanıldığı gibi ortalam 400 santimetre küp değil, 426 santimetre küp hacme sahip olduğunu gösterdi.
Modern insanın beyni, 1,300 santimetre küp büyüklüğe sahip.
Bu bilgiden yola çıkan bilim insanları, ortalama beyin büyüklüğü 1000 santimetre küp olan Homo erectus’un, hobbitlerin atası olamayacağını düşündü. Ancak Homo erectus’ın bir diğer Güney Pasifik adası Cava’da yaşayan türünün, 860 santimetre küp büyüklüğünde beyni olması, bu türün hobbitlerin atası olabileceği düşüncesini güçlendirdi.
Proceedings of the Royal Society B dergisinde yayımlanan araştırmada yer alan Japonya Ulusal Doğa ve Bilim Müzesi’nden Yousuke Kaifu, “Bu çalışma, hobbitlerin atasını kesin olarak ortaya koymasa da, Homo erectus’u muhtemel aday olarak öne çıkardı” dedi.
ADA YAŞAMI BEYNİ KÜÇÜLTTÜ MÜ?
Livescience sitesinin haberine göre, hobbitlerin türemiş olabileceği bir diğer tür, beyinleri sadece 600 santimetre küp olan Homo habilis.
Kaifu, “Homo habilis hobbitlerin atası olabilir. Ancak bu teoriyi incelememizi sağlayacak Asya’da yaşamış ilkel bir canlının fosili elimizde yok” dedi.
Bilim insanları, Homo soyunun evrimini beyin ve vücut büyüklüğüne göre düzenlese de, Homo floresiensis bu gidişatın tersini temsil ediyor olabilir. Araştırmacılar, her ne kadar modern insanlarla aynı dönemde var olmuşlarsa da, ada hayatının hobbitlerin beyin ve vücut büyüklüklerini etkilemiş olabileceğini düşünüyor. Mamutlar ve dinozorlar dahil, adalarda yaşamış canlıların ‘küçüldüğüne’ dair birçok örnek bulunuyor.
Araştırmacılar, ellerindeki bulgularla daha fazla cevap bulabilmek için fosil arayışına girerken, Kaifu, “Elde edeceğimiz yeni fosiller, Homo floresiensis’in evrimi hakkındaki sorulara cevap olacak” dedi.