Almanya'da koalisyon hükümeti kurma konusunda anlaşmaya varan Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD), imzaladıkları koalisyon sözleşmesinde "istihbarat teşkilatlarının parlamento tarafından denetlenmesinin iyileştirilmesi" sözünü verdi.
CDU/CSU ve SPD liderleri tarafından çarşamba günü imzalanan ve SPD üyelerinin onayına sunulan 185 sayfalık koalisyon sözleşmesinde, Nasyonal Sosyalist Yeraltı Terör Örgütü (NSU) tarafından işlenen ırkçı cinayetler ve güvenlik birimlerinin ihmaline değinilirken, benzer olayların gelecekte tekrarlanmasını önlemek için atılması planlanan adımlara yer verildi.
Koalisyon sözleşmesinin, "Modern Devlet, İç Güvenlik ve Medeni Haklar" bölümünde, ilk olarak NSU cinayetlerinin Federal Meclis'te kurulan soruşturma komisyonunun raporuna ve yaptığı tavsiyelere değinen koalisyon ortakları, komisyon tarafından ortaya atılan önerileri "sahiplenme ve bir an önce yaşama geçirme" sözü verdi.
Bu öneriler arasında, emniyet, yargı ve iç istihbarat ta reformlar, istihbarat birimlerinin parlamento tarafından denetiminin güçlendirilmesi, aşırı sağ ile ırkçı ve antisemittik hareketlere karşı sivil girişimlerin desteklenmesine sözleşmede özel olarak yer verildi.
2000-2007 yılları arasında 8’i Türk 10 kişiyi öldüren NSU terör örgütü üyelerin, iç istihbarat tarafından kullanılmış olan bazı muhbirlerle aydınlatılamayan bağlantıları, yeni koalisyon hükümetinin yol haritasını oluşturacak sözleşmede bu alanda da reforma gidilmesini gündeme getirdi.
Bu kapsamda atılacak adımlarla ilgili koalisyon sözleşmesinde şunlar kaydedildi:
"İstihbarat birimlerinin parlamento tarafından denetlenmesini iyileştirmek istiyoruz. Anayasayı Koruma Teşkilatı (iç istihbarat örgütü) tarafından kullanılacak muhbirlerin seçilmesi ve bu ilişkilerin yönetilmesi konusunda kuralları Anayasayı Koruma Teşkilatı Kanunu'nda düzenleyeceğiz ve bu alanda parlamento denetimini sağlayacağız. Her muhbir seçimi, teşkilatın başkanı tarafından onaylanmak zorundadır. Federal hükümet ve eyaletler, muhbirler konusunda bilgi paylaşımında bulunacaktır."
- Federal kurumlar ve eyaletler arasında koordinasyon
Koalisyon hükümeti sözleşmesinde, NSU terör örgütünün cinayetlerini farklı eyaletlerde işlemesi ve eyaletlerin istihbarat ve emniyet birimleri arasında koordinasyonsuzluktan yararlanmasına işaret edilirken, koalisyon ortakları bu alanda da değişikliklere gitme sözü verdi.
Sözleşmede, iç istihbarat örgütü Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın (BfV) merkezi işlevlerinin güçlendirileceği, eyaletlerin iç istihbarat teşkilatları (LfV) ile koordinasyonun geliştirileceği, ayrıca istihbaratın teknik analiz yeteneklerinin arttırılması için çalışılacağı kaydedildi.
-Güvenlik birimlerinde göçmen kökenlilerin istihdamı
Koalisyon sözleşmesinde dikkat çekilen sorunlardan biri de NSU cinayetlerinin ardından güvenlik birimlerinin kurban yakınlarına göçmen kökenli oldukları için önyargıyla ve şüpheli gibi yaklaşmış olmaları oldu.
Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokratlar (SPD), emniyet birimleri ile yargı kurumlarının farklı kültürlere açık olması ve bu kurumlarda farklı kültürlerden gelenlerin daha fazla istihdam edilmesi konularında adım atma taahhüdünde bulundu.
Koalisyon sözleşmesinde, "Irkçı, yabancı düşmanı ve insanlık dışı suçlardan mağdur olanların, devletin özel korumasına ihtiyaç duydukları" kaydedilirken, mağdurlara daha güçlü bir şekilde yardımcı olunması, bu suçların cezalandırılması gerektiği vurgulandı.