İkinci diploma; farklı lisans ve ön lisans programları ile mesleki ve bireysel gelişiminin devam ettirmek isteyenlerin okuduğu veya mezun olduğu bölümle yetinmeyen öğrenci ve çalışanların tercih ettiği bir yöntem olarak öne çıkıyor.
Diğer bir avantajı ise, lisans ya da ön lisansını tamamlayarak mezun olmuş öğrencilerini ek olarak okuyacakları İÜ AUZEF'deki farklı lisans ve ön lisans programları ile kariyerlerine katkı sağlayarak, ikinci meslek edinmeleri.
Mahmut Ak: "Armağan şeklinde imkan"
AUZEF'in kimliği ve yeni programları hakkında İÜ Baltalimanı Sosyal Tesisleri'nde toplantı düzenlendi. Toplantıda konuşan İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Ak, "Bizi heyecanlandıran uygulamalardan bir tanesi AUZEF'tir. Fakültemizin programları 2 şekilde sürüyor. Açık öğretim olanlar ve uzaktan öğretim yoluyla sürdürülen programlar.
Açık öğretim programları, bize kendi öz ilgi alanları yanında ikinci bir faaliyet imkanı da verdi. Bu da ikinci üniversitesi kavramıdır. Herhangi bir üniversitesi okuyan ya da mezun olmuş olan öğrenci ve ya vatandaşlarımızın tekrar yüksek eğitim ilgilerini sürdürebilmeleri, aldıkları önceki eğitiminden farklı ve ya o paralel de ya da kendilerini o alandan geliştirmek isteyen bir armağan şeklinde böyle bir imkan sunuyoruz. Bunları aracılık ettiğimiz içinde büyük sevinç duymaktayız" dedi.
Açık öğretim programları, bize kendi öz ilgi alanları yanında ikinci bir faaliyet imkanı da verdi. Bu da ikinci üniversitesi kavramıdır. Herhangi bir üniversitesi okuyan ya da mezun olmuş olan öğrenci ve ya vatandaşlarımızın tekrar yüksek eğitim ilgilerini sürdürebilmeleri, aldıkları önceki eğitiminden farklı ve ya o paralel de ya da kendilerini o alandan geliştirmek isteyen bir armağan şeklinde böyle bir imkan sunuyoruz. Bunları aracılık ettiğimiz içinde büyük sevinç duymaktayız" dedi.
Açık ve uzaktan öğretim fakültesinin açık eğitim programlarına ikinci üniversite kavramında talep aldıklarını ifade eden Prof. Dr. Ak, "Bu programlar ise lisans ve ön lisans düzeyinde programlardır. Takdir edersiniz ki, herhangi bir lisans veya ön lisans programında eğitim görmüş olanlar veya mezun olanlar ama lisans programlarına başvuracak olanların 1 lisans programında okuyan veya bitirmiş olan kişiler olması şartı vardır.
Bunun dışında bu talepleri biz karşılamaktayız. Bu çerçevede ülkemizin bize YÖK aracılığıyla sunduğu kontenjanlardan mutluyuz. Bize geniş bir faaliyet alanı bırakmış durumdalar" ifadelerini kullandı.
Bunun dışında bu talepleri biz karşılamaktayız. Bu çerçevede ülkemizin bize YÖK aracılığıyla sunduğu kontenjanlardan mutluyuz. Bize geniş bir faaliyet alanı bırakmış durumdalar" ifadelerini kullandı.
Bu kapsamda başvuru beklediklerini söyleyen Prof. Dr. Mahmut Ak, "Başvurulara baktığımız zaman yerinde bir hizmetin sürdüğünü görmekteyiz. Her şeyden önce bizim kendi öğretim üyelerimizin bu ikinci imkandan yararlanmak için büyük bir çaba içerisinde olduğunu görmekteyiz.
Tabi öğretim üyelerimiz ya da öğrencilerimiz ya da eski mensuplarımızın dışında ülkenin tüm mevcuduna bu program açıktır, bunlar ön şart değildir. Burada özellikle vurgulamamız gereken konu ise, şuan Türkiye'deki uygulamaları dolayısıyla özel üniversiteler bakımından buda tabi ki ihtiyaç olarak sunulmaktadır.
Bizim bu faaliyetlerimiz de sertifika programları gibi yanlış algılanabilmektedir. Halbuki bu programlar doğrudan doğruya diploma programlarıdır. Bu programları bitirenler temelde bir üniversitelerde mezun olanlar gibi aynı haklara sahiptir. Hatta öyle ki bu lisans programlarını bitirmiş olanların yine üniversitemizde sürdürülen lisansüstü programlara başlama hakkını da elde ettiğini söylemek gerekir. Temel kazanımlarını alarak iş sahasına çıkabilecekleri gibi bir üst düzeye eğitimlerine taşımak isterlerse, lisans üstü eğitime de çıkabilme imkanları bulunmaktadır" şeklinde konuştu.
Tabi öğretim üyelerimiz ya da öğrencilerimiz ya da eski mensuplarımızın dışında ülkenin tüm mevcuduna bu program açıktır, bunlar ön şart değildir. Burada özellikle vurgulamamız gereken konu ise, şuan Türkiye'deki uygulamaları dolayısıyla özel üniversiteler bakımından buda tabi ki ihtiyaç olarak sunulmaktadır.
Bizim bu faaliyetlerimiz de sertifika programları gibi yanlış algılanabilmektedir. Halbuki bu programlar doğrudan doğruya diploma programlarıdır. Bu programları bitirenler temelde bir üniversitelerde mezun olanlar gibi aynı haklara sahiptir. Hatta öyle ki bu lisans programlarını bitirmiş olanların yine üniversitemizde sürdürülen lisansüstü programlara başlama hakkını da elde ettiğini söylemek gerekir. Temel kazanımlarını alarak iş sahasına çıkabilecekleri gibi bir üst düzeye eğitimlerine taşımak isterlerse, lisans üstü eğitime de çıkabilme imkanları bulunmaktadır" şeklinde konuştu.
Alper Cihan: "Ekmek kadayıfı tadında"
İÜ AUZEF Dekanı Prof. Dr. Alper Cihan da, "İkinci diplomayla ilgili ülkemizin hemen hemen birçok noktasına afiş, poster, dijital reklam ve e-postalarımız ulaştı. İkinci 10 Eylül'e kadar ön kayıtlardan daha sonra kesin kayıtlar başlıyor. 3 Ekim'de de ikinci diplomanın kayıtları bitiyor. Bir aylık kayıt sürecimiz var. Bu arada ikinci diploma kayıtlarını biz kadayıfın üzerine kaymak gibi nitelendirdiler. İnşallah kaymaklı ekmek kadayıfı tadında bir kayıt dönemi ve eğitim, öğretim hayatı geçiririz" diye konuştu.
Sınavsız ikinci diploma programına kayıt olan İş adamı Ethem Sancak ise, "Beşikten mezara kadar öğrenci olmak diye bir felsefeye sahibiz. Geçmişte büyük uygarlıklar yaratırken bu felsefeyle yola çıkmış atalarımız. Hayli zamandır bunu unutmuşlar. Bu açıdan bu program gerçekten toplumu çok etkileyen yeni Türkiyeyi inşa ederken önemli bir harç oluşturacak yaklaşımdır bu. Bu açıdan İ.Ü'nün sınavsız ikinci diplomanın olanağını topluma taşıdığı için üniversitemize çok şükran duyuyoruz. Ben de öğrenmenin yaşı yoktur felsefesiyle geldim programa kayıt oldum. Yeni şeyler öğreneceğim için çok mutluyum. Yeni şeyler öğrenmek yeniden doğmak gibidir" dedi.
//auzef.istanbul.edu.tr/