Önce bazı rakamlar verelim. Türkiye’de Facebook kullanıcılarının sayısı 32 milyonu aştı. Bir başka deyişle Türkiye nüfusunun yüzde 40’ı Facebook üyesi. Ayrıca internet kullanıcılarının yüzde 90’ının bir Facebook hesabı var. Bu sayıyla Avrupa’da birinci, dünya genelinde de altıncı sıradayız. Facebook üyelerinin yaş gruplarına göre dağılımı ise şöyle: 18-24 yaş yüzde 34, 25-34 yaş yüzde 28, 35-44 yaş yüzde 12. Facebook’ta erkek üye oranı yüzde 63, kadın üye oranı ise yüzde 37.
Gelelim mikro blog sitesi Twitter’a. Twitter’a Türkiye’de 9.6 milyon kişi üye. Bunların 6.3 milyonunun aktif olduğu belirtiliyor (son bir ayda en az 1 tweet atanların sayısı).
Kullanıcıların yüzde 30’u 18-29 yaş grubunda. Facebook’un aksine Twitter’da kullanıcıların çoğu kadın. Kadınların oranı yüzde 53, erkeklerin oranı yüzde 47. Türk kullanıcılar saniyede 92 tweet atıyor. Bu da günde 8 milyon tweet anlamına geliyor.
İLGİ ODAĞI OLMAK
Sosyal medya böylesine yaygınken, insanların buna duyarsız kalması da mümkün olmuyor. Facebook’ta ve Twitter’da paylaştıklarıyla dikkat çekenler bir süre sonra ilgi odağı oluyor.
Takipçileri artıyor ve birer ‘fenomen’e dönüşüyorlar. Ama aslında her kullanıcı kendisine benzer üyelerle iletişime geçiyor, herkesin görebileceği tweetler bir süre sonra kişiye özel tweetlere (mention), oradan da özel mesajla konuşmaya doğru yol alıyor.
Derken telefon numaraları isteniyor, dışarıda buluşmalar başlıyor ve nihayet ilişkiye dönüşüyor. Ya da dönüşmüyor. Peki sosyal medyada birinin bizimle duygusal anlamda ilgilenip ilgilenmediğini nasıl anlayacağız? İşte ipuçları...
1) YORUM VE BEĞENİ
Facebook’ta her paylaşımınızı beğenen, çoğuna yorum yapan kişi, bilin ki sizinle ilgileniyordur. Paylaşımlarınızı beğeniyor ama yorum yapmıyorsa, çekingen bir kişiliğe sahip olduğundan fazla ileri gitme konusunda problem yaşıyordur.
2) RETWEET VE MENTION
Twitter’de sizi takip eden, neredeyse her yazdığınıza mention yapıp ya da retweet edip sizden cevap bekleyen kişinin ilgisi sizin üzerinizdedir. Siz onu takip etmediğiniz için dikkatinizi çekmeye, sizin de onu takibe almanızı sağlamaya çalışmaktadır.
3) TARTIŞMA YARATMAK
Yazdıklarınıza sürekli ters şeyler yazıp tartışma çıkarmaya çalışan kişi de dikkatinizi çekmek istiyordur. Sizi sürekli onaylayan “Evet haklısın” diyenlerin arasından sıyrılmayı, böylece farklılığını ortaya koymayı amaçlıyordur.
4) ŞARKI VE GÖNDERMELER
Sizin online olduğunuz saatlerde kendi duygularını anlatacak şarkılar paylaşan, ya da Facebook’ta kendi duvarına, Twitter’da ise mention yapmadan anlamlı sözler yazanlar da size gönderme yapıyordur.
5) PAYLAŞIMI AZ, MESAJI ÇOK
‘Senden başkasıyla ilgilenmiyorum’ mesajını vermeye çalışıyordur. Ancak bu durumdaki kişiler pek de sağlıklı ilişki kuramazlar. Emin olun, sizden önce de başkalarına benzer davranışlarda bulunmuşlardır.
6) PAYLAŞIMI DA MESAJI DA ÇOK
‘Bak ben ne kadar sosyalim, adeta sosyal bir kelebeğim’ demenin başka bir yoludur. Hem çok sayıda paylaşımda bulunmak, hem de her fırsatta özel mesaj atmak yoğun mesai ister. Zamanını sadece internet başında geçiren birini pek de istemezsiniz öyle değil mi?
7) SADECE FOTOĞRAFA YORUM
Fiziğinizle yakından ilgilidir. Düşünce tarzınız, yaşam biçiminiz onu pek ilgilendirmemektedir. Bu tarz kişiler kısa süreli ve sekse dayalı ilişkileri tercih etmektedir. Eğer siz de eğlence amaçlı bir şeyler yaşamak istiyorsanız zaten sorun yoktur.
8) HAYVAN VE DOĞA FOTOĞRAFLARI
Doğayı ve hayvanları sevmek günümüzde her insan için artı puan anlamına geliyor. Gerçekte öyle olmasa bile, sizin hayvan ve doğa sevginizi keşfetmiş bir kişi bu tür paylaşımlarla dikkat çekebilir. Ama lütfen geçmiş paylaşımlarına bir göz atın.
9) PARTİ VE EĞLENCE
Sürekli gittiği partilerden, eğlencelerden fotoğraflar paylaşıp bunu görmenizi istiyorsa “Benimle birlikte olursan işte böyle eğleniriz” demek istiyordur. Eğlenceye düşkün bir kişiliğiniz varsa denemenizi öneririm. Ama dikkat, çok yorulabilirsiniz.
10) AŞIRI ROMANTİZM
Şiirler, slow şarkılar, özlü sözler... Paylaşımları sadece bu şekildeyse “Ben çok iyi bir aşığım” demeye çalışıyordur. Ama bu sizi bir süre sonra sıkabilir. Yine de romantizmi dorukta yaşayabileceğiniz bir aşk arıyorsanız buyrunuz, devam ediniz.
İlişki arayanların paylaştığı şarkılar
1) Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar. 2) Yeni bir aşk arıyorum haberin olsun.
3) Sevmekten kim usanır.
4) Aşktan yana şansım yok.
5) Belki senin paran dönüp dolaşıp benim cebime girmiştir.
6) Sevgi anlaşmak değildir nedensiz de sevilir.
7) Sevdim mi tam severim sildim mi bir kalemde.
8) Eve senle dönüyorsam, evden senle çıkıyorsam, aklımı alamıyorsam, aşksın.
9) Bulamazsın bulamazsın benim gibi seveni.
10) Biz aşkı meleklerden çaldık.
Bu ayrıntılara dikkat
-Facebook’taki hesapların yüzde 1 kadarı sahte. Bunların birçoğu ya sevgilisini kontrol ediyor, ya da eski sevgilisinin ne yaptığına bakıyor. Bir de sevgiliyi kıskandırmak ya da ‘acaba beni aldatıyor mu?’ diye oyun yapmak için açılmış hesaplar var.
-Facebook’ta sevgili bulduktan sonra birçok çift kendi kişisel hesaplarını kapatıp ‘ortak’ hesap açıyor. Ayrıldıklarında ise ilk iş olarak yine eski kişisel hesaplarını aktif hale getiriyor.
-Son 2 yılda dünya genelinde açılan boşanma davalarında Facebook’un rolü büyük. Neredeyse her 2 boşanmadan biri Facebook üzerinden aldatmalar nedeniyle oluyor. Türkiye’de kesin rakam yok ama kullanıcı sayısında dünya 6’ncısı olduğumuza göre, boşanmalardaki etkisini varın siz hesaplayın.
-Twitter’da 10 dakika boyunca hiç tanımadığı insanlar ile mesajlaşan bir bireyin oksitosin seviyesi, iletişimden önceki seviyeye göre yüzde 13.2 artış gösteriyor. Oksitosin, sevgi, aşk ve şefkat hormonu olarak tanınıyor.
-Sosyal medya bağımlılığı önemli bir hastalık olarak kabul ediliyor. Bağımlılar, Facebook’ta bir fotoğrafa yorum yapmanın ya da tweet atmanın, alışveriş yapmaktan, sigaradan, alkolden ve cinsel ilişkiden bile daha çok keyif verdiğini söylüyor.