Yaklaşık 11 ay aradan sonra dolar karşısında ilk kez 3 hafta üst üste değer kazanan Türk lirası (TL), şubat başından dünkü kapanışa kadar yüzde 3,83 kazançla gelişmekte olan ülke para birimleri içinde de en iyi performansı gösterdi.
Yıla 3,52 seviyelerinden başlayan dolar/TL, küresel piyasalarda artan dolar talebine paralel 11 Ocak'ta 3,9422 seviyelerine kadar yükselse de Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) piyasalara müdahaleleriyle düşüşe geçerek 14 Mart 2016'dan bu yana ilk defa 3 hafta üst üste değer kaybetti.
Düşüş eğilimini bu haftaya da taşıyan dolar/TL, haftanın ilk işlem gününde 1,5 ayın en düşük seviyesi olan 3,6132'ye kadar geriledi.
Dolar/TL'nin dolar karşısında 3,80 seviyelerinde olduğu 30 Ocak'ta, yayımladığı rapor ile 3,59 seviyelerine gerileyeceği tahmininde bulunan Hollanda merkezli Rabobank'ın öngördüğü seviyelere de yaklaşıldı.
'ŞUBAT AYINDA EN İYİ PERFORMANS GÖSTEREN PARA BİRİMİ'
Bu ay gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en iyi performansı TL sergiledi. TL, şubat başından dünkü kapanışa kadar yüzde 3,83 artışla dolar karşısında en fazla değer kazanan para birimi oldu.
Söz konusu dönemde Rus rublesi yüzde 3,44, Brezilya reali yüzde 3,16, Güney Afrika randı 2,73, Meksika pesosu yüzde 1,75 ve Hindistan rupisi de yüzde 0,8 değer kazandı.
Rabobank Gelişen Piyasalar Kur Stratejisti Piotr Matys, yaptığı açıklamada, TL'nin, gelişmekte olan para birimleri arasında bu ay en iyi performans gösteren para birimi olduğunu söyledi.
'TCMB'NİN SIKI PARA POLİTİKASIYLA TL'DE DENGE SAĞLANDI'
Piotr Matys, TL'nin, küresel piyasalardaki yeni sermaye akımından fayda sağladığını ifade ederek, TL'nin bu ay Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu ve Afrika para birimleri arasında en iyi performans gösteren para birimi olduğunu belirtti.
TL'nin bu yıl rekor seviyede düşüşler yaşadığını kaydeden Matys, "Zaten fırsatçı yabancı yatırımcıların Türkiye'ye sermaye girişi yapma kararı bir an meselesiydi." dedi.
Matys, TCMB'nin sıkı para politikasıyla TL'de dengenin sağlandığını, bu durumun hisse senetlerine olan talebi artırdığını belirterek, hükümetin referandum sonrasında ekonomiye odaklanması durumunda Türk varlıklarına olan duyarlılığın yabancı yatırımcılar arasında gelişme kaydedebileceğini, bunun sonucunda dolar/TL için yıl sonu tahmininin 3,40 olduğunu bildirdi.
'DOLAR/TL, BİR SÜRE DAHA DENGELİ HAREKET EDEBİLECEK'
SAXO Capital Strateji Uzmanı Cüneyt Paksoy da dolar/TL'nin, ABD başkanlık seçimleri öncesi başlayan ve uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in Türkiye'nin notunu düşürmesine kadar geçen süreçte hızlı bir hareketle 3,94'lere kadar ulaştığını, TCMB'nin yaptığı hamleler ve attığı rasyonel adımlarla da belirgin bir düzeltme içine girdiğini söyledi.
Daha önce belirgin bir şekilde negatif ayrışma gösteren ve kısa vade adına hem temel hem de teknik açıdan aşırı alım seviyelerine ulaşan dolar/TL'de yaşanan düzeltme sürecini doğal karşıladıklarını ifade eden Paksoy, negatif ayrışma sürecinde TL'de biriken potansiyelin, bu farkın hızlı bir şekilde kapanmasını sağladığını, dolar/TL'nin bir süre daha diğer gelişen ülke kurlarına oranla daha dengeli hareket edebileceğini kaydetti.
Paksoy, TCMB'nin kararlı sıkılaştırma ve örtülü sayılacak faiz hamlesinin yanında hükümetin yapısal reformlara devam etme kararlılığı göstermesinin TL için önemli olduğunu, kurulan Türkiye Varlık Fonu'nun doğru işlemesi durumunda finansal istikrar adına orta vadede önemli kazanımlar sağlanacağını söyledi.
'DOLAR/TL, 3,60 KIRILIRSA 3,40-3,55 BANDINA GERİ ÇEKİLEBİLİR'
Cüneyt Paksoy, dolar endeksinin, Fed'e rağmen ABD Başkanı Donald Trump'ın etkisiyle yükselişine mola vermesi ve belirli bir bant aralığında denge arayışı içinde olmasının gelişen ülke kurlarına destek verdiğini ifade ederek, "Ana yön; Fed, AB, Çin, jeopolitik riskler ve içeride yaşanan dinamiklere bağlı olarak orta ve uzun vadede belirgin bir süre daha yükseliş tarafında olmaya devam edebilir." dedi.
Paksoy, TCMB'nin aktif bir şekilde masada olması ve sıkı para politikasına devam etmesi halinde kurda dönemsel yükselişler olabileceğini ancak dalga boyunun bir süre daha azalmaya devam edebileceğini söyledi.
Yurt içinde gösterge tahvilin bileşik faizinin yüzde 11-11,50 bandında olmasının dikkat edilmesi gereken bir kriter olarak öne çıktığını vurgulayan Paksoy, yüzde 11'lerin altında kalıcılık sağlanmasının dolar/TL'deki düşüşü destekleyeceğini kaydetti.
Paksoy, teknik olarak düzeltmenin hız kazanması için 3,58-3,60 desteğinin kırılma olasılığının önemli olacağını, bunun gerçekleşmesi halinde aşağıda 3,40-3,55 geniş bant aralığına doğru bir hareketin mümkün hale gelebileceğini belirterek, "Arada gelecek yükselişlerde 3,65 -3,67 üzerine geçilmesi durumunda 3,70-3,75 aralığı önemli bir direnç eşiği olarak öne çıkacaktır." dedi.