İzmir'deki bir kardiyoloji merkezinin Halkla İlişkiler Müdürü Cansu Baştak, kalp krizinin Yargıtay tarafından alınan emsal kararla artık iş kazası sayıldığını, bu konuya ilişkin en büyük görevin işverenlere düştüğünü dile getirdi.
Konak Kardiyoloji Tıp Merkezi Halkla İlişkiler Müdürü Cansu Baştak, iş yerinde geçirilen kalp krizi sonucu ölümün iş kazası olup olmadığı ile ilgili tartışmaya Yargıtay’ın son noktayı koyduğunu söyledi. Baştak, “Ankara’da bir iş yerinde sigortalı işçi olarak çalışan Y.Ş. atölyede çalışırken bayılarak yere düştü. Kalp krizi geçirdiği anlaşılan işçi, ambulansla hastaneye kaldırılırken yolda hayatını kaybetti. Yargıtay Genel Kurulu olayı iş kazası olarak değerlendirirken olayın 506 sayılı yasanın 11. maddesinde (5510 sayılı yasada) işveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla meydana gelme hallerine uygun olması ve kanunda belirtilen haller dışında başkaca bir şartın ve kısıtlamanın getirilemeyeceğinden hüküm verilmiştir” diye konuştu.
Yargıtay’ın kalp krizinin iş kazası sayılmasına ilişkin aldığı emsal kararda işverenin iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin büyük önem taşıdığını söyleyen Baştak, “Kusur oranı belirlenirken SGK işverenin iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine bakar. Bu konuda işverenler aldıkları ve almadıkları tedbirlerden sorumludur. İşverenin gerekli kalp ve sağlık muayenelerini yaptırmış olması halinde işveren kusurlu olmayacaktır. İşverenin kusurlu bulunması halinde hem işveren tazminat ödeyebilir hem de SGK geride kalanlara ödediği aylıkların bir kısmını işverenin kusuru oranında işverenden geri isteyebilir. Bu durumda en büyük sorumluluk işverene düşmektedir. Çalışanlarının sağlık kontrollerini belirle aralıklarla mutlaka yaptırmalı, hem çalışanını hem de kendilerini güvence altına almalılardır" dedi.