Pilottan şok eden açıklama!
Pilottan şok eden açıklama!
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimiyle ilgili gözaltına alınan 3. Ana Jet Üs Komutanlığı 135. Filo'da görevli Pilot Üsteğmen Mustafa Şenyüz, darbe teşebbüsünden saatler önce verilen brifingin ayrıntılarını anlatarak, "Kurmay Yarbay Kenan Comart, bize görev brifingi yapılacağını, helikopter pistine geçmemizi söyledi.
Mustafa Şenyüz, ne olduğunu anlamak için sorduğu askerlerden, "Teröristleri alacağız", "Kahraman olacağız", "Zamanında tanklar yürütülmüştü, onla aynı şeyi yapacağız. Darbe yapacağız" gibi cevaplar aldığını bildirdi.
Şenyüz, ifadesinde, darbe girişiminin olduğu gün gece nöbetçilerinin kendilerinden nöbeti devralmaya gelmediğini söyledi. Pilot Teğmen Abdüssamet Kara ve Pilot Üsteğmen Fatih Özcan ile kendilerini çağıran Harekat Eğitim Subayı Kurmay Binbaşı Mehmet Fatih Özkan'ın odasına gittiklerini ifade eden Şenyüz, Özkan'ın kendilerine "gizli bir görev var" dediğini ancak görev hakkında bilgi vermediğini dile getirdi.
Daha sonra birlikte 135. Filo Komutanı Kurmay Yarbay Alparslan Şahin'in odasına gittiklerini aktaran Şenyüz, "Şahin, yanımızda bulunan Özkan'a 'Göreve gidecek bu ekip mi?', 'Bu gizli görevi yapabilirler mi?' diye sordu. O da 'Yapabilirler' cevabını verdi. Şahin bize hitaben, 'Siz şu anda dağılın, görev saatini ben size bildireceğim' deyince biz de filonun farklı yerlerine gittik. Gizli göreve gidecek personelden Fatih Özcan ve Abdüssamet Kara'nın o gün izinli olmaları gerekiyordu, izinli oldukları gündü. Bana göreve çağrıldıklarını söylediler." diye konuştu.
HER ŞEY SON ANA KADAR GİZLİ TUTULDU
Kendisinin 135. Filo'da görev ve mahiyetini bilmediği gizli görev hazırlığı yapıldığını bu şekilde öğrendiğini belirten Şenyüz, darbe girişiminin olduğu gün Yarbay Şahin'in normal uygulamadan farklı olarak personele erken çıkış verdiğini, bu emri bizzat kendisinin filoya ait anons sistemiyle duyurduğunu bildirdi.
Gizli göreve gidecek personelin "garnizon terk izni"nin iptal edildiğini, Teğmen Furkan Atik'in kendisine gizli görev için Beyşehir'e uçuşa gidileceğini söylediğini anlatan Şenyüz, şunları kaydetti:
"Binbaşı Özkan, 'Hazırlanın, teçhizatlarınızı, uçuş çantası, kask, 2 adet gece görüş gözlüğü alın' dedi. Teçhizatlarla helikopterin yanına gittik ancak gelen olmadı. Helikopterlerle göreve gideceğimizi bilmediğimden, görev belgemiz olmadığından tekrar filoya geri döndük.
Binbaşı Özkan, teçhizatlarıyla bizi bekliyordu. Komutanımızla tekrar helikopterlerin yanına gittik. Kuyruk numarasının '505' olduğunu gizli göreve gideceğimiz helikopterlerin yanına varınca öğrenmiş oldum. Benim o gün 505 kuyruk numaralı Caugar helikopterle herhangi bir uçuş izin belgem yoktu.
Bu konuda herhangi bir planlama yapılmadı. Dikkatimi çeken sağ tarafta kapı makinalısının takılı olması ve daha sonra teknisyen Yahya Baştan'ın söylemesiyle helikopterde fastdrop tabir edilen hızlı indirme halatının takılı olduğunu öğrenmiş oldum. Gizli görev olduğu için görmüş olduğum helikopterdeki silahtan şüphelenmedim."
Uçuş esnasında bildiği kadarıyla onaylanmış resmi bir uçuş programının olmadığına dikkati çeken Şenyüz, kendilerinin dışında 2. Caugar helikopterin de uçuşa hazır olduğunu gördüğünü söyledi.
DARBE GİRİŞİMİNİ KALP NAKLİ OLARAK DUYURDU
Şenyüz, kalkış yaptıktan sonra Beyşehir üzerine gelindiğinde lider pilot Binbaşı Mehmet Fatih Özkan'ın kol içi kanaldan navigasyon sistemlerinin kapatılmasını, kesinlikle kullanılmamasını istediğini belirterek, şöyle devam etti :
"Nerede olduğumuzu ve nereye gittiğimizi öğrenmek için Özkan'ın haberi olmadan Fatih Özcan telefonundan navigasyonunu açtı, nereye gittiğimizi takip etmesini istedim. Özkan'ın helikopterini takip ederek Yalova Hava Meydanına geldik. Buraya saat 20.30 sıralarında iniş yaptık. Soy ismini hatırlayamadığım Şahan olarak bildiğim yüzbaşı ile sorumluluğunda 50-100 civarı pilot adayı öğrenciler bulunuyordu. Odalarımıza yerleştikten 5 dakika sonra Kurmay Yarbay Kenan Comart, bize görev brifingi yapılacağını, helikopter pistine geçmemizi söyledi. Piste niçin geldiğimizi soran Yalova Hava Meydanı hat personeline Kenan Comart, 'kalp nakli' şeklinde cevap verdi. Comart, 'Bu gece çok önemli bir görev yapacağız, yılanın başını ezeceğiz' şeklinde söyledi.
Devamında İstanbul'da düğün olduğunu, kuvvet komutanlarının ve paşaların bu düğünde olduğunu, kuvvet komutanları olan paşaları bu düğünden silah zoruyla alıp ağızlarını bantlayıp, paketleyip Ankara'ya götüreceğimizi söyledi. Gittiğimiz yerde bize yardımcı olacak ekibin olduğunu, çok fazla zorluk çıkmayacağını, Fenerbahçe ve Maltepe Orduevine ineceğimizi, takiben İstanbul'daki Hava Harp Okulundan 'Karakuş' isimli komutanı alacağımızı bildirdi. Tek MAK personeli olan Ömer Vurgun'a düğündeki komutanların alınması esnasında direniş olursa silah kullanma yetkisinin olduğu belirtildi. Bu sırada Mehmet Fatih Özkan'ın elinde uçuş koordinatları ve gerçekleştirilecek operasyon planı bulunuyordu.
Elinden uçan kağıt kendisine getirilen Özkan, 'Her şey bu kağıtta yazılı' diyerek güldü. Brifing sırasında Kenan Comart operasyonun gece sabaha doğru 02.00-02.30 sıralarında olacağını söyledi."
Şenyüz, kendilerine Yalova Hava Meydanında verilen görev brifinginde Kurmay Yarbay Kenan Comart'ın filo binasının içerisinde detaylı olarak darbe operasyonu için iniş kalkış yerleri, koordinatları ve planlarıyla ilgili detaylı bir brifing daha vereceğini söylediğini aktardı.
Bazı konularda bilgisinin olmadığını öne süren Şenyüz, Comart'ın kendilerine "Aklında soru işareti olan var mı?" diye sorduğunu, kimse soru sormayınca da dağılmalarının istendiğini dile getirdi.
BUNDAN SONRA DÖNÜŞ YOK
Aklındaki soru işaretlerini yanındakilere yöneltmeye başladığını anlatan Şenyüz, şunları kaydetti:
"Üsteğmen Fatih Özcan'a 'Biz ne yapıyoruz, yaptığımız iş yanlış. Kimi alacağız, anladın mı?' diye sorduğumda 'teröristleri alacağız' cevabını verdi. Bu sefer Teğmen Abdüssemet Kara'ya 'Oğlum biz ne yapıyoruz?' diyerek, Fatih'in bana söylediklerini söyleyince, 'O olayı biliyor ancak sana bilmiyor gibi davranmıştır' dedi. 'Daha sen teğmensin 30 sene içeride yatarsın, farkında mısın?' deyince 'Abi biz burada kahraman olacağız, eğer olamazsak üniformayı atar giderim' diye cevap verdi.
Yanına gittiğim Kıdemli Başçavuş Köksal Demirtuğ, 'Girdik bir yola devam edeceğiz. Bundan sonra dönüş yok' dedi. Yanına gittiğim Astsubay Ömer Vurgun ise 'Zamanında tanklar yürütülmüştü, onla aynı şeyi yapacağız. Darbe yapacağız' deyince darbe yapılacağından emin oldum. 'Sen kimi vuracaksın, eğer vurulursak pisi pisine gideceğiz, şehit de olmayız' deyince yanımdan ayrıldı."
Darbeye katılmayacağını belirterek eşyalarını almak için filo binasına girdiğini aktaran Şenyüz, karşılaştığı Özcan'ın "Sen korkak mısın? Daha sonra kaçtığını nasıl açıklayacaksın? Benim babam da zengin, önemli bir şey olmasa ben de katılmazdım." dediğini belirtti.
"KARNIM AĞRIYOR" BAHANESİ
Onlar gibi "terörist" olmayacağını söyleyerek yanlarından ayrıldığını ifade eden Şenyüz, meydanın içerisindeki askeriyeye ait askeri hastanenin acil servisine "karnım ağrıyor" bahanesiyle doktor raporu almaya gittiğini kaydetti.
Revire vardığında telefonla ulaştığı babasına, jandarma teğmen ve polis memuru ağabeylerine durumu anlattığını, daha sonra da yaşananları anlattığı ve raporu veren doktorun aracıyla nizamiyeden ayrıldığını anlatan Şenyüz, uydurduğu birinin adına aldığı otobüs biletiyle 00.05'te Ankara'ya doğru yola çıktığını, basından darbe girişiminde bulunulduğunu duyduğunu bildirdi.
HELİKOPTERLERİN ROTALARI VE İNİŞ YERLERİ GİZLENMİŞ
Herhangi bir darbe girişiminde, hava saldırısında bulunmadığını savunan Şenyüz, Yalova'ya indikten sonra kontrol ettiği MY uçuş programında kendileriyle uçuşa katılmadığını bildiği Hava Pilot Yüzbaşı Nafiz Çalışkan'ın ismini fark ettiğini belirtti.
CEMAATÇİLERİ DEŞİFRE EDEN KOMUTANI GÖREVDEN ALDILAR
Şenyüz, bir şeylerin ters gittiğini, Yalova'ya helikopterlerin hiç gitmemiş gibi gösterildiğini ve Nafiz Çalışkan'ın MY programına dahil edildiğini yanına çağırdığı Ömer Vurgun'a ilettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Yapılan bu işlemler tamamen usulsüzdür ve suçtur. Bunun amacı da darbe girişimde kullanılan helikopterlerin rotalarıyla, iniş yerlerini gizlemek için yapılan işlemler olduğunu değerlendiriyorum. Dokuz farklı bölgede bulunan helikopter filolarının, pilotlar ve arama kurtarma ihtisaslı personelin İzmir ve Konya illerinde birleştirilmesindeki amacın, Fetullah Gülen cemaatine yakın veya mensup olan komutanların bu iki ilde bulunan filolara daha çok etki etmesi amacıyla olabilir. Görev yaptığım yere ilk atandığımda Yarbay Mete Kuş, o dönem cemaate yakın personeli deşifre etmek için çalışma yaptığından filo komutanlığından alındı.
Aynı filoda bulunduğumuz Binbaşı Deniz Uçurum, Yarbay Hasan Güngör'ün Gülen cemaati üyesi olduğunu, dikkat etmek gerektiğini, kendisini çok alakasız görevlere sürdüğünü bana söyledi. Daha sonra filo komutanı olarak atanan Yarbay İrfan Alkan'ın hal ve tavırlarından cemaatçi olduğunu düşünüyorum. Ben cemaatçi olmadığım için beni bütün zor görevlere görevlendiriyor, izinlerimi vermiyordu. Binbaşı Mehmet Fatih Özkan'ın FETÖ üyesi olduğunu düşünüyorum çünkü filo komutanı olmamasına rağmen rütbece düşük olduğu halde üst rütbedeki komutanları yönlendiriyor, bir bakıma filoyu yönetiyordu."