Kasabalardan birisinin halkı diğer tarafı etkileyebilmek için kasaba meydanına büyük ve ihtişamlı bir havuz yaptırır.
İhtişamı daha da artsın, zenginliğimizi ifade etsin diye de havuzu sütle doldurmak isterler.
Gece herkesin bir kova süt getirerek havuzun sabaha kadar süt ile doldurulması kararlaştırılır.
Kararlaştırıldığı gibi herkes gece kovalarını getirerek havuzu doldururlar.
Fakat gün ışıyıp sabah olduğunda havuz SÜT yerine SU ile doludur.
Araştırıldığında maalesef herkes aynı şeyi düşünmüş ve uygulamıştır:
“Nasıl olsa bu kadar insanın içinden ben süt yerine su döksem belli olmaz” diye düşünmüştür herkes.
Yani herkes havuza süt değil su getirmiştir.
Hikayemizdeki bu kasabalılar aslında en tehlikeli durumlardan biri olan “ne fark eder ki” düşüncesi ile hareket etmişlerdir.
Görüldüğü gibi küçük farklar büyük farklara rahatlıkla dönüşebilmektedir.
Siz de günlük hayatınızda da eğitim hayatınızda da “ne fark eder ki” hastalığına düşmeyin.
Herşey tabi ki FARK EDER. Bunun farkında olun.
Çünkü farkı yaratacak sizsiniz.