Piramit Haber

Mutlu evliliğin sırrını merak ediyor musunuz?

Kadın

Mutlu evlilik ve ilişki için ne yapmalıyız ?

Evlilik ve ilişki, her şeyden önce yeni bir süreçtir. İlk konuşulması gereken konu, bu yeni süreci kabullenmektir. Evliliğin ilk yıllarında yaşanan sorunların başında ; işbölümü, uyum süreci, bekarlıktan, evliliğe geçişi kabul edememek ve kendi hayal ettiği evliliği yaşayacağı beklentisidir.
EVLİLİĞİN İLK 2 YILINDA OLASI YAŞANABİLECEK SORUNLAR:
İş bölümü sorunu
Sosyal yaşam ortaklığı
Duygusal- cinsel uyum ve beklenti sorunu
Ekonomik harcamalar sorunu
Tarafların ailelerine ilişkilerinde mesafe sorunu
Hayal ettiği evliliği yaşayamama. (reel yaşam geçiş)
Çocuk sahibi olma-olmama sorunu
Güvenmek- emin olmak sorunu
Doğru insan mı ? kaygısı ve acabalar
Genel olarak bakıldığında, evlilik ilk 2 yılı uyum dönemidir. Burada önerim evliliğin ilk 2 yılı mümkün olduğunca emek verilmeli, bu süre gerekirse 3 yıla da uzatılmalıdır. Bu ilk evrede boşanmaktan ayrılmaktan söz edilmemeli, bu kelimeler her farklılıkta kullanılacak kadar basite indirgenmemelidir.
Evliliğin ilk evresinde gereken emek verilmeden boşanma kararı alınmamalıdır.bu hassas süreç emek- iletişim- paylaşım ve karşılıklı çözüm inancı ile aşılır.
Çiftler, ilk yıllarda tüm evlilere olduğu gibi yaşanan sorunları sadece kendilerinin yaşadığını zanneder. Böyle olunca da “ eşim doğru insan mı?” sorusu ile evliliğini sorgularlar.
Unutulmamalıdır ki bu soruyu evliliğin ilk yıllarında sormayan yoktur.
Aslında ilk evreyi sağlıklı geçiren, binanın temelini sağlam atmak gibidir. Çünkü bu dönemde çözülmeyen sorunlar ilerleyerek kronikleşir. Sonrasında ise eşinizin öksürüğü bile sizi rahatsız edebilir.çünkü nedeni öksürük değil birikmiş çözümsüzlüklerdir.
ÖNERİLER:
Evliliğin ilk evresinde ayakkabınızı çıkarıp eve girdiğinizde bekarlıktan getirdiğimiz ön yargıları bir kenara bırakarak adım atmalısınız.
Bu dönemde sorunların birer tanıma ve iş bölümünden kaynaklandığını bilmeliyiz.
Sorunu evlilikten değil, sorunu bu evliliğe emek vermeden yürütmeye çalışma fikrinden kaynaklandığını bilmeliyiz.
Sorunlar, suçlayıcı ve eleştirici olmayan bir üslup ile net olarak, diğer olaylar ile bağlantı kurulmadan ifade edilmelidir. Unutulmamalıdır ki evlilik bir işbölümü ve iletişim sanatıdır.
Problemler konuşurken, ben dilini kullanmalıyız. Neden sonuç ilişkisi şeklinde olmalıdır. (Örnek : x işinde bana yardım etmediğin için kendimi çok yalnız hissediyorum.)
Parasal konularda eşinize net olun. Kısa süreli sorunları bile onunla paylaşın. Geçer diye gizlemeyin. Ortaya çıkarsa bir güven kaybı yaşanır.
Geçmiş yaşamınıza karşı çok net durun. Eski arkadaşlarınızın evliliğinize tehlike olması, sizin verdiğiniz izine bağlıdır.
Bekarlık dönemindeki arkadaşlarınız ile ilişkilerinizde eşiniz ile beraber karar almalısınız.eşiniz tüm arkadaşlarınızı sevmek ve sizin karar samimi olmak zorunda değil.
Cinsel paylaşım konusunda, yaşanan sorunu güç ve ego ile özdeşleştirmeyin. Bunlar olağandır. Bir durumun sorun olabilmesi için sürekli be sık olması lazım. O halde anlık ve küçük sorunlar hastalık olarak görmeyin.
Ortak mekanlar konusunda birbirinizin beklentilerini ciddiye alın. Her zaman sizin istediğiniz yere gidilmesi zamanla eşinizin hem o etkinliğe hem de size öfkesinin oluşmasına neden olur.
EVLİLİK TEKNESİ
Evlilikler tekne gibidir. Bu teknenin 2 küreği vardır. Her eş kendi küreğini çekmek zorundadır.kürekler, belli oranda çekilmediği zaman teknenin yol alması( evliliğin yürümesi) mümkün değildir. Eğer sadece bir eş devamlı küreği çekerse tekne küreği çekenin yönüne kendi ekseninde döner. Bu demek oluyor ki bir evliliği tek taraflı yürütmek, küreği çekenin başını döndürür.
Sağlıklı bir evlilikte eşler belli oranda küreklerini çekmek zorundadırlar. Aksi taktirde evlilik hedeflerine ulaşmak imkansızlaşır.
Eğer evlilik gitmiyorsa sorun evlilikte( teknede) değil, kürek çekmemektedir. Bu durumda tekneyi değiştirmek ( yeni eş veya partner yapmak) sonucu değiştirmez. 
Sorumluluğunu yapmayan bir eş, her ilişkide aynı veya benzer sorunları yaşar.
O halde uyum ve emek üzerine kurulmayan tüm ilişkiler ve evlilikler bitmeye yakındır.
EVLİLİKTE PATİNAJ
Bazı evliliklerde kronikleşmiş sorunlar vardır. Özellikle ilişkinin başından beri devam eden ama çoğu zaman dokunulmayan konular olabilir. Bu sorunlar, günlük yeni sorunlar ile temas ettiğinde, günlük küçük sorunları daha da büyütür. Çocuğu okula bırakma konusu bazen boşanma nedeni olabilir. Asıl olan çocuğu okula bırakmak değil, çocuğun bir eşin ısrarıyla olmasıdır. Görüldüğü üzere günlük sorunlara değil, altında ve etken sorunlara bakmak daha doğru olacaktır.
Evlilikte patinaja bakıldığında, arabanın kumda ya da buzda patinaj yapması ile çiftlerin yılların aynı sorunu tartışması ve sonuca ulaşamaması bir arabanın patinajı gibidir. 
Evliliği bir araba olarak düşünürsek, aynı sorunu devamlı konuşmak sorunu çözmez. Konuşmak, çözmek değildir. Bu tip durumlarda aynı konuşmaları defalarca yapmak, umutsuzluğu,öfkeyi, mutsuzluğu arttırır. Eğer aynı yöntemleri deniyorsanız sonuç hep aynı olacaktır. Demek ki önce konuşma yöntemini, içeriğini,şeklini ve amacı değiştirmek gerekir.
Evlilik patinajında sorun çözmek, arabayı patinajdan kurtarmaya benzer. Eğer arabayı patinaja almışsanız, gaz vermeniz, işe yaramaz. Yani devamlı sorunu gündeme getirmek hep tartışmak patinajdaki arabaya gaz vermeye benzer. Patinajdaki arabaya gaz vermek, arabayı yorar. Bu durumda ilişkinizdeki sorunu çözme yöntemi yanlış ise, arabanın modeli, şoförün bir önemi yoktur. Yani evliliğinizi bitirseniz de partnerinizi değiştirseniz de sonuç değişmez.
Patinajdaki evlilikler için ilk yöntem konuşmayı kesmektir. sonrasında 2 tarafın beklentilerini somut olarak yazması ve uzlaşma sağlamaktır. Son aşamada ise bir uzman desteği almaktır.
EVLİLİK İLETİŞİMDİR
İletişim ile her sorunun aşılacağı inancı evlilikte çözüm yoludur. İletişim ile , rahatsız olduğumuz şeyleri, beklentilerimizi, isteklerimizi net ifade ederek önce kendimizi partnerimize tanıtırız.
Mutlu evliliklerin temeli; konuşabilmek, sorumluluk almak, paylaşımda bulunmaktır. Konuşmak için zaman, mekan ve uygun üslup lazım.
Sorumluluk için ; istekli olmak, iş bölümü yapmak ve bunun bir evlilik kuralı olduğunu kabul etmek gerekir.
Paylaşım için ise,ortak etkinlikler yapmak, farklı planları denemek ve üretkenliğe açık olmak.
ÖNERİLER:
Evlilik öncesi süreçte yaşanılan olayların evliliğe sarkması, evliliğe sorunla başlanması olduğu için, netleşmeyen tüm sorunları evlenmeden cevaplandırın ve konuşun.
Evlilik için süre önemli değildir.önemli olan geçen sürede neler konuşuldu, neler netleşti neler oturdu? Bu nedenle evlilik öncesi tüm “ACABALARINIZI” cevaplandırmalısınız.
Evlilikte yaşanan küçük sorunlardan dolayı hemen umutsuzluğa düşmemek gerekir. Evlilik emek ve zaman ister. Zamanla ve ifade etmekle sorunların azalması ve uyumun artması kaçınılmazdır.
Unutulmamalıdır ki sağlıklı her insan evlilik yapabilir. Bu konuda esas sorun nasıl yürütüleceğidir. Sağlıklı olarak yürütmek için ise,ortak hareket etmek ve evliliğin 2 kişilik olduğunu kabul ederek başlamak gerekir.
Evlilikte yaşanan cinsel sorunlar için durumu değerlendirirken ayıplanma veya utanma ile değil, kişiliğinizi dışından tutarak değerlendirmek gerekir.
Kültürel sorunlar için ortak noktalar ve paylaşımlar üretilmelidir.
Eşler bilgili ve tecrübeli oldukları alanlarda sürükleyici ve önder olmalı, bu durum eşler arasında güç çatışması değil,üreticilik olarak algılanmalıdır.
Eşlerin en hassas noktaları arkadaşlarına ve akrabalarına nasıl davrandığınızdır.Eşinizin arkadaşlarına, akrabalarına saygı temelli davranmalısınız. Saygı zorunlu sevgi ise tercihtir.
Eşinize duygularınızı ifade etmeyi bir alışkanlık haline getirmekten kaçınmamalısınız. İfade edilmeyen duygular, söylenmedikçe zamanla söylenmesi daha ağır ve zor gelir.
Evliliği yaşarken anne-babanızın evliliğinden yola çıkarak yürütmeyin.annenizin tavırlarına eşinizden beklemeyin. Babanız gibi bir eş ise hayal etmeyin.
Serhat YABANCI
Psikolog-Evlikik ve İlişki Danışmanı

Yorumlar (1)

rsnzl 10 Yıl Önce

Harika bir yazı.. Günümüz şartlarında boşanan çiftlerin arttığı bir dönemde..

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.