Müzede, gelenek ve göreneklere uygun olarak hazırlanan bölümde, Anadolu'da 'bindallı' olarak bilinen gelinliğiyle sandalyede oturan ve eline kına yakılan gelinin etrafında, tef çalan, tepside kına taşıyan ve oyun oynayan figüranlar halen devam eden bu geleneği simgeliyor.
Kına gecesi bölümüne görsel zenginlik kazandırmak için, yeni kuşak tarafından fazla bilinmeyen, ağaç oyması çeyiz sandığı, divan, bindallı, antika radyo, beşik, gramofon, dikiş makinesi, gaz lambası, kömürlü ütü ve ibrik gibi malzemeler de bulunuyor.
Belediye Başkanı Kadir Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kent müzesindeki kına gecesi bölümünün, müzeyi ziyaret edenler tarafından beğenildiğini söyledi.
Özellikle genç kızların ve kadınların ilgi gösterdiği canlandırmanın, tarihi süreçler araştırılarak titizlikle hazırlandığını ifade eden Kara, şunları kaydetti:
"Müzede yer alan bütün bölümler gibi 'kına gecesi' bölümü de titizlikle hazırlandı. Tarihi araştırıldı ve ona göre düzenlendi. Müzemizi ziyaret edenlerin yakın tarihimizden, örf ve adetlerimizden bir şeyler görmesini önemsiyoruz. Anadolu'da ve kentimizde halen varlığını sürdüren kına gecesi geleneğinin müzede canlandırıldığını gören ziyaretçiler, şaşırıyor ve seviniyor. Bu da bizi mutlu ediyor" dedi.
Kara, müzedeki özel bölümde yer alan malzemelerin, vatandaşların katkısıyla bir araya getirilerek sergilendiğini belirtti.
Kentte, kına gecesi geleneğinin hala canlılığının devam ettiğini ve önemsendiğini vurgulayan Kara, "Bölgemizde kına gecesi, temizliğin ve saflığın simgesi olduğundan geline kına yakma etkinliği coşkuyla kutlanır. Bu gecenin en çarpıcı uygulaması ağıtlarla birlikte yakılan kınadır. Oyunlar, türküler, maniler, deyişler kına gecelerinin en önemli unsurlarıdır. Biz de düğünlerimizin en önemli geleneklerinden olan kına gecesini müzemizde gelecek nesillere aktarıyoruz ve bundan da büyük mutluluk duyuyoruz" diye konuştu. - Osmaniye