TRT Türk’de yayınlanan “Görüş Farkı” programına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ’dan sert açıklamalar geldi. Türk Dizilerinden övgüyle söz eden Günay, “Muhteşem Yüzyıl” ve “ecdat” tartışmasına farklı yaklaştı: “Biz padişahlar üzerinden ecdadımız diye gidersek çocuklarımıza çok mahcup da olabiliriz. Kanuni Sultan Süleyman iktidar hırsıyla oğlunu boğdurdu. Ecdat olarak Padişahları değil, Yunus’u, Hacı Bektaş’ı anlatalım.”
ECDAT OLARAK PADİŞAHI DEĞİL YUNUS’U ANLATALIM
TRT Türk’de Ömer Şahin’in sorularını yanıtlayan Ertuğrul Günay , Başbakan Erdoğan’ın “Bizim öyle bir ecdadımız yok” diye eleştirdiği " Muhteşem Yüzyıl ” tartışmasına da değindi.
Günay,“Bizim kültürümüz haremden ibaret değil ama tarihimiz her şeyiyle çok mükemmel, herkese örnek de değil aslında” dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:
”Bizim o tarihi dizilerde, çok ünlü sadrazamın öldürülmesine daha gelmedik. Cihan padişahının iktidar hırsıyla kendi oğlunu yandaki çadırda boğdurtmasına gelmedik. Tarihi çok kurcalamayalım. Tarihin övünülecek güzel tarafları olduğu gibi, bugünkü idrakimizle bağdaşmayacak kötü tarafları da var. Daha önce de söyledim. Tarihten alacaksak bir şey Yunus Emre’yi çocuklarımıza öğretelim, anlatalım. Hacı Bayram Veli, Bektaş Veli’yi anlatalım. Biz padişahlar üzerinden ecdadımız diye gidersek çocuklarımıza çok mahcup da olabiliriz.”
FAZIL SAY VE LEVENT KIRCA’YI TARTIŞMAYA GEREK YOK
Ertuğrul Günay, sanatçılar Fazıl Say ve Levent Kırca’nın hükümeti eleştiren sözlerine ise, “Bu programda zamanımızı boşa tüketmeyelim. Konuşmaya gerek yok” sözleriyle karşılık verdi.
SANSÜRE KIZDI: DENSİZLİK
Günay, Yunus Emre’nin şiiri ile Fareler ve İnsanlar ve Şeker Portakalı kitaplarına dönük “sansür”e sert tepki gösterdi:
“Güzel bir söz var. Cahille bal yenmez, alimle taş taşı diye. Yunus Emre Anadolu’nun özünden gelen bir ariftir, erendir, bir felsefecidir. Bizim öz yüreğimizdir. Ben Yunus’a itikaden kendimi çok bağlı hissederim. Yunus konusu gelince beni zapt etmek biraz zordur. Kimse Yunus Emre’ye herhangi bir kısıtlama getiremez. O ne söyleyeceğini bilmiştir ve güzel söylemiştir. Onu kısıtlamaya kalkmak densizliktir. Haddini bilmezliktir. Onu da millet bir kenara koyar zaten. Fareler ve İnsanlar’ı bugün ben de duydum. Bunlarla uğraşmak bana çok doğru gelmedi.”