Piramit Haber

Gülen'den Başbakan Erdoğan'a sürpriz mektup

Manşet

Başbakan Erdoğan, gazeteci ve yazarlarla yaptığı toplantıda Gülen Cemaati'nden barış mektubu geldiğini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Dolmabahçe’deki Çalışma Ofisi’nde gazeteci , yazarlar ve STK temsilcileriyle yaptığı görüşmede bahsettiği uzlaşma için gelen mektupta "pazarlık teklifleri" olduğu öğrenildi. Başbakan’ın kendisine gelen uzlaşma mektubuyla alakalı, “ Dershaneler ve atamalarla ilgili pazarlık teklifleri geliyor ama pazarlığa oturmayacağız paralel devleti bitireceğiz. Uzlaşma ve yatışma adımları var buna sıcak bakıyorum ama bu yapı orada durdukça olmaz” dediği öğrenildi.

 Dolmabahçe'deki toplantıya katılan gazeteci Fikret Bila, Gülen Cemaati'nden Erdoğan'a sulh mektubu geldiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan, Dolmabahçe'de gazeteci ve yazarlarla buluştu. Toplantının bir bölümü basına kapalıydı. Toplantıya katılanlar çıkışta görüşmeyle ilgili açıklama yaptılar. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Başbakan'ın "Islak imzalı mektup gelmiş. Gülen ya da üst düzey cemaat mektubundan gelmiş anlaşılan." dediğini açıkladı.

Toplantıya katılan gazeteci ve yazarlar çıkışta açıklamalarda bulundular.

Islak imzalı mektup
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Fetullah Gülen tarafından Başbakan’a yazılan bir mektup olduğu konusu sorulunca, "Sayın Başbakan, bir uzlaşma arayışı içeren bir mektup aldığını söyledi. Teklif içeren bir mektup aldığını söyledi. Ancak, mektubun kimin tarafından gönderildiğini söylemedi. Islak imzalı bir mektup olduğunu söyledi. Bir meslektaşımız, ’Fetullah Gülen Hoca’dan mı geldi acaba?’ dedi. Ama ona bir cevap vermedi. Ama öyle bir algı oluştu. Fetullah Gülen Hoca’dan gönderilmiş bir mektup ve en azından o hareketin en üst düzeyinden gönderilmiş bir mektup olduğu anlaşıldı. O mektupta bazı öneriler, teklifler olduğunu, onu değerlendirdiklerini, evet, tamam bir uzlaşma, barış ortamı olsun ama dedikten sonra da, tabi ’bu yargıdaki gelişmeler ne olacak?’ diye sordu. ’Operasyonlar yapılıyor, evler basılıyor bunlar ne olacak?’, ’Şantajlar yapılıyor bunlar ne olacak?’, ’Şantajın altında mı çalışacağız’ gibi soruları gündeme getirerek, o mektubun henüz değerlendirme aşamasında olduğunu, en azından Sayın Başbakan’ın da bazı garantiler beklediği anlaşılmış oldu sözlerinden" diye konuştu. Bila, mektubun tarihinin ise, Başbakan tarafından yakın bir tarih olarak beyan edildiğini aktardı.

Cemaate karşı bir operasyon yapılıp yapılmayacağı yönünde Başbakan Erdoğan’ın neler söylediği sorulunca Bila, "Bu konuda açık bir ifadesi oldu. Zaten ’paralel yapı’ diye tabir ediyor Sayın Başbakan, bu yapının ortadan kaldırılacağını, demokratik bir devlette böyle bir yapının kabul edilmeyeceğini ifade etti. Bunun ortadan kaldırılacağını da beyan ederek, bu tür bir çalışmanın yürütüldüğünü açıklamış oldu" dedi.

’Yeniden yargılanma bir haktır’
Bila, Balyoz ve Ergenekon davalarının yeniden görülmesine yönelik konuşulanlar sorulduğunda, "Sayın Başbakan yeniden yargılama önerilerine ve konusuna olumlu yaklaştığını söyledi. ’Yeniden yargılanma bir haktır’ dedi. Bu yönde bir çalışma yapılması için Adalet Bakanlığı’na talimat verdiğini de beyan etti. Tabi ne tür bir çalışma yapılacağını da şimdiden bilemediğini, eğer mecliste yapılması gereken bir şey varsa, bunu da yapabileceklerini söyledi. Ondan sonra da sözü Adalet Bakanı Sayın Bekir Bozdağ’a bıraktı. Sayın Bozdağ da hukuki bilgi verdi. Yeniden yargılamak için yasadaki koşulların belli olduğunu, davalardan birinin devam etmekte olduğunu ifade etti, bu Ergenekon davası oluyor. Kesinleşmiş davalar için durumu inceleyeceklerini söyledi" diye konuştu.

El kadı aile dostu
Yolsuzluk soruşturmasına yönelik Erdoğan’ın konuşmasının ikna edici olup olmadığı sorulunca Bila, "Sayın Başbakan, oğlu ve damadıyla ilgili iddiaların doğru olmadığını ifade etti. Her ikisinin de devletle bir işlerinin olmadığını belirtti. (Bilal Erdoğan’ın) El Kadı ile görüşmesinin normal olması gerektiğini, çünkü aile dostları olduğu, El Kadı’nın bir terörist olmadığını, kendiyle ilgili iddiaların uluslararası mahkemelerde beraat ettiğini, uluslararası seyahat yasağının kaldırıldığını Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen bir Suud işadamı olduğunu belirtti. Bununla görüşmesinde hukuki bir sakınca olmadığını da belirttikten sonra ’Eğer Başbakan’ın oğlu veya damadıysanız, Türkiye’de bir iş yapamayacak mısınız?’ diye bir soruyla eleştirel bir yaklaşım ortaya koydu" dedi.

Paraları o şekilde evde bulundurması hata
Öte yandan Fikret Bila, NTV yayınında da konuştu. Fikret Bila burada görüşmenin içereğini anlatırken, "Başbakan operasyonu ’17 Aralık darbesi’ diye bir tanım yapıyor. Fakat bunun bir yolsuzluk boyutu da var, o konuda bir hassasiyet gösteriyor. Halkbank genel müdürünün paraları o şekilde evde bulundurmasını hata olarak ifade etti. O konuyu ayırıyor. Yargı sürecinin beklenmesi gerektiğini belirtti" dedi.

Mehmet Barlas:
Halk Bankası konusunda ‘’BDDK’ya talimat verdik, incelettik, Halk Bankası tertemiz çıktı’’ dedi.Anladığım kadarıyla İade-i muhakeme yolları araştırılıyor. Adalet Bakanı’na talimat verilmiş. Yanlışlık varsa nasıl düzeltilir diye..
Akif Beki:
İfadeleri güçlüydü. Kendisini güçlü sözlerle ifade etti.Hükümete yapılan yargı darbesi olarak nitelendirdi. 4 saat boyunca bu konu etrafında konuşuldu. 17 Aralık komplosu dediği hadiselerin yansımaları konuşuldu.
Yazılı olarak iletilen bir teklifin olduğunu söyledi. Dershaneler konusunda talepler olduğunu ama bu konularda pazarlığa açık olmadığını söyledi.
Can Paker:
Başbakan çok kararlı. Bunu Türkiye’nin geleceğiyle ilgili bir darbe olarak lanse ediyor. Açılım sürecine etki etmeyeceğini söyledi Beşir Atalay. Başbakan da ‘Kürt meselesi demek yanlıştır. Kürt vatandaşımın sorunu olabilir. Avrupa’daki bidliğim devletler bunu körüklüyor’’ dedi. AB ile ilişkilerde gevşeme olmayacağını söyledi. Cemaatle ilgili olarak kimseyle pazarlığa girmeyiz dedi.
Doğu Ergil:
Başbakan, Kendisinin şahıs olarak, hükümet olarak sapasağlam durduğunu, uluslararası düzeyde Türkiye’nin fazla fire vermediğini söyledi.Başbakan yolsuzluğun bir araç olarak kullanıldığına ve hükümetinin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığına inanıyor.
Ali Bulaç:
Camiaya karşı operasyon düzenlenecekse bunun binlerce insanı mağdur edebileceği söylendi. Başbakan da 'Bu konuda dikkatliyiz. Öyle bir şeye mahal vermeyiz. Ama devletin içinde yapılanma varsa onları tasfiye etme konusunda kararlı olduğunu söyledi.
İadei muhakeme olabileceğini söyledi. Bu konuda Adalet Bakanlığı'nın çalışması olduğunu belirtti.


Fetullah Gülen'den Başbakan'ın mektup açıklamalarına cevap Haberi için Tıklayınız!



Sıradaki Haber
Mobil Sayfaya Dön
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.