Sapanca Gölü'ndeki kuraklığın etkilerini gözlemlemek için bir grup dalgıç göle dalış yaptı. Sapanca Gölü'nde sürekli dalış yapan Sakarya Dalış Eğitim Merkezi'nden Recep Şen ile birlikte göle dalan Gökhan Karakaş, gölde canlı türlerinde meydana gelen tahribatın izlerini aradı. Kirlilik nedeniyle suyun altında görüş mesafesinin yarım metreye kadar düştüğü gözlenirken kabuklu hayvan dışında balık türüne rastlanmadı.
Dalgıçlar tek bir balıkla karşılaşılmazken, gölü alttan besleyen yer altı suları kaynağına da rastlanmadı. Gölün tabanından su rezervini desteklediği bilinen ince su kaynaklarını arayan ekip, yarım saatlik dalış boyunca kaynak bulamadı.
Sapanca Gölü’nün dibini görüntüleyen dalgıç Recep Şen, yaptığı açıklamada "Yaz aylarında bile daldığımızda birkaç yeraltı kaynağından göle su girdiğini görürdük. İnce bir musluk gibi gölü besleyen bu yer altı kaynaklarına rastlayamadık. Bu durum gölü besleyen kaynakların insan eliyle engellendiğini kanıtlıyor. Hatta hiçbir balığa da rastlamadık.
Orta derinliklerde olması gereken küçük balık türlerinin örneklerini bile göremedik. Kirlilik nedeniyle oluşan partikül yoğunluğu önümüzü bile görmemizi engelledi" diye konuştu.
Sadece Türkiye'nin değil, Dünya'nın suyu içilebilir özellikle ender göllerinden biri olan Sapanca Gölü'nde suların çekilmesi her geçen gün daha çok görünür hale geliyor.
Göldeki suların çekilmesinin en büyük nedenleri arasında son bir yıldır bölgeye yeterli yağış düşmemesinin yanı sıra, göle su taşıyan derelerin kuruması, sanayi ve evsel ihtiyaçlar için fazla su çekilmesi olarak gösteriliyor. Sadece Sapanca ilçesi sınırları içinde de 20 civarında su firması bulunuyor ve bu firmalar da dolumlarını gölü besleyen kaynaklardan yapıyor.