Konuşmasına Gül’ün mahkemeye yeni atadığı üye Hasan Tahsin Gökcan’a başarı dileyerek başlayan Kılıç şu mesajları verdi:
YARGI ÜZERİNDEKİ VESAYET: Kamu gücünü etkili şekilde kullanan yargı, siyasi ve ideolojik yapılanmaların hedefinde ele geçirilmesi gereken kale olarak görülmüş, ele geçirenler de kendi vesayet sistemini dayatma çabasına düşmüştür. Bu anlayıştan kurtulmadıkça bağımsız ve tarafsız bir yargı hayaldir.
HUKUK GÜVENLİĞİ: Korkunun ve endişenin hakim olduğu iklimde özgür vicdanlar üretilemez. Hukuk güvenliği insanların güvercin ürkekliği içinde yaşamadığı korkusuz bir ortamın varlığı olarak da tanımlanabilir.
PARALEL DEVLET, ÇETE: Son dönemde yargı, ‘paralel devlet’ ya da ‘çete’ diye nitelendirilen çok vahim, çok ciddi ve çok ağır bir suçlamayla karşı karşıyadır. Bu suçlama üzerinde yapışık kaldığı sürece yargının ayakta kalması mümkün değildir.
VİCDAN YOLSUZLUĞU: Söz konusu iddiaların yargı kurumlarında önemli ayrışma ve bölünmelere sebep olduğu saklanamaz gerçektir. Bu ayrışma hukuk devletinin, hukuk güvenliğinin ve adaletin sonunu getireceğini yargıda yaşadığımız olaylar açıkça göstermektedir. Görevi, maddi gerçekleri ortaya çıkarmak olan yargının karşı karşıya kaldığı bu iddianın adı ‘vicdan yolsuzluğu’dur.
KARARIN ARKASINDAYIZ: Anayasa Mahkemesi’nin son günlerde verdiği bireysel başvuru kararlarına yapılan ölçülü eleştirileri saygı ile karşılarken, belirtilen zorunluluk nedeniyle verilen kararlarımızın arkasında olduğumuzu da ifade etmek istiyorum.
GORBAÇOV’DAN ALINTI: İnternet sitesine idari kararla getirilen yasağın daha ilk dakikasında siteye başka yollardan ulaşılmak suretiyle etkisiz ve sonuçsuz bırakılabilmesi gösterilen orantısız tepkiyle örtüşmüyor. Tarihe hak ve özgürlük savunucusu olarak geçen Gorbaçov, Sovyetler Birliği çözülmeden önce ‘antenlere vize koyamazsınız’ diyerek iletişim araçları karşısındaki zorluklara işaret etmiştir.
MİLLİ ELEŞTİRİSİ SIĞ: Amacımız sorun üretmek değil, sorun çözmek olmalıdır. Siyasi bir belge olan anayasaya göre denetlenmesi nedeniyle ortaya çıkan Anayasa Mahkemesi kararının siyasi sonuçlar doğurması doğal bir zorunluluktur.
Bu sonuçlara bakarak Anayasa Mahkemesi’nin siyasi amaçlarla hareket ettiğini söylemek ya da milli olmamakla suçlamak içeriği ve derinliği olmayan sığ eleştirilerdir.
Bu sonuçlara bakarak Anayasa Mahkemesi’nin siyasi amaçlarla hareket ettiğini söylemek ya da milli olmamakla suçlamak içeriği ve derinliği olmayan sığ eleştirilerdir.
GÖMLEK DEĞİŞTİRMEDİK: Bizler adil olmayı kutsal bir görev kabul eden bir medeniyetin mensupları olarak, gücün ve şartların etkisiyle gömlek değiştiren bir karakterin sahibi olamayız. Mahalle baskısı ile yargı mensuplarının görüş, düşünce ve kararlarının etki altına alınma çabaları, adaletin kutsallığına inanmış olanlar için geçerli değildir.
‘Bunlar samimi düşüncelerim’
TÜRKER KARAPINAR Ankara
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, törenin ardından verilen kokteylde verdiği sert mesajlara yönelik soruları yanıtladı. Kılıç, “Hak ihlaline sebep olan herkesin karşısına aynı adalet gömleğiyle çıkmaya devam edeceğiz” sözlerini Başbakan Erdoğan’ın, “Cübbenizi çıkarın siyaseti girin” sözlerine mi karşılık söylediği sorusuna “Bu benim samimi düşüncelerim. Ülkemizin gerçekleri, sorunları, doğruları konusundaki tespitlerim bunlar” yanıtını verdi.
“Twitter kararından önce başka kararlar aldık onlar eleştirilmiyor dediniz. Hangi kararları kastediyorsunuz” sorusu üzerine Kılıç, “Milletvekili kararları, Balbay kararı, malum bildiğiniz. Hiçbirisinde iç hukuk yolları bitmedi biliyorsunuz. Ama biz bazı konuların önemi ve aciliyeti nedeniyle bunları tüketilmesi gereken yollar tüketilmeden inceleme yoluna gittik. Çünkü AİHM’nin yaptığı da bu. Onların dışında bir uygulama yapmış değiliz.
Kırmızı, yeşil, sarı ve beyaz
“Twitter konusunda Anayasa Mahkemesi’nin gündeminde bu kadar çok dosya varken gündeme alması manidar” eleştirisinin hatırlatılarak, “Bu, 1 Mayıs için de geçerli mi?” diye sorulması üzerine Kılıç, “Bizim şu anda yaptığımız uygulamada aynen AİHM’nde olduğu gibi kırmızı, yeşil, sarı ve beyaz şeritler şeklinde kategorizeleştirilmiş davalar var. Özellikle yaşam hakkı, tutukluluk, işkence, hürriyetin kısıtlanması gibi konular bizim kırmızı şerit içinde olan önemli davalardır ve bunların önceliği vardır” dedi.
Benim kişisel tespitlerim
“Aynı adalet gömleğiyle çıkmaya devam edeceğiz dediniz. Bu sözleri, cübbenizi çıkarın siyasete girin sözüne karşı mı söylediniz” sorusuna Kılıç, “Benim bu söylediklerim herhangi bir amaca herhangi bir düşünceye karşı cevap olarak lütfen algılamayın. Bu benim samimi düşüncelerim.
Ülkemizin gerçekleri, sorunları, doğruları konusundaki tespitlerim bunlar. Onun için bunların altında birşey arayarak, bir şey çıkarmayın” yanıtını verdi.
Ülkemizin gerçekleri, sorunları, doğruları konusundaki tespitlerim bunlar. Onun için bunların altında birşey arayarak, bir şey çıkarmayın” yanıtını verdi.
Görevimin başındayım
Kılıç, Cumhurbaşkanlığı’na aday olup olmayacağına ilişkin soru üzerine de, “Ben şu anda Anayasa Mahkemesi başkanıyım ve bu görevimi sürdürüyorum. Bunun dışında dışarıda olandan bitenden ne bir haberimiz, ne bir yönlendirmemiz ne de bir bilgimiz var.. Benim bu yorumlarla bir bağlantım yok” dedi.
Son kez konuştu
Anayasa Mahkemesi Başkanı olarak son konuşmasını yapan Haşim Kılıç 13 Mart 1950’de Kırşehir çiçekdağı ilçesinde doğdu. İlk, orta ve Yozgat’da bitirdiği lise eğitiminin ardından 1968’de Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ne girdi. 1972’de mezun olan Kılıç, 1974’te Sayıştay denetçi yardımcısı oldu.
Denetçi, başdenetçi unvanlarından sonra 1985’te Sayıştay üyeliğine, 1990’da Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Kılıç, 7 Aralık 1999’da Anayasa Mahkemesi Başkanvekili oldu. 2003’te yeniden başkanvekilliğine seçilen Kılıç, 2007’den bu yana Anayasa Mahkemesi Başkanlığı yapıyor. Kılıç, 13 Mart 2015’te yaş haddinden emekliye ayrılacak.
Adı Cumhurbaşkanlığı için geçen Kılıç, Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandığından beri tartışmalı kararlara imza attı. Ak Parti‘nin kapatılmama yönünde oy kullandığı için laik cephenin eleştiri oklarına hedef olan Kılıç, Twitter ve HSYK kararları nedeniyle Ak Parti hükümetiyle karşı karşıya kaldı.
Denetçi, başdenetçi unvanlarından sonra 1985’te Sayıştay üyeliğine, 1990’da Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Kılıç, 7 Aralık 1999’da Anayasa Mahkemesi Başkanvekili oldu. 2003’te yeniden başkanvekilliğine seçilen Kılıç, 2007’den bu yana Anayasa Mahkemesi Başkanlığı yapıyor. Kılıç, 13 Mart 2015’te yaş haddinden emekliye ayrılacak.
Adı Cumhurbaşkanlığı için geçen Kılıç, Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandığından beri tartışmalı kararlara imza attı. Ak Parti‘nin kapatılmama yönünde oy kullandığı için laik cephenin eleştiri oklarına hedef olan Kılıç, Twitter ve HSYK kararları nedeniyle Ak Parti hükümetiyle karşı karşıya kaldı.
Çiçek: Azarlanmak için gitmedik
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Kılıç’ın sert mesajlarına “Biz kutlama düşüncesi ile gittik. Adeta siyaset suçlanır, her türlü eksik siyasette var, geriye kalan her şey düzgün. bugün buna benzer konuşma duydum. Üzüntü duydum. Evvela üslup yargı makamına yakışan üslup değildir. Kimse oraya azarlanmak için haşlanmak için Tokat yemek için gitmedi” dedi. Çiçek şöyle konuştu:
Hukuk zarafettir
Hukukçuların da çok nazik üslupla konuşması gerekir. Maalesef bunu bulamadığımızı ifade etmek isterim. Hele hele davet ettiğin misafirine karşı. Keşke her kurum bunların başında da yargı kurumları bu açılış günlerinde siyasetçilerin, siyaset kurumlarının yanlışlarını söyledikleri kadar kendi yanlışlarını da söyleyebilseler. O zaman bu konuşmalar daha objektif daha kalıcı olur.
Medyadik olma sıkıntısı
Suçlayıcı bir üslupla; konular değerlendirme konusu olunca bu istenilen paydayı temin etmediği gibi zaten yeteri kadar Türkiye’de gerginlik var. Medyatik olma gibi yargıda bir sıkıntı var. Gömlek değiştirmek gibi ifadeler, bunlar siyasi ifadelerdir. Yüksek mahkemenin kuruluş gününde kişisel kanaatiniz bu olsa bile konuşulacak ifadeler değildir.
Bozdağ: Kılıç siyasi aktör gibi
Adalet Bakanı bekir bozdağ, Kılıç’ın sert mesajlarına, kendi görüşlerini açıkladığını belirterek şöyle konuştu:
YAKIŞMAYACAK ÜSLUP: AYM Başkanı davet ettiği kıymetli konukları huzurunda mahkemenin nezaketine yakışmayacak üslupla konuştu. Hukuki nosyonu zayıf, siyasi polemiklerle dolu konuşma Başkan’ın mahkeme kararlarına dönük eleştirileri kişiselleştirdiği anlaşılmaktadır.
SİYASİ AKTÖR: Başkan gündemdeki bütün konuları siyasi aktör gibi cevaplandırmış, kendi tutum ve tavrını ortaya koymuştur.
NİYET OKUYOR: Demokratik hukuk devletlerinde mahkeme başkanları niyet okumaz, niyet okunmasına da izin vermez.
ALTERNATİF İKTİDAR: AYM başkanı “yasama, yürütme ve yargı vatandaşın sorununu çözmezse biz çözmek üzere hazır bekliyoruz” mesajıyla kuruluş amacı dışında yetki ve görevledonatmaktan öte yasama, yürütme, yargı görevlerini üzerine alan alternatif bir iktidar olarak takdim etmektedir.
YENİ MUHALEFET: Türkiye’nin yeni bir muhalefeti olmuştur. Belli ki ana muhalefet boşluğu dolduramamıştır AYM Başkanı bu boşluğu doldurmaya niyetlenmiş görünmektedir.
Bozdağ, “Kılıç’ı istifaya davet ediyor musunuz” sorusuna, “Benim böyle bir çağrım yok. Emekliliğine 10 ay var bildiğim kadarıyla. Emekliliğine az kaldığı için herhalde yeni arayışlar içerisinde” dedi.