Diğer domatesler gibi para etmedi endişesi yaşamadıklarını belirten Bekir Yıldırım, 3 yıldır urmaF1 cinsi domatesi örtü altında yetiştirdiklerini Taşucu semt pazarında eşiyle birlikte satış yaptıklarını ve müşterilerin bir kilo değiş 3-5 kilo birden aldıklarını söyledi.
Kilosunu 2 liradan belirledikleri domatesin aranılan sebze halini aldığını belirten Yıldırım, "İnternetten gördüm ilk önce bu ürünü sonra araştırdım. Bizim bölgemize uyar mı diye uyduğunu düşündük ve 3 yıl önce dikimini yaptık. Bu ürünü pazara çıkarttığımızda insanlar şaşkın şaşkın baktılar ama zamanla alıştılar. Ben çiftçilerin yenilikçi olmalarından yanayım. Bu domates diğerleri gibi para etmedi düşüncesi yok. Bizi kurtaran bir fiyat belirleyip tüketiciye sunuyoruz. 2 dönüm seram var, yaklaşık 8-9 ton ürün almayı düşünüyoruz.
Domates salkım salkım şeklinde oluyor. Süs biberi gibi bir görüntüsü var. Lezzeti eski domatesin tadında. Zaten tadına bakan hemen almak istiyor. Biz memnunuz bütün üreticileri bu üründen dikmelerini tavsiye ediyorum böylelikle yurtiçi ve yurtdısı pazarına yetecek ürünü yetiştirebiliriz.” dedi.
Gülay Yıldırım ise "Ürünü ilk yetiştirdik pazara götürdük. Tüketiciye satmaktan çok tadını tattırmak ürünü tanıtmaktı amacımız ve çok başarılı olduk. Özellikle domates bitmesin yenisini bitmeden yetiştirin ki bizde domatessiz kalmayalım diyorlar. Özellikle yazlıkçılar daha çok rağbet gösteriyor. Bir değil 3-5 kilo birden alıyorlar. Bu ürünü kahvaltıda, mangalda şişi güzel oluyor, reçeli, turşusu, kurutulmuşu ve meyve şeklinde tüketiliyor. Ayrıca o kadar güzel salçası oluyor ki içerisinde çok fazla suyu olmadığı için rengi kırmızı aroması yine çok güzel. Yani bu cins domatesin elinizde kalma olasılığı yok. Para etmedi derdi yok.” diye konuştu.