Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "AK Parti Muğla Teşkilatı tarafından Marmaris ilçesindeki bir otelde düzenlenen akşam yemeğinde yaptığı konuşmada, CHP, MHP ve BDP'nin belli bir kitlenin dışında kendilerini izah edemediklerini belirterek, "İşte bugün buyrun BDP, Gençlik Kongresi'ni adeta farklı bir havaya sokmuş ve dışarıdaki direkte bulunan bayrağımızı bir grup oradan indiriveriyor. Siz nasıl olacak da Türkiye'deki bir demokratik parlamenter sistem içerisinde siyaset yapacaksınız?" ifadesini kullandı.
"Yani bizim bayrağımıza tahammül edemeyen bir anlayış, bir zihniyet bu ülkede politika yapabilir mi?" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Anamuhalefet partisi, işte geçen seçimlerde Hakkari'ye gitti. Hakkari'de bir Türk bayrağını mitinginde sallandıramadı, bulunduramadı. Niye? Çünkü orada miting yapamayacaktı. Anlaştılar, anlaşma neticesinde, dediler ki 'Burada Türk bayrağı filan sallandırmayacaksın. Gel o şekilde burada mitingini yap.' Gitti ve oraya kitle olarak da malum kişilerden birileri geldi, onlarla orada mitingini yaptı.
Ama biz gittik, gümbür gümbür orada bayraklarımızı sallandırdık. Türk bayrağımızı sallandırdık, partimizin bayrağını sallandırdık. İşte Diyarbakır'ı izlediniz. On binlerce kişi orada Türk bayrağıyla beraber nasıl bir aradaydı. Biz, bir defa bu topraklar için, bu bayrak için mücadelemizi aynı kararlılıkla sürdürdük, sürdüreceğiz."
Erdoğan, "Çünkü biz şuna inanıyoruz. Bir, 'tek millet' diyoruz. Yola çıkarken böyle dedik. İki, 'tek bayrak' diyoruz. Üç, 'tek vatan' diyoruz. Dört 'tek devlet' diyoruz. Bizim prensibimiz bu" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(Tek millet) diyoruz. Niye? Bu ırkçılık yapanlar ırkçılık kavramını da bilmiyorlar. Nedir millet? Millet kavramı, sadece Türk'ten oluşan değil. Millet kavramının içinde Türk'ü de, Kürt'ü de, Laz'ı da, Çerkez'i de, Gürcü'sü de, Arap'ı da, Roman'ı da, Boşnak'ı da vardır. Bütün bunların mecmuudur. Bakın bu kavramı burada ben bu şekilde tanımlarken ilk Meclis açılışında Gazi Mustafa Kemal, 'Şu anda karşımda Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Abhaza'sıyla bir Anasır-ı İslamiye'yi görüyorum' diyor. Yani 'İslami unsurları görüyorum' diyor. Siz diyor, 'Bu milletin mecmuusunuz'. 'Bunlardan oluşur' diyor bu millet.
Ama bunu hala MHP anlayamadı. BDP de anlayamadı. CHP, anlar gibi oluyor. O da böyle bir noktada. Ama anlayamaz. Niye? Çünkü o da Anasır-ı İslamiye'yi anlamamış. Mesele burada."
Erdoğan, "İkincisi 'tek bayrak' diyoruz. Niye bu bayrak sizi rahatsız ediyor? Bunlara sormak lazım. Niye rahatsız oluyorsunuz arkadaş? Nedir sizin derdiniz? Bizim bayrağımızın rengi ne? Şehidimizin rengi, onun kanının rengi, hilal bizim bağımsızlığımızın ifadesi, o yıldız bizim şehidimizin simgesi. Tanım bu, anlam bu. Dolayısıyla biz bayrağımızdan başka hiçbir bayrağa bu ülkede 'evet' demeyiz" ifadesini kullandı.
Başbakan Erdoğan, "Üçüncüsü 'tek vatan' diyoruz. Nedir tek vatan? 780 bin kilometrekare üzerinde, bu vatan topraklarında operasyona asla müsaade etmeyiz. Bu vatan topraklarında, batısıyla doğusuyla kuzeyiyle güneyiyle hepsi Türkiye Cumhuriyeti'nin topraklarıdır. Bu üniter yapı içerisinde biz çalışmalarımızı sürdürüyoruz, sürdürmeye de devam edeceğiz" dedi.
"Türkiye artık istismar siyasetiyle geleceğe yürüyemez"
Erdoğan, "Fakat birileri çok rahat. Oy alamadıkları şehre, ilçeye, beldeye, köye sırtlarını döndüler. Biz gelmeden önce öyleydi. Biz böyle bir sorumsuzluğun içinde olmadık. Çünkü biz, Türkiye partisiyiz, bütün Türkiye'ye hitap eden, 81 vilayetten oy alan bir partiyiz. Dicle'nin kenarında, ya da Çine Çayı'nın kenarında bir kuzuyu kurt kapsa hesabı bizden sorulur. Biz, böyle bir hassasiyet içinde olmak zorundayız" diye konuştu.
Çok çalışacaklarını, kapı kapı dolaşacaklarını vurgulayan Erdoğan, "Herkese ulaşacak, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı tek tek anlatacağız. Her korkunun, her kaygının üzerine sabırla gidecek, korku ve kaygıların ne kadar yersiz olduğuna ikna olacağız. Eğer biz sahayı dolduramazsak, istismar siyaseti doldurur. Biz gerçekleri anlatamazsak, iftira ve ithamlar devreye girer. Türkiye artık istismar siyasetiyle, korku ve kaygı pompalayan bir siyaset tarzıyla geleceğe yürüyemez" ifadesini kullandı.
Erdoğan, "Bu istismarı, bu iftira ve ithamları, gerçekle, doğruyla değiştirip Muğla'yı da hizmet kervanına eklemek zorundayız. Bunu başaracağınıza doğrusu ben yürekten inanıyorum. Muğla'ya hak ettiği hizmetlerin ulaşması için gayret göstereceğinize inanıyorum. Ben diyorum ki (Şimdiden yolunuz, yolumuz açık olsun)" dedi.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Harmandar
Muğla'da yerel yönetim ile merkezi yönetimin el ele verdiği bir hizmetin, şehri daha farklı bir şekilde ayağa kaldıracağına inandığını dile getiren Erdoğan, partisinin Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayının, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar olduğunu açıkladı.
Harmandar da Türkiye'nin dünyaya açılan şehri Muğla için belediye başkan adayı gösterildiğini ifade ederek, kentte yüreği ülke sevgisiyle yanan insanların bulunduğunu ancak bunların birbirinden haberdar olmadıklarını aktardı.
Muğla'nın sorunlarını, Başbakan Erdoğan'ın destekleriyle, Muğlalılarla çözeceklerini belirten Harmandar, "30 Mart 2014'te Başbakanımızın emir buyurduğu gibi milletin hizmetkarı olan bir belediyecilik anlayışı, Muğla'da görevi devralacaktır" diye konuştu.