Yılmaz, gerek tek başına ve gerekse üyesi olduğu uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla geniş bir yelpazede barışçı, ilkeli ve etkin bir güvenlik politikası izleyen Türkiye'nin, bu doğrultuda bir yandan ülkenin birliği, ulusal bağımsızlığı, egemenliği, toprak bütünlüğü ve hayati çıkarlarını korurken, güvenlik alanında da NATO, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler öncülüğünde uluslararası ilişkilerin, ikili ve çok taraflı olarak sürdürdüğünü belirtti.
Askeralma faaliyetleri
Askeralma faaliyetlerine ilişkin kanunda yapılan değişiklikleri anlatan Yılmaz, yedek subay aday adaylarının seçim ve sınıflandırma faaliyetlerinin Ağustos ayından itibaren Milli Savunma Bakanlığı Askeralma Dairesi Başkanlığınca merkezi olarak yürütülmeye başlandığını, yeni uygulamayla test ve mülakat uygulamasının kaldırıldığını söyledi.
Dövizle askerlik hizmetlerine tabi yükümlülerin ödeyecekleri döviz miktarının Bakanlak Kurulu Kararıyla 10 bin avrodan 6 bin avroya indirildiğini anımsatan Yılmaz, 15 Aralık 2012'de uygulanmaya başlanan bedelli askerlik uygalamasından toplam 70 bin 455 yükümlünün faydalandığını aktardı.
Yılmaz, 15 ay olarak uygulanan askerlik hizmet süresinin 1 Ocak 2014'ten geçerli olmak üzere Bakanlar Kurulu kararıyla 12 aya indirildiğini de anımsattı. İsmet Yılmaz, "Askerlik yükümlülüğü bulunan vatandaşlarımıza daha kaliteli hizmet verilmesini sağlamak ve askerlik şubelerinde geçirdikleri zamanı kısıtlamak için askeralma konularında e-Devlet üzerinden veya elektronik ortamda veri paylaşım çalışmaları, vatandaşlar ve kamu odaklı olmak üzere devam etmektedir" diye konuştu.
Sağlık hizmetleri
Yılmaz, askeri hastanelerde uygulanan sivil hasta kontenjanının artırılması sonucu 2013'te 10 bin 374'ü yatarak olmak üzere toplam 369 bin 221 sivil hastanın muayene ve tedavisinin askeri hastanalerde yapıldığını belirtti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bakanlığının ortak çalışması olan Türkiye Ulusal Sabit GSP İstasyonları Ağı-Aktif Sistemi (TUSAGA-Aktif) hakkında bilgi veren Yılmaz, sistem sayesinde istenilen yerin harita ve konum bilgisinin uydudan takip edilebileceğini, maliyeti 7 milyon lira olan sistemin 3 bin 200'ü özel 4 bin 200 kullanıcısı bulunduğunu ve projenin bir yılda ülke ekonomisine 70 milyon lira katkı sağlayacağını dile getirdi.
Savunma sanayi faaliyetleri
Savunma sanayi faaliyetlerine ilişkin de açıklamalarda bulunan Yılmaz, güçlü bir savunma sanayinin Milli Güvenlik Stratejisinin önemli unsurlarından biri olduğunu vurguladı.
Yılmaz, "Türk silahlı kuvvetlerinin ihtiyaçlarının yabancı ülkelerin kısıtlamalarına tabi olmaksızın bağımsız bir şekilde yurt içinden karşılanması, silahlı kuvvetlerimizin caydırıcı güce sahip olması açısından büyük önem arz etmektedir" dedi.
Savunma sanayi alanında ulusal kabiliyetin geliştirilmesinin uluslararası pazarda söz sahibi olmanın önemli koşullarından biri olduğuna dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümetimiz döneminde yürürlüğe konan savunma projelerinin yüzde 90'ı, ülkemiz sanayinin aktif katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Yurt içi tasarım ve üretime verilen önemin sonuçlarını görüyoruz. Bu çerçevede sanayimiz savaş gemisi, ana muharebe tankı, taarruz helikopteri, insansız hava aracı, uydu ve güdümlü roketler gibi ileri teknoloji gerektiren projelerde tasarım ve üretim yapabilir seviyelere ulaşmıştır.
Önümüzdeki dönem için hedefimiz, dünya savunma sanayi liginde ilk 10'a girmektir. Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın ikinci stratejik plan döneminin sonu olan 2016 yılında savunma ve havacılık sanayi ihracatının 2 milyar dolar ve sektör cirosunun 8 milyar dolara ulaşacağını öngörüyoruz.
Savunma sanayi sektörümüzün makro büyüklüklerine bakıldığında, 2012 itibarıyla toplam savunma ve havacılık cirosunun 4.75 milyar dolara ulaştığını, stratejik bir hedefimiz olan ihracat noktasında ise 1.26 milyar dolar seviyesinin geçildiğini memnuniyetle görüyoruz. 2013 yılında da gerek cira, gerek ihracat büyüklüklerinde artışın devam etmekte olduğunu söyleyebilirim."
Uzun menzilli füze alım ihalesi
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Türkiye'nin dünyada askeri harcamalarda 15. sırada olduğunu belirterek, Türkiye, Çin ve Rusya'nın askeri harcamalarının arttığını söyledi.
Kuşoğlu'nun, uzun menzilli füze alımı ihalesi ile ilgili sorusu üzerine Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Uzun menzilli, bölgesel hava savunma sistemi 2006'da başlamış bir çalışma. Bütün bu süreç sonunda, Rusya'dan, Çin'den, Fransa-İtalya ortaklığından ve ABD'den teklifler aldık. Bunlar içerisinde gerek teknoloji transferi, gerek en kısa sürede teslim, gerekse fiyat... Ancak sadece bunlar değil, daha yüzlerce kriter var. Hepsi değerlendirildikten sonra birinci sırada Çin geldi. İkinci sırada Fransa-İtalya ortaklığı, üçüncü sırada ABD geldi, Rusya'yı ise hepten dışarıda bıraktık. Çünkü diğerleri ile arasında anormal bir fark vardı.
Savunma Sanayii İcra Komitesi'nde alınan karar şu: 'Birinci sırada gelen Çin'le görüşmelere devam edilmesi.' Dolayısıyla bu teklif alındı, görüşmelere başlanıyor. Ancak ikinci sırada ise ola ki... Çünkü bazen olabiliyor ki görüşmelerde detaylarda bile bir adım ileriye gidemiyorsunuz. Mesela 2011 yılında Skorsky helikopteri Türkiye'de üreteceğiz, karar almışız, görüşmelere başlamışız, ancak 1.5 yıldır adım adım gidiyor. Ola ki bir noktada kopar... Eğer Çin'le görüşmelere başlanması, ancak görüşmeler sözleşme imzalanması aşamasına gelmez ise o zaman ikinci sıradaki Fransa-İtayla ortaklığı ile görüşülmesi... Ola ki bununla da görüşülemedi, ABD Patriot ile görüşülmesi... Fakat onlar bize teklif verirlerken, 'bu teklif şu tarihe kadar geçerlidir, sınırsız....' Onlardan istediğimiz husus, 'lütfen vermiş olduğunuz bu teklifin geçerlilik süresini uzatın', talebimiz budur. Bunu yeni bir teklif olarak değerlendirmeyelim. Bu da nedir? İkinci veya üçüncü sıradaki tekliflerin canlılığını geçerli kılmaktır, yoksa yeni bir teklif değildir."