'KOSOVA MODELİ DEĞERLENDİRİLİR'
Türkiye'nin ilk tercihinin Birleşmiş Milletler'in (BM) Suriye'ye müdahalesi olduğunu dile getiren Çelik, "Bu olmazsa Kosova modeli değerlendirilir" diye konuştu.
'MECLİS DEĞİL, HÜKÜMET ADINA KONUŞUYOR'
CHP Milletvekili Faruk Loğoğlu’nun “Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu alabildiğine sorumsuzluk içinde savaş çığırtkanlığı yapıyor” eleştirilene de yanıt veren Çelik, “Sayın Davutoğlu hükümetin iradesinden söz ediyor. Ahmet Davutoğlu Meclis adına değil, hükümet adına konuşuyor” dedi.
'1 MART TEZKERESİNE RET OYU VERMİŞTİM'
Çelik, Ekim ayına kadar yapılacak olası bir operasyon için yeni bir tezkereye ihtiyaç olmadığını dile getirdi.
Çelik, “1 Mart tezkeresiyle mukayese etmek yanlış, ben o tezkereye ret oyu vermiştim” dedi.
'MİT MÜSTEŞARI MURSİ'Yİ UYARMIŞ OLABİLİR'
Hüseyin Çelik, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın darbeden önce Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yle görüşmesine ilişkin ise şöyle konuştu: “Sayın MİT Müsteşarı’nın Mursi’yle ne paylaştığını bilmiyorum, bilmem de gerekmiyor. Dost ülkeler arasında istihbarat paylaşımı her zaman vardır. Dolaylı görüşmüş olabilir, hareketlilik varsa kendisiyle paylaşmış, uyarmış olabilir.”
'BİZ ÜZERİME DÜŞENİ YAPIYORUZ'
Çelik, Mursi’nin serbest bırakılması için yürütülen girişimlerle ilgili bir soruya “Sonuç verir mi vermez mi bilinmez. Çözülür ya da çözülmez; en azından siz üzerine düşeni yapmış olursunuz. Türkiye dost bir ülke olarak üzerine düşeni yapmaktadır” diye yanıt verdi.
BAŞBAKAN'IN AĞLAMASI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı bir programda ağlamasıyla ilgili eleştirilere de tepki gösteren Çelik, şöyle konuştu: “Mısır’da 17 yaşındaki Esma adice, göğsünden vurularak şehit edildi. Başbakan’ın katıldığı programda babasının Esma için yazdığı mektup okundu. Başbakan’ın böyle bir olay karşısında ağlaması son derece insanidir, son derece insancadır. Ağlamak insancadır, insanidir, insanlara mahsustur. Bugüne kadar sığırların ağladığı görülmemiştir. Hayvanlar gülmezler de ağlamazlar da. Bu, insani bir şeydir. Kılıçdaroğlu’nun tavrını kalpsizlik, duygusuzluk olarak değerlendiriyorum. Onları ayıplıyor, kınıyorum.”