İşte Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki ödül töreninde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı konuşmadan satır başları:
Terör örgütleriyle elbette mücadele edeceğiz. Aynı zamanda mücadelemizin gelişme, kalkınma, büyüme, yönünü de ihmal etmeyeceğiz. 14 yılda büyük bir sıçrama yaptık.
'ABD BAŞTA OLMAK ÜZERE...'
Türkiye olarak uzun süredir batılı ülkelere terör örgütleri arasında ayrım yapmamaları çağrısında bulunuyoruz. Buna karşılık ABD başta olmak üzere bahaneler ileri sürüp gözleri boyayıp masumları katleden örgütlere aleni destek veriyor. Bunu söyleyince beyefendiler rahatsız oluyor. Medya aracılığı ile söylemeyin diyorlar.
'NATO'DAKİ ORTAĞINIZ TERÖR ÖRGÜTLERİ Mİ'
Bunu nerde konuşacağız? İkili görüşmelerde de söylüyoruz. Siz terör örgütlerine silah yardımı yapıp daha sonra 'silah değil mühimmat gönderiyoruz' derseniz kusura bakmayın bunu yutmayız. NATO’daki ortağınızı yoksa bu bölücü terör örgütleri mi? Bunu kabul etmemiz yutmamız mümkün değil.
Biz NATO ittifakı içinde berabersek o zaman bizim yanımızda yer alacaksınız. Ne NATO’nun ne de müttefik ülkelerin en ufak desteğini görmüyoruz. Üstelik yalan üzerine yalan. Ne diyorlar, 'Türkiye DEAŞ’a destek veriyor.' El insaf. DEAŞ’a en çok zayiatı veren biziz.
'ÖSO BİR TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİLDİR'
Bu ÖSO’yu bizim içimizde bile mahfiller terör örgütü olarak niteliyor. ÖSO bir terör örgütü değildir. Ilımlı muhaliflerden oluşan bir direniş hareketidir. Biz onlara gerekli desteği veriyoruz. Onlarla birlikte hareket ediyoruz. Terör örgütleriyle ilgili bu çifte standarda NATO içinden de itirazlar yükseldiğini görüyoruz.
Biz bir şeyi özellikle söylüyoruz. Sadece ve sadece Türkiye’ye zarar veren terör örgütleri mutlaka ve mutlaka kendilerine besleyen ülkelere saldıracaklardır. Yılanla yatağa giren ısırılıp zehirlenmeyi göze alacaktır. Felaket göz göre göre yaklaşıyor. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz bir yandan da ikaz görevimizi sürdüreceğiz. Yaşadığımız dönem bir geçiş sürecidir. Bu dönemi eğilmeden atlattığımız takdirde dünyanın en üst ligi bizi bekliyor.