Antibiyotik direnciyle ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, direnç gelişimini önlemek için antibiyotiklerin akılcı kullanımının esas olduğunu vurguladı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) şimdiye dek antibiyotiklerle ilgili en geniş çalışmayı yaptığını kaydeden Başaralı, "114 ülkenin verileri baz alınarak yapılan incelemede antibiyotiklere karşı bakterilerin direncinin artmasının AIDS’ten bile tehlikeli büyük bir küresel tehdit oluşturduğu bildirilmiştir. 2014 yılındaki son raporu için WHO, zatürre, ishal ve kan yoluyla bulaşan enfeksiyonlar gibi en sık görülen hastalıklara yol açan yedi farklı bakteriyi inceledi" diye konuştu.
Akciğerlerde rahatsızlığa sebep olan Klebsiella pneumoniae bakterisinin etken maddesi sefalosporin olan antibiyotik ilaçlara direnç oranı yüzde 52.4 tespit edilmiş. Hastane bakterisi olarak da bilinen staphylococcus aureusun metisilin antibiyotiklerine direnç oranı yüzde 31.5, bu Avrupa ülkelerine göre yüksek bir oran.
Türkiye’de zatürre, menenjit, kulak iltihabı ve sinüzitte en çok sebep olan bakteri olarak nitelendirilen streptococcus pneumoniaenin tedavisinde uzun süredir penisilin içeren ilaçlar kullanılmıyor çünkü WHO’nun raporuna göre bu bakterinin Türkiye’de penisilin direnci yüzde 44.8 olarak bildirilmiş" ifadelerini kullandı.
Direnç gelişimine acilen önlem alınmazsa yıkıcı sonuçları olacağı açıktır. Antibiyotiklerin endikasyon olmaksızın kullanımı, endikasyon olmasına karşın uygun doz ve doz aralığında kullanılmaması, gereğinden kısa veya uzun kullanılması gibi sorunlar ancak hekim, eczacı ve toplumun konuyla ilgili bilgilendirilmesi ile aşılabilir. Antibiyotik direncine karşı dur diyelim. Unutmayalım, çözüm elimizde" dedi.