Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yelda Yenilmez, “İnce düşünen kişiler, eğlenceye, sosyal aktiviteye çok zaman ayıramazlar, sürekli çalışırlar. Kısa sürede bitirebilecekleri bir işi ayrıntıcı oldukları için uzun sürede bitirirler. Bu yüzden vakitlerinin çoğunu çalışmaya harcarlar” dedi.
Yenilmez, ince düşünen insanların düşüncelerinin geri planında hep hata yapma korkusunun bulunduğunu belirterek, mükemmeliyetçi olduklarını söyledi.
Bu tip insanların detaylarla çok fazla uğraştığını ifade eden Yenilmez, “Çok titiz düşünürler, ayrıntılara çok takılırlar. Halk arasında ‘kılı kırk yaran’ insanlardır. Yaptıkları işin ayrıntılarıyla uğraşmaktan dolayı işlerini zamanında bitiremezler, bu da onlarda ayrıca sıkıntı yaratır” diye konuştu.
Yenilmez, bu insanların duygularıyla hareket etmediğini, her zaman mantıklarıyla hareket ettiklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“İletişimleri çevreyle oldukça kısıtlıdır. Hataya karşı toleransları çok düşük olduğu için çevredeki insanların kendileri gibi olmalarını beklerler. Genelde kendileri gibi insanlarla çalışmak isterler. Büyük kararlar verirken her zaman bu kararı ertelerler. Bu kişilik yapısını kadınlara oranla erkeklerde 2 kat daha fazla görüyoruz. İnce düşünen insanlar çok çalışkandır. İnce düşünen kişiler, eğlenceye, sosyal aktiviteye çok zaman ayırmazlar, sürekli çalışırlar. Kısa sürede bitirebilecekleri bir işi ayrıntıcı oldukları için uzun sürede bitirirler. Bu yüzden vakitlerinin çoğunu çalışmaya harcarlar.”
Yenilmez, bu tip insanların çevresindeki insanların da kendisi gibi detaycı ve ayrıntıcı olmasını istediğini dile getirerek, “Bu insanlar, ahlaki değerlere çok bağlıdırlar. Çok tutucu insanlardır. Bu insanlar, hata yapma konusunda yoğun korku yaşıyorlar. Yaptıkları işe dönüp dönüp bakarlar. Uzunca bir terapi sürecine almak gerekiyor. Bu kişilerin terapisi de doktorlar için zor bir süreç çünkü her şeyi kontrol etmek isterler” şeklinde konuştu.