Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Üstün, yaptığı açıklamada, kış aylarının gelmesiyle özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'nde çay tüketiminin arttığını söyledi.
Kars'ta 8 aydır görev yaptığını, bu süre içinde yemek borusu kanserine yakalanan hastalarla çok sık karşılaştığını ifade eden Üstün, “Gün içinde hastalar üzerinde yaptığımız değerlendirmeler sonucunda bu kanser türünün öncüsü olan lezyonların hastalarda çok sık olduğunu tespit ettik. Bunların sebebini incelemek için özellikle 'Genetik bir yatkınlık var mıdır?' sorusuna cevap aradık” dedi.
Sorunun çözümü için Türkiye'de sadece birkaç merkezde bulunan ve genetik inceleme yapan cihaz kullandıklarını anlatan Üstün, şunları kaydetti: “Bu cihazla bazı testler yaptık. Bu testlerin sonucunda hastalığın temelinde genetik yaygınlığın olabileceğini tespit ettik ama hastalarla konuştuğumuzda halkın yöresel olarak alışkınlık gereği özellikle çok çay içtiğini, özellikle kış mevsiminin çok uzun sürmesi nedeniyle sıcak yemeklerin çok hızlı tüketildiğini fark ettik. Hızlı tüketilen yemekler ve çok sayıda tüketilen sıcak çayın yemek borusu ve ağız içi kanserine yol açtığını tespit ettik. Bunun yemek borusuna ve ağız içine kanser yapma yönünde etkilerini tespit ettik. Bu konuda hem üniversitenin hem de Sağlık Müdürlüğü'nün halkı bilinçlendirme ve farkındalığı artırma konusunda çalışmaları var.”
Üstün, “Yaptığımız incelemelerde Erzurum, Van, Kars ve Ağrı gibi kış mevsiminin uzun sürdüğü, çayın ve yemeğin sıcak olarak çok tüketildiği bölgelerde ağız içi ve yemek borusu kanserinin yaygın olduğunu gördük” dedi.
“Yemeği soğutarak tüketin, çayı da ılıklaştırıp için”
Prof. Dr. Üstün, kanser riskinin azalması için yemeğin soğutularak tüketilmesini, çayın da ılıklaştırılıp içilmesini tavsiye ederek, her iki besin maddesinin de yavaş tüketilmesi gerektiğini anlattı.
Yemek borusu ve ağız içinde herhangi bir farklılık, yutkunma zorluğu ve şişkinlik yaşayan kişilerin zaman kaybetmeden bir uzmana gitmelerini öneren Üstün, şöyle konuştu: “Genel Cerrahi bölümü bu hastalardan biyopsi alıyor. Hastadan 3 ay sonra tekrar kontrol biyopsisi alınıyor. Hastaları bir takip ve kontrol protokolüne almış oluyoruz. 'Yavaş yiyin, fazla tuzlu yemeyin ve yemeği sıcak tüketmeyin' gibi önerilerde bulunduğumuz gibi mide içindeki asidin yemek borusuna gelmesini engelleyecek bazı ilaçları da hastalara veriyoruz. Eğer kanser teşhisi koymuşsak mutlaka yemek borusunun ve midenin bir kısmının çevre lenf bezlerinin alındığı büyük bir ameliyat yapılıyor. Ameliyat hem zor hem de ameliyat sırasında hasta kaybedilebiliyor. Ameliyata rağmen hastaların bir kısmını 5 yıl içinde kaybedebiliyoruz.”