Teknolojiyi uzun süre kullanmak beyne zarar verir mi?
Uzun süre teknolojik alet kullanmak; beynin elektrikselni ve işleyişini bozar. Bu aletlerin çevreye yaydığı ışınlar, beyin hücrelerine zarar verir. Beyin hücresinde oluşan bu hasar sonucunda birçok hastalık ortaya çıkabilir. Örneğin epilepsi, yani sara hastalığı; beynin elektriksel aktivitesinin bozulması yüzünden oluşur.
TELEFONA DİKKAT
Cep telefonuyla konuşma süresi bir günde en fazla kaç dakika olmalıdır?
Günümüz teknolojisinde telefonun içinde Facebook, Twitter, Google arama motoru gibi birçok bilgisayar teknolojisi mevcut. Bu yüzden de telefon durmadan çevreye zararlı enerji yayıyor. Konuşurken kulak hizasında tuttuğumuz telefondan yayılan enerjinin, beyin hücrelerine ve işleyişine zarar verdiği kanıtlandı. Telefonla ne kadar kısa süreli konuşursak, zararlı ışınlara o kadar az maruz kalırız.
Ayrıca sosyal medya takibi için telefonu uzun sürelerde kullanmamak gerekir.
Ayrıca sosyal medya takibi için telefonu uzun sürelerde kullanmamak gerekir.
Teknolojik aletlerin ortaya çıkardığı sağlık sorunlarının tedavisi var mı?
Beyinde ve sinir sisteminde oluşan kalıcı hasarların düzelmesi mümkün değil. Beynin elektriksel aktivitesi bozulmamışsa veya hücrelerde tam hasar oluşmamışsa tedavi mümkündür. Teknolojik aletlerin yaydığı enerji ve ışınlar; demans, parkinson, beyin tümörü gibi hastalıkları tetikleyebilir.
BİLGİSAYARDAN GAZETE OKUMAYIN
Teknolojik aletlerin yaratacağı rahatsızlıklardan kendimizi nasıl koruyabiliriz?
Teknolojik aletleri olabildiğince az kullanmak gerekiyor. Ayrıca cep telefonu; mümkün olduğunca az zaman aralıklarıyla, sadece telefon amaçlı kullanılmalı. Özellikle gazeteler ve kitaplar bilgisayardan okunmamalı. Sosyal medyayı da mümkün olduğunca az kullanmak gerekiyor.
Gençler üzerinde yapılan araştırmalar, aşırı teknoloji kullanımı sonucunda aksanlarının bozulduğunu gösterdi. Bunun sebebi nedir?
Teknoloji; düşünce gücümüzü zayıflatır, sosyal hayattan koparır, hayal kurmayı, sanatsal aktiviteyi, sosyalliği ve kıvrak zekayı kontrol altında tutan sağ beyni pasifleştirir. Bundan dolayı gençlerin hem düşünce güçleri azalır, hem de kelime hazneleri azaldığı için konuşmaları akıcı olmaz. Ayrıca teknolojik aletlerin yaydığı ışınlar; beyin hücresini ve emirleri kasa götürüp kas hareketini sağlayan sinirlere zarar verir.
YATAK ODASINDA TEKNOLOJİ OLMAZ
Gece internet bağlantısını kapatmalı mıyız? Yatak odasında teknolojik alet olmamalı mı?
Teknolojik aletleri sadece yatak odasında değil, tüm yaşam alanlarından uzak tutmalıyız. Özellikle uyku halindeyken bu aletleri; oda dışında veya kapalı tutmak bizi zararlı ışınlardan korur. Bu aletleri çocukların odasında ise hiç bulundurmamalıyız.
BOŞANMALARA BİLE NEDEN OLUYOR
Teknolojik aletler ne tür hastalıklara yol açıyor?
Teknolojik aletlerin beyne verdiği fiziki zararlar kanıtlanmıştır. Ancak teknoloji bağımlılığı da gözden kaçırılmamalıdır. Araştırmalar; teknoloji bağımlılarının, sigara ve alkol bağımlılığından daha fazla olduğunu gösteriyor.
Bu bağımlılık; ikili ilişkileri zedeliyor, iletişimi koparıyor, boşanmalara ve iş kayıplarına neden oluyor. Sigara ve alkol gibi, bazı teknolojik aletlerin de çocuklar tarafından kullanılması yasaklanmalı. Çünkü bu aletlere bağımlı kalmak; beyin ve zeka gelişimini olumsuz etkiliyor. Bir süre sonra teknolojik aletlerden kurtulmak için merkezlerin kurulması gerekecek.
UNUTKANLIK YAPAR
Beynimizin teknoloji yüzünden tembelleşmesini nasıl önleyebiliriz?
Özellikle çocuklar ve gençler; her sorunun cevabını bilgisayarda arıyor. Bu da beyni gelişmekte olan çocukların düşünce gücünü ve öğrenme kapasitesini azaltıyor.
Beyin çalışmazsa, bir süre sonra düşünce fonksiyonu yavaşlar ve unutkanlık başlar. Uzmanlar; bunamayı önlemek için bulmaca çözmeyi, kitap okumayı ve beyin egzersizleri yapmayı önerir. Ancak günümüzde bulmacanın bile cevabı bilgisayarda aranıyor.
Beyin çalışmazsa, bir süre sonra düşünce fonksiyonu yavaşlar ve unutkanlık başlar. Uzmanlar; bunamayı önlemek için bulmaca çözmeyi, kitap okumayı ve beyin egzersizleri yapmayı önerir. Ancak günümüzde bulmacanın bile cevabı bilgisayarda aranıyor.