Kosova’dan yapılan ihbarla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianame sonrasında açılan davada İstanbul 6. Ağır Ceza’da yargılanmaya başlanan Dr. Yusuf Elçin Sönmez ile Dr. Kenan Demirkol’un Kosova’da yasadışı böbrek nakli gerçekleştirdiği iddia ediliyor.
Uluslararası polis teşkilati İnterpol tarafından yayınlanan Kırmızı Bülten’de Dr. Kenan Demirkol’un cezası çekmek için Kosova hükümeti tarafından arandığı da kaydedildi.
İSTANBUL’DA HAZIRLANAN İDDİANAMEDE ADI GEÇİYORDU
Eylül 2011de İstanbul Cumhuriyet Savcısı Reşat Uğur Soysal tarafından hazırlanan iddianamede, Dr. Sönmez, Dr. Kenan Demirkol, Tahsin Kubilay Özusta ve İsrail uyruklu Moshe Harel şüpheli, Aysun G., Yılmaz A. ve Yalçın Ç. mağdur sıfatıyla yer alıyordu. İddianamede, Kosova yetkili adli makamlarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına, ’yasa dışı organ nakli’ iddialarına ilişkin adli yardım başvurusunda bulunduğu ve söz konusu yardım talebinin yerine getirildiği belirtilerek, atılı suçu işlediği öne sürülen bir kısım şüphelilerin Türkiye’de ikamet ettiği belirtilmişti.
KOSOVA’DA ORGAN TİCARETİ DAVASI AÇILMIŞTI
Kosova’da ikamet eden şüpheliler hakkında iddianame düzenlendiği, dava açıldığı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına da bir örneğinin gönderildiği anlatılan iddianamede, Kosova’daki iddianamenin içeriğine ve yer verilmiş söz konusu delillere göre, Kosova’daki 24 böbrek naklinin kayıt altına alındığı, şüphelilerden Dr. Sönmez’in tümünde, Dr. Demirkol’un ise 5 nakil ameliyatında yer aldığı ve ’verici’ konumunda 4 Türk uyruklu mağdur olduğunun belirlendiği ifade edilmişti.
İddianamede, mağdurlar Yılmaz A., Aysun G. ve Yalçın Ç.’nin 2008’de Kosova’ya giderek böbreklerini verdikleri ve bu ameliyatları Dr. Sönmez ve Dr. Demirkol’un yaptığı belirtilmişti.
İLİŞKİLERİ TEK TEK ANLATILIYORDU
Şüpheli Moshe Harel hakkında yapılan soruşturmada, suç tarihleri arasında 34 kez Türkiye’ye giriş-çıkışının tespit edildiğine ve Mecidiyeköy’de bir şirketin ortaklarından olduğuna yer verilen iddianamede, Harel’in, bir bankanın Levent şubesindeki 6 hesabında yapılan incelemede, organların nakledildiği kişilerce 652 bin 862 euro aktarıldığının belirlendiği kaydedildi.
Dr. Sönmez’in böbrek nakli ameliyatlarını gerçekleştirdiği, kendisine ait İstanbul’da bulunan özel hastanenin sağlık Bakanlığınca kapatılması üzerine yeni iş arayışına girdiği anlatıldı. Sönmez’in bu süreçte, Kosova’daki Medicus Kliniğinde böbrek nakli yoluyla organ ticareti gerçekleştirmek isteyen Dr. Lütfi Derwishi ile şüpheli Kenan Demirkol aracılığıyla tanıştığı belirtilen iddianamede, Sönmez’in, çoğunlukla İsrail uyruklu böbrek hastası müşterilerin ulaştığı şüpheli Moshe Harel ile anlaştığı kaydedildi.
UYGUNLUK TESTLERİ İSTANBUL’DA YAPTIRILIYORDU
Dr.Sönmez’in, Medicus Kliniğinde gerçekleşen tüm böbrek alma ve nakil ameliyatlarında yer aldığı ve ekibini yönettiği ifade edilerek, "İstanbul’a getirilen mağdur donörlerin kan örneklerini ve bir kısım tıbbi testlerini şüpheli Moshe Harel ile İstanbul’da tamamlatıp, uygun olanların Kosova’daki kliniğe gitmesini sağladığı ve organ naklinden gelen haksız gelirden büyük pay aldığı, örgüt yöneticileri ve üyelerinin maddi menfaat amacıyla bir araya gelip, suç işleme kastıyla eylemlerini devam ettirdikleri ve bu kapsamda Sönmez’in kanıtlanan 11 böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirerek, örgüt yöneticisi sıfatıyla organ ticareti suçunu 11 kere işlediği tespit edilmiştir" denilmişti.
Şüpheli Moshe Harel’in haksız kazancı ABD’deki bankalara havale ederek paranın izini kaybettirdiği ve 11 organ ticareti suçuna doğrudan katıldığının tespit edildiği anlatılan iddianamede, şüpheli Kenan Demirkol’un da 5 kez böbrek nakli ameliyatlarına katılarak örgüt üyesi sıfatıyla suç işlediği kaydedilmişti.
İddianamede, şüpheli Tahsin Kubilay Özusta’nın da şikayetçi Yalçın Ç.nin akrabası olduğu, söz konusu klinikte böbreğini satması için Yalçın Ç.yi’ 15 bin TL kazanacağı vaadiyle kandırdığı belirtilerek, "Özusta’nın, şikayetçi Yalçın Ç.’yi suç ortaklarıyla birlikte 2008’de Kosova’ya gönderdiği, böbreği nakledilen Yalçın Ç’ye İstanbul’a döndüğünde vadettiği parayı da ödemediği, örgüt üyesi sıfatıyla organ ticareti suçuna katıldığı belirlenmiştir" ifadesine yer verildi.
İddianamede, şüpheli Tahsin Kubilay Özusta’nın da şikayetçi Yalçın Ç.nin akrabası olduğu, söz konusu klinikte böbreğini satması için Yalçın Ç.yi’ 15 bin TL kazanacağı vaadiyle kandırdığı belirtilerek, "Özusta’nın, şikayetçi Yalçın Ç.’yi suç ortaklarıyla birlikte 2008’de Kosova’ya gönderdiği, böbreği nakledilen Yalçın Ç’ye İstanbul’a döndüğünde vadettiği parayı da ödemediği, örgüt üyesi sıfatıyla organ ticareti suçuna katıldığı belirlenmiştir" ifadesine yer verildi.
İstanbul’daki davada, sanıklar Yusuf Erçin Sönmez ile Moshe Harel’in, organ ticareti suçunun 11 kez işlemeleri nedeniyle TCK’nın ’organ veya doku ticareti yapmak’ ve ’suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’ suçlarından 90 ile 171 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırılması istenen davada, şüpheli Kenan Demirkol’a da 5 kez ’doku veya organ ticareti yapmak ’ve ’suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak’ suçlarından 41 ile 78 yıl arasında değişen hapis cezası verilmesi talep ediliyor. Diğer şüpheli Tahsin Kubilay Özusta’nın da ’suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak’ ve ’doku veya organ ticareti yapmak’ suçlarından 9 ile 18 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması isteniyor.
KOSOVA’DAKİ DAVADA TORONTO’DAN KONFERANSLA İFADE
Avrupa Birliği’nin Kosova Polis ve Adalet Misyonu’nda (EULEX) görevli uluslararası savcı Jonathan Ratel’in yürüttüğü soruşturmada, kendisine böbrek nakledildiğini söyleyen Kanadalı tanık Raul Fain’in ifadesi, Toronto’da kurulan video sistemiyle Mart 2012’de alınmıştı.
66 yaşındaki Raul Fain, kendisine gösterilen şahıs, bina ve yerleri tek tek teşhis etti. İnterpol tarafından kırmızı bülten ile aranırken, İstanbul’da yakalanan ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Dr. Yusuf Erçin Sönmez ile temasını, davanın diğer ana zanlısı Moşe Harel’in kurduğunu anlatan Raul Fain "Kanada’da doktorlarım, böbrek nakli için sıranın bana ancak 12 yıl sonra geleceğini söyledi.
Moşe Harel ile 2008’de İstanbul’da tanıştım. Harel, ben, adını bilmediğim böbrek nakli yapılacak yaşlı bir Alman ve yaşları 30-40 civarında olan iki Rus kadın ile Kosova’ya uçtuk. Priştine’ye geldiğimizde, kadınları ayrı araçlarla alıp gittiler. Biz de Medicus Kliniği’ne gittik. Orada, aynı kadınları ayrı odalarda gördüm. Sanırım birinin böbreğini bana, diğerininkini yaşlı Alman’a naklettiler. Dr. Sönmez, operasyondan önce ve sonra benimle ve Alman hastayla her gün ilgilendi. Naklin başarılı olduğunu anlattı. Orada 5 gün kaldım ve Kanada’ya döndüm. Bu iş için Moşe Harel’e 80 bin avro karşılığı olan 105 bin Kanada Doları ödedim" diye ifade vermişti.
Moşe Harel ile 2008’de İstanbul’da tanıştım. Harel, ben, adını bilmediğim böbrek nakli yapılacak yaşlı bir Alman ve yaşları 30-40 civarında olan iki Rus kadın ile Kosova’ya uçtuk. Priştine’ye geldiğimizde, kadınları ayrı araçlarla alıp gittiler. Biz de Medicus Kliniği’ne gittik. Orada, aynı kadınları ayrı odalarda gördüm. Sanırım birinin böbreğini bana, diğerininkini yaşlı Alman’a naklettiler. Dr. Sönmez, operasyondan önce ve sonra benimle ve Alman hastayla her gün ilgilendi. Naklin başarılı olduğunu anlattı. Orada 5 gün kaldım ve Kanada’ya döndüm. Bu iş için Moşe Harel’e 80 bin avro karşılığı olan 105 bin Kanada Doları ödedim" diye ifade vermişti.