Sivas'ta katıldığı bir programın ardından Bakan Yılmaz basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Kaçırılan İsrail askerleri için ABD'nin Türkiye'den acil destek istemesi sorulan Bakan Yılmaz, "Gerçek zafer barışa ulaşmış zaferdir. Kim barışa ulaşmışsa zafere ulaşmış demektir. Bugün herkes bir adım ileri gitmek istiyor.
Kavgayla bir adım alacağını düşünüyor. Oysa biz diyoruz ki barış olsun. Barış olmanın şartı bu bölgede iki bağımsız devletin 1967 sınırlarına çekilerek bir arada yaşaması ateş kes ilan ediyorlar. Fakat ondan sonra bir İsrail'i kaçırıldı. Kaç tane Filistinli öldürüldü. 40 tane Filistinliyi öldürdüler. Nerede adalet, nerede insaf var. Herkes şiddetle silah gücüne dayanarak mesafe almak istiyor.
Kavgayla bir adım alacağını düşünüyor. Oysa biz diyoruz ki barış olsun. Barış olmanın şartı bu bölgede iki bağımsız devletin 1967 sınırlarına çekilerek bir arada yaşaması ateş kes ilan ediyorlar. Fakat ondan sonra bir İsrail'i kaçırıldı. Kaç tane Filistinli öldürüldü. 40 tane Filistinliyi öldürdüler. Nerede adalet, nerede insaf var. Herkes şiddetle silah gücüne dayanarak mesafe almak istiyor.
GERÇEK ZAFER BARIŞA ULAŞMIŞ ZAFERDİR
Biz taraflara şunu diyoruz. Gerçek zafer barışa ulaşmış zaferdir. Her iki tarafında barışı amaçlaması gerekir. Bu anlık olayları kendi lehlerine bir fırsata dönüştürmemesini istiyoruz. Türkiye gerçekten o coğrafyada barış istiyor. Mazlumun, mağdurun ve haklının yanında İsrail'in de güvenliğini ele alan bir sistemi savunuyor. Bunun için de o bölgede iki devletli bağımsız devletin bir arada yaşamasını sağlamaktır. Türkiye bunu destekliyor.
Bazı ülkeler ise henüz Filistini bir bağımsız devlet olarak İsrail'in yanında yer almasına hazır değil. Buna Arap birliği ülkeleride dahil. Bundan dolayı şuanda Mısır, Refah sınır kapısını kapatıyor. Bu Arap eğer ister ise onun güçlenmesini Refah sınır kapısını açardı. Biz barış istiyoruz. Bunun yolu da herkesin silahlarını gömmesi, en azından bu ateşkes sözüne her iki tarafın da uyması. Dolayısyıla bir bahane bulup da misli ile kat kat karşılık verilmesini doğru bulmuyoruz." diye konuştu.
'REHİNELER YARIN ÖBÜR GÜN GELEBİLİR'
Musul'da IŞİD'in kaçırdığı Türk konsolosluğu üyelerinin ailelerine ne zaman kavuşacağı sorulan Bakan Yılmaz şöyle dedi: "Çalışıyoruz. IŞİD üzerinde kim etkili olabilecek ise kimin sözüne itibar ediyorsa Irak'taki bütün taraflarla görüşmemiz devam ediyor. Bize söylenen en kısa zamanda, bunu gerçi daha halka söylemedik. Belki yarın gelebilir, belki öbür gün gelebilir. Biraz sabırlı olsunlar. Ya operasyon yapıp gidip getireceksin, ya da görüşmeler ile sabırla, sulh yoluyla bu olayı bu sıkıntıyı çözmek lazım. Bizim isteğimiz görüşmeler yoluyla bunun çözülmesi. Çünkü bunun en doğru yol olduğunu düşünüyoruz. Biraz daha sabretsinler."
'TIR'LARDA TÜRKMENLERE YARDIM VARDI'
Adana'da durdurulan TIR'larda silah olduğu iddialarının gündeme gelmesi ile ilgili bir soru üzerine de Bakan Yılmaz şöyle konuştu: "Mahkeme de, yargı da devam ediyor. Biz orada Türkmenler'e giden yardımın olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla Türkmenler'in neye ihtiyacı varsa o yardımı vermek Türkiye'nin asli yükümlülüğüdür. Çünkü orada Türkmenler Türkiye'den önce sahipsizdi. Ancak bizim yardımlarımız ile bir noktaya gelmiştir. Türkiye'nin yaptığı doğrudur."
Bakan Yılmaz daha sonra Doğanşar 50'inci Ahmet Ayık Karakucak Güreşleri ve Bal Festivaline katılmak üzere ilçeye hareket etti.
HABER İÇİN TIKLA
HABER İÇİN TIKLA