Piramit Haber

İstanul'da heyecan doruktaydı!

Türkiye

İstanbul’un fethinin 562. yıldönümü dolayısıyla Yenikapı Miting Alanı’nda görkemli bir fetih şöleni düzenlendi.

 On binlerce İstanbullunun katılımıyla gerçekleşen renkli şölen birçok ilke sahne oldu. Türkiye’de şu ana kadar yapılmış en büyük sahne olan 1800 metrekarelik sahnede 562 kişilik mehteran ekibi konser verirken, Türk Yıldızları’nın gösterisi nefesleri kesti. Şölen havai fişek gösterileriyle noktalandı.
İstanbul’un fethinin 562. yıldönümü kutlamaları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Cemil çiçek ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun katılımıyla Yenikapı Meydanı’nda gerçekleştirildi. Günler öncesinden merakla beklenen kutlamalar adeta şölen havasında geçerken, yüzbinin üzerinde vatandaş kutlamaları izlemek için meydana akın etti. 
İzdiham yaşandı
Kazlıçeşme’deki HDP mitingi ile fetih kutlamaları nedeniyle Yenikapı’ya çıkan yollarda ise adeta izdiham yaşandı. Araçlar yolda ilerlemekte güçlük yaşayanıca binlerce kişi alana ulaşmak için kilometrelerce yürümek zorunda kaldı. İki etkinlik nedeniyle İstanbul trafiği de durma noktasına geldi. Öğleden sonra kenttin ana yollarında uzun araç kuyrukları oluştu. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı kutlamalara saat 18.00’da katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alanda mehteran tarafından karşılandı. Helikopterle alana iniş yapan Erodğan, “Evladı Fatihan”, “Gemileri karadan yürüten Fatih’in torunu” anonslarıyla alana girerken, eşi Emine Erdoğan da yanındaydı. Erdoğan ailesini taşıyan helikopter alana ilk seferinde inemedi. Piste çok yaklaşan helikopter pilotu, inişten vazgeçerek bir tur daha attıktan sonra helikopteri indirdi. 

Heyecan doruğa çıktı
 
Şölende ilk olarak TSK’nın 562 kişiden oluşan Fetih Birliği sahne aldı. Mehteran takımının sahne almasıyla alandaki heyecan doruğa çıkarken, meydandaki kalabalık hep bir ağızdan mehter marşlarına eşlik etti. 
Meydanda Türk bayraklarının yanı sıra az sayıda da olsa Osmanlı ve Tevhid bayraklarının olması dikkatlerden kaçmadı. Fetih kutlamalarında en büyük ilgi ise Türk Yıldızları’na gösterildi. Türk Yıldızları’nın gösterisi sırasında nefesler tutulurken, jetlerin gökyüzündeki dansı meydanı dolduranların beğenisini topladı.
Korkakların işi değil
“Yeniden Diriliş, Yeniden Yükseliş” sloganıyla gerçekleştirilen şölende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Haziran seçimleri ile ilgili “Fetih ışığını söndürmek isteyenlere meydanı bırakmayacağız. Zafer korkakların işi değil” diye seslendi. Erdoğan konuşmasının devamında şunları dile getirdi: “Fatih’in ve sancağımız yere düşmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Zulüm 1453’te başladı diyen hainlere göz yummayacağız. İstanbul’u kutsal emanetler başında kesintisiz Kuran okunan bir şehir olmaktan çıkarmaya çalışanlara imkan tanımayacağız. Fetih ışığını söndürmek isteyenlere meydanı bırakmayacağız. Fetih 1994’tür. 
Fatih’in mirasına hizmet etmektir. Türkiye’yi yeniden ayağa kaldırmaktır. Fetih 7 Haziran’dır. Yeni Türkiye yolunda bu dönüm noktasını başarı ile geçmektir. Fetih yeniden diriliş için bir olmaktır, diri olmaktır ve hep birlikte Türkiye olmaktır. Zafer korkakların işi değildir. Türkiye güçlü olmak zorunda. Biz güçlü olacağız ki tüm dünyaya el uzatacağız. Nerede zulüm varsa onun karşısında yer alıyoruz. Suriye’de, Mısır’da, Filistin’de, Irak’ta bu anlayışla hareket ediyoruz. Biz çalışırken, mücadele ederken karşımızdakilerde boş durmuyorlar. Her fırsatı değerlendiriyor. Şunu unutmayın fetih nasıl bitmeyen bir süreç ise buna karşı mücadele de bitmeyen bir süreçtir.” 

New York Times eleştirisi 
Erdoğan New York Times eleştirsini de şöyle sürdürdü; “Amerika’da bir New York Times diye paçavra var. Bu gazete daha önce yaptığı gibi bizimle ilgili yazı yayınladı. Neymiş. Türkiye’nin üzerinde kara bulutlar varmış. Her türlü fitnenin başını çeken iki yayın organı üzerinden bizi eleştirmişler. Bu gazete Sultan Abdülhamit için ‘mutlak monark’, ‘çekilmez adam’ diyordu. Bu gazete o gün Osmanlı devletine kustuğu kini Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onu temsil eden şahsıma yönetiyor. Menderes ve Özal için de benzer yayınları yapmıştı. Darbenin ardından ‘İnsanlar rejimi mutlulukla övüyor’ diye manşet yapmıştı. Gazetenin sahipleri hep aynı aile. Ermeni lobisine yakınlığı ile bilenen bu gazete son zamanlarda Pensilvanya ile işbirliği içinde. 90’lı yıllarda kaçtı Amerika’ya gitti. Sen Hoca Efendi değil miydin ya. Mekke’ye gitsene. Ne işin var Amerika’da. Biz bunların Davos’tan başlayıp Mavi Marmara’ya uzanan karın ağrıların farkındayız. Buradan onlara sesleniyorum. Bizi asla ilk kıblemizden vazgeçiremeyeceksiniz. Bizi asla kardeşlerimizin yayında yer almaktan geri bırakamayacaksınız. Son ezan susmadan, son bayrak inmeden amacınıza ulaşmayacaksınız. Pensilvanya’daki kuklanız üzerinden boşuna mezar sizi bekliyor mesajları göndermeyin biz ona inanmış insanlarız. Biz şehitlerimiz emanetine sahip çıkacağız. Şehitler tepesi boş değil toprağını kahramanlar bekliyor. Bir bayrak dalgalanmak için rüzgar bekliyor. Bizim yattığımız toprak, tuttuğumuz bayrak belli.”
 
“’Aydın’ değil karanlıklar”
HDP’ye destek bildirisi yayımlayan yazarları da eleştiren Erdoğan, “Bazı Aydınlar çıkmış. Bunlar aydın değil, karanlık. 15 yaşındaki delikanlıyı balkondan atanlara sahip çıkanlara aydın diyemeyiz. Milletimiz böşle durumlar için ne der biliyor musunuz; Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar... KPSS sorularını çaldılar. Milletin zekatını, kurbanını çaldılar. Suriye’deki kardeşlerimize gönderdiğimiz yardımların önünü kesip hayatlarını çaldılar.”

Türkiye’ye tuzak kuruluyor
Başbakan Davutoğlu da konuşmasında, “İstanbul, Fatih ve fetih bizim hocamız, öncümüz rehberimiz olmuştur. Ulu hakan Haliç önüne donanmasıyla geldiğinde baktı Haliç zincirle kapatılmış. Sıradan bir komutan döner gider ama gemileri karadan yürttü karadan... 
İşte özgüven bu, izzet bu. Bu aziz bayrağı dünyanın her köşesinde dalgalandırmaya var mısınz? İşte bu inancı, bu özgüveni arıyoruz. Bize meydan okuyanlara aynı özgüvenle, “Biz buradayız, burada olacağız” dedik. Dediler ki, ‘Karadeniz’in dağları yalçın, dalgaları çılgın, buraya havaalanı yapılmaz. Dedi ki başbakanımız o zaman, ‘Her dağda yaşarız, her dağı geçeriz, denizin üzerine havaalanı yaparız’. Dünyada denizin üzerindeki ilk havalanı. Karadan gemileri yürütenin torunları engel tanır mı? Devlet öylesine bir kudrete sahip olmalı ki kendi silahını kendi yapsın, kendi vatandaşını kendi beslesin, kendi ekonomisini kendi kursun, kendi uçağını kendi yapsın. Size söz veriyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılında bu semada uçan uçaklar yüzde yüz Türk yapımı olacak” ifadelerini kullandı. 

‘Fethe yürüyoruz’
“Birileri bizim özgüvenimzi yıkmak istiyor. 7 Haziran’da Türkiye’de özgüven devrimini yaşatan, Türkiye’yi kudretli kılan karolara karşı bir tuzak kuruluyor. Bu tuzak kuranlara ders verecek misiniz?” diyen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti; “Biz yola çıkmışız fethe doğru yürüyoruz. Bizi durdurablirler mi? Yeni yol ayrımındayız, özgüveni yüksek Türkiye’ye devam diyecek misiniz? 2023’e büyük devlet idealiyle yürüyecek miyiz? Şimdi yeni bir seçime giderken bütün İstanbul’a söz veriyoruz; Diyoruz ki İstanbul tarihte olduğu gibi dünyanın merkez şehri olacak. Dünya İstanbul’a bakacak, İstanbul’a göre adım atacak. ”
 
Şölenden notlar 

450 kişilik bir ekiple hazırlanılan gösteriye gelenler 120 farklı giriş noktasından gerçekleştirildi. 
 Acil durumlar için 70 ambulans ve 600 sağlık personeli hazır bekletildi 
 Alanda 2 çadır Hastane, 10 sağlık noktası ile 6 mescit, 6 mobil tuvalet ve şadırvan, 20 de su dağıtım noktası kuruldu. 
 Gösteri ve konuşmaları katılımcıların rahatça izleyebilmesi için alanda 9 dev ekran vardı 
 Etkinlikler için Türkiye’de şu ana kadar yapılmış en büyük sahne olduğu belirtilen 1800 metrekarelik sahne kuruldu. 500 metrekarelik led ekranın bulunduğu sahnede bulunan lazerler ve tüm sahne kullanılarak 3D mapping uygulaması gerçekleştirildi.
 17 kamera ile canlı yayının gerçekleştirildiği törende canlı yayında işaret diliyle birlikte İngilizce, İspanyolca, Arapça, Fransızca ve Rusça sunum gerçekleştirildi. Protokol bölümünde yabancı misafirler için de simultane sistem kuruldu. 
 İsmailağa Cemaati üyesi kadınlı erkekli bir grup, marşlar ve ilahiler eşliğinde yürüyerek Yenikapı’ya geldi. Cemaat üyeleri “Şeyhimiz Mahmut Efendi, Yiğidimiz Recep Tayyip Erdoğan” yazılı pankart taşıdı.
Sıradaki Haber
Mobil Sayfaya Dön
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.