Dr. Albayram'ın da aralarında bulunduğu 10 bilim adamının bu buluşu, psikiyatrik hastalıkların moleküler mekanizmalarını aydınlatmak açısından son derece önemli görülüyor. Bu nedenle söz konusu buluş başta Amerikan Psikiyatri Dergisi olmak üzere çok sayıda bilim yayınına konu oldu. Amerikan Psikiyatri Dergisi'nin ana konu olarak işlediği keşif şimdiden çoğu bilimsel 5 bine yakın yayında yerini aldı.
“Bir Türk bilimadamı olarak bu çalışmamızı Türk toplumu ile paylaşmak beni çok mutlu edecektir.” diyen Albayram, “Manik-depresif kişilik bozukluğu olarak da bilinen bu psikiyatrik hastalık, temelde duygusal yaşamı etkileyen ve kişinin davranışlarını bozan bir hastalık. Hastalığın temel özelliği, nöbetler halinde gelen manik (taşkınlık) veya depresif ataklar. Beyin kimyasındaki bozulma ile ilişkilendirilen bu hastalığın, genetik temelli bir psikiyatrik bozukluk olduğu uzun zamandır tartışılmakta idi. Amerikan Psikiyatri Dergisinde yayınlanan ve bilim çevrelerinde geniş yankı bulan bu çalışmanın en heyecan verici olan tarafı; farelerde de bulunan bu NCAN geninin genetik mühendisliği yöntemiyle değiştirilmesi neticesinde bu farelerde manik-depresyon davranış belirtileri gözlenmiş olması. Çalışmanın ilgi çekici bir diğer özelliği de normalde manik-depresyon hastalarının terapisinde kullanılan Lityum bazlı tedavilerin bu fare modellerinde gözlenen manik-depresyon belirtilerini tamamıyla normale döndürmüş olması." ifadelerini kullandı.
Almanya'nın Bonn Üniversitesi, Moleküler Psikiyatri Enstitüsü'nde çalışmalarını sürdüren ve bu önemli buluşun mimarlarından olan Dr. Önder Albayram, insanda ve farede bulunan bu NCAN geninin benzerliğine dikkat çekti. Albayram, “İnsanlarda netice veren tedavi yöntemlerinin bu NCAN geni değiştirilmiş fare modelinde benzer sonuçlar vermesi bizim için son derece önemliydi. Keşfettiğimiz bu yeni gen ve fare modeli sayesinde psikiyatrik hastalıkların moleküler ve genetik temellerinin anlaşılmasında ve etkin tedavi yöntemlerinin belirlenmesinde son derece önemli bir adım atmış bulunmaktayız." dedi.
Çalışmanın başında bulunan psikiyatri alanında dünyaca ünlü Alman bilim adamı Profesör Andres Zimmer'e göre ise bu çalışma psikiyatrik hastalıklarla ilgili birçok gizemli ayrıntıyı gün ışığına çıkaracak.