Dinç, yaptığı açıklamada, bankaların yaptıkları işlemlerden 30 kalemden fazla tahsilat gerçekleştirdiğini belirtti.
Bunların büyük kısmının hizmet karşılığı alınan paralar olmadığını savunan Dinç, "Örneğin krediyi çeken vatandaşın talebi olmadan sigorta adı altında meblağlar kesiliyor. Zaten kredi alırken güvence olarak birçok şey isteniyor. Bunlara rağmen bankalar sigorta parası keserek, vatandaşı mağdur ediyor. Vatandaş ise bu parayı ancak kendisinden kesildiği zaman farkına varıyor” diye konuştu.
"Kesilen bedeller geri istenebilir
Bankadan kredi çekenlerin durumu fark ettikleri andan itibaren Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvuruda bulunabileceklerini vurgulayan Dinç, şunları kaydetti: "Kesilen bedeller geri istenebilir. Kanunen buna hakkımız var. Konuyla ilgili Yargıtay’ın verdiği kararlar var. Sadece yakın zamandakiler değil 10 yıl geriye dönük olarak bankadan kredi çekerken kesilen sigorta, dosya ve diğer masraflar geri alınabiliyor. Ancak çoğu vatandaşımız bu hakkını bilmiyor ve bu paralar bankaların kasasına kalıyor. Sadece sigorta değil dosya masrafı adı altında kesilen bedeller de geri istenebilir. Bu nedenle vatandaşlarımız, kredi ödemelerini tamamladıktan sonra ya da daha önce kredi çekip borcunu kapatmışsa, kendilerinden kesilen bu paraları mutlaka geri istesinler.”
"Sözleşmeyi imzalamadan önce mutlaka okuyun"
Dinç, kredi çekeceklere haklarını bilerek sözleşme yapmaları uyarısında bulunarak, şöyle devam etti: "Bankalar, önümüze karınca yazısı gibi onlarca sayfa sözleşme uzatıyor. Birçok vatandaşımız da bu maddeleri okumadan imza atıyor. Sözleşmeyi imzalamadan önce mutlaka okuyun ve aklınıza yatmayan maddeleri değiştirmelerini isteyin. Yoksa, sözleşmeyi imzaladıktan sonra değiştirme şansınız olmaz.”