Duruşmada, Küçük’ün evinde bulunan lekeli örtüde başka kişilerin DNA örneğinin bulunması ve bu örneklerin kime ait olduğunun tespiti için Jandarma ve Emniyet Kriminal’in işlem yapmadığı belirtildi. Tespit için işlem yapılmasını isteyen Küçük ailesinin avukatı Eren Keskin, Nazaryan’ı cinayet sonrasında polisler tarafından sahile götürüldüğünü belirterek, “Burada sanığa ne sorulmuştur” diye sordu. Bu soruya Nazaryan, “Beni sahile tehdit amaçlı götürdüler. Polisler bana, ‘Bize doğrusunu anlat yoksa seni denize atarız’ şeklinde tehdit ettiler.
Ben, ‘Ne söylememi istyorsunuz’ deyince polisler ‘Senin kanın tutuyor, suçunu kabul edeceksin’ dediler” şeklinde cevap verdi. Nazaryan’ın avukatı da, cinayetin örgütlü bir şekilde işlendiğini, diğer sanıkların eve kamera olmayan kapıdan girdiklerini söyledi. Avukat Cafer Gül, evdeki örtü üzerinde dört kişinin daha kan izi bulunduğunu ancak bu kan izlerinin kime ait olduğunun tespit edilmediğini söyledi. Gül, “Asıl failler dışardadır” dedi.
CİNSEL SALDIRIYA MARUZ KALDIM
Daha sonra söz alan Murat Nazaran, kaldığı cezaevinde cinsel saldırıya maruz kaldığını söyledi. Nazaryan, “Ben 28 aydan beri kaldığım koğuşta tutuklu ve hükümlülerin bu suçtan dolayı beni tehdit edip, bana cinsel saldırıda bulunmaktadırlar. Ermeni olmamda bunun payı olduğunu düşünüyorum. Ben bu konuyu hem cezavine hem de savcılığa yazdım ama dilekçem işleme konmadı” ifadelerini kullandı.
MAHKEME: DNA’NIN KİME AİT OLDUĞUNU TESPİT EDİN
Nazaryan’ın ardından duruşma savcısı görüşünü açıkladı. Savcı, örtü üzerindeki dier DNA örneklernin kime ait olduğunun tespit edilmesini istedi. Savcı ayrıca, Nazaryan’ın cezaevinde yaşadıklarına ilişkin suç duyurusunda bulunulmasını istedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti de, DNA profillerinn arşivdeki örneklerle karşılaştırılarak, meçhul şahısların kimliğinin tespitini istedi. Nazaryan’ın tutukluluk halinin devamına karar veren heyet, duruşmayı erteledi.
28 Aralık 2012’de Samatya’da Ermeni asıllı Maritsa Küçük (85), tek başına yaşadığı evinde vahşice öldürüldü. Darp edildikten sonra vücuduna aldığı bıçak darbeleriyle ölen Küçük’ün üzerindeki ziynet eşyalarının alındığı öne sürülmüştü.