Anafikir: ¨Bugünlerini boş geçirme, çok çalış ve başarılı ol.¨ mu? Yoksa, ¨Rahatına bak zaten hayat 20′lerinden sonra sillesini vuruyor mu?¨ Bu cümlenin anlamı ne olursa olsun ben kendimin ve arkadaşlarımın tecrübelerinden gördüğüm kadarıyla 20′ler gibi kişiliğinizi tam oturttuğunuz bu dönemi berbat etmenin birkaç yolu var. 10 tanesini biz sizler için sıraladık...
1. "VÜCUDUNUZA İYİ BAKMAMAK, ONU POTANSİYELİNDE KULLANMAMAK." Yaşlanmakla ilgili bir gerçek varsa o da zamanla enerjinizin azaldığı. Etrafımdaki yetişkinlerden sıkça duyduğum bir şey: ¨Artık gün içinde 10 sene önce yaptığım herşeyi yapabilmeme imkan yok.¨ 20′li yaşlarda artık nerdeyse hepimiz işe başlayıp günümüzün çoğunu oturarak geçirirken vücudumuzu ihmal edebiliyoruz. Bu hem görüntü hem de sağlık açısından pek hoş bir durum değil. Özellikle de fiziksel tembelliğe vücudu alıştırınca ileriki yaşlarda hem sağlık olarak daha kötü sonuçlar bizi bekliyor, hem de vücudu toparlaması daha zor oluyor. O yüzden ayağa kalkın ve hareket edin!
2. "SİZE ÇOK GETİRİSİ OLMAYAN ŞEYLERE ÇOK YÜKSEK PARALAR HARCAMAK." Bu sürekli kumar ve Iddia oynamaktan tutun da çok lüks eşyalara kadar harcanan parayı kapsıyor. Tabii ki de hepimiz güzel şeyler istiyoruz. Bu güzel şeyler için de para kazanmak. Ancak 20′li yaşlar aynı zamanda gelecekte parayla ilişkinizi belirleyecek olan davranışlarınızı gösteren yaşlar. Para biriktirebilmeyi ve akıllı yatırımlar yapmayı öğrenmek bir anda 40 yaşında gelen bir yetenek değil. Genç yaşlarında para harcamayı bir gelenek haline getirmemiş ve onu akıllıca kullanabilmiş insanlar ileriki yaşlarda daha akıllıca finansal kararlar alıyorlar.
3. "SİZE ZARAR VEREN BİR İLİŞKİNİN İÇİNDE BULUNMAK." Lise ve üniversite insan tanımak açısından bir deney tahtasıysa, üniversite sonrası yıllar artık sizin tez projeniz. Artık bu yaşlarda düzenli bir ilişki tutturamayacağınızı düşündüğünüz biriyle inadına ilişkide bulunmak sadece iki tarafa da zarar veren bir alışkanlık. Bu demek değil ki anlaşamadığınız kişiyle hemen ipleri koparın. Tersine, bir ilişkiyi yoluna koymak insana çok mutluluk verir. Ancak ilişkiyi yoluna koymaya çalışırken sürekli engellere takılmak bir süre sonra yorucu bir hal alabilir.
4. "EVLİ OLMADIĞINIZ SEVGİLİNİZLE AYNI EVDE YAŞAMAK." Bu özel bir azınlığın başarıyla gerçekleştirebildiği birşeyken, çoğunluk için başta ‘süper bir fikir’den, ‘hayatımın en büyük hatası’na dönüşebiliyor. Beraber yaşamak, sadece duşu ve tuvaleti paylaşmaktan, bulaşıkları kimin yıkayacağına karar vermekten ve geceleri beraber uyuyabilmekten ibaret değil. Bu süreç boyunca insanların takıntıları, garip rutinleri ve karakterlerindeki bilinmeyenler ortaya çıkıyor. Ve çoğu zaman, beraber yaşamak ilişkinin tamamına zarar verebiliyor.
5. "LİSE VE ÜNİVERSİTE DEDİKODULARININ BİR PARÇASI OLMAK." Arkadan konuşmak. Bu gayet açık, dedikodu yapanın arkasından dedikodu yapılır. Yapılmasa da bu ortaya çıkar ve sevilmeyen bir insan olursunuz. Bir de lütfen bir drama queen (dram kraliçesi) olmayın. Bu yaşlarda artık iyi ve kötü şeylerin herkesin başına gelebileceğini öğrenmiş olmanız lazım. Etrafınızdaki insanların sizin başınıza gelen herşey için size özel ilgi, iltimas ve sonsuz dert ortağı olmasını beklemeyin. Başınıza gelen olayları ağırbaşlılık ve olgunlukla karşılayın.
6. "SİZİ HAYATTAN USANDIRAN BİR İŞE İNATLA SARILMAK." Çok çalışmak ve kendine bir işe adamak tabii ki de çalışan bir insanda beğenilen özellikler. Ancak, bir yerde mutsuz bir halde çalıştığınızı düşünüyorsanız, bu işi sizin gelecekteki planlarınız için bir adım olarak gördüğünüz bir gerçek. Unutmayın ki 20′li yaşlar evlilik ve çoluk çocuğa karışmadan önce iş hayatında deneme-yanılma yapabileceğiniz iyi yaşlar. Ancak çoğu insan bunu unutuyor. Anafikir şu değil: Mutsuz olduğunuz işinizi hemen bırakın! Ancak mutlu yapacağınız işinizi geliştirmenin ve hayata geçirmenin yollarını arayın, bu konuda efor sarfedin.
7. "İSTEK VE BEKLENTİLERİ BELİRSİZ, ÇANTADA KEKLİK BİR TİP OLMAK." Günümüzde insanların sizi kullanmaya çalışmadan onlara karşı iyi niyetli ve nazik olunması zor. İnsanlar sizin herşeye ¨Evet.¨ dediğinizi farkettiği anda bunu kullanmaya başlayacaklarını bilin. Tavsiyem, ters, sürekli olumsuz bir tip olun değil. Ancak insanlar sizin limitlerinizi ve mesafenizi bilsinler. İstemediğiniz bir teklifte bulunan birine ¨Hayır.¨ demeyi en iyi bu yaşlarda öğrenirsiniz.
8. "SEVİMSİZ VE GICIK BİRİ OLARAK BİLİNMEKTEN GURUR DUYMAK." Evet, belki lisede herşeye burnunu kıvıran bir tip olmanız arkadaş çevreleri arasında sükse yaptı. Belki bir nebze de üniversitede. Ancak bu rolü oynamaya devam etmeniz sadece sizi az sevilen ve istenen biri yapacaktır. Herkesin zayıf noktaları var, dolayısıyla sanki hiçbir şey size koymayacak havalarında olmanız sizi daha az gerçek bir insan yapar. Bilin ki bu rolü inatla oynamanız sonunda size yalnızlık geri dönecektir.
9. "SÜREKLİ BİRİLERİNDEN/BİR ŞEYLERDEN GÜCENMEK, KÜS KALMAK." Seneler önce ayrıldığınız sevgilinize veya ipleri kopardığınız arkadaşınıza kızgın mısınız? Yapmayın. Dünyanız bu küçük hesaplaşmalardan ibaret olmasın. Tabii ki yeni bir olay karşısında kızgın veya küskün olabilirsiniz. Ama üstünden seneler geçmişse kızgınlığınız sadece size zarar verecektir.
10. "KENDİNİZİ ZOR SEVİLİR VE SEVER BİRİ YAPMAK."
Bu bahsettiğim gıcık bir tip olmak değil. Bazılarımız bunu iç hayatının çok karşmaşık olduğuna dair bir izlenim vererek veya dışarı çok kapalı olarak yapıyor. Hepimiz kendi dertlerimizi ve iç dünyamızın karmaşıklığını felakete sebep olabilme potansiyelinde görüyoruz. Ancak doğru yaklaşım bunları çözebilme kapasitemizin olduğuna ve gerçekten sevdiğimiz birinden bunları çözmek için güç alabileceğimize inanmak.