Aile, çocuklarına uygun böbrek bulmak için Sağlık Bakanlığı Organ ve Doku Nakli Ulusal Koordinasyon Merkezi’ne başvurdu, ancak üç kardeşe uygun böbrek bulunamadı. 6 çocuklu ailenin tek oğlu olan Emre (22), 2012’de diyalize bağlandığı sırada komaya girince anne Sultan Yiğit (40) doktorlara “Oğlum öleceğine benim canımı alın” diye böbreğini bağışladı.
Annesinin böbreğiyle ikinci kez hayata tutunan Emre, uzun bir ilaç tedavisi ve kontrolün ardından sağlığına kavuştu. Geçtiğimiz yıl ölümle burun buruna gelen Medine (18) de ninesi Sabiha Yaman’ın (63) böbreğiyle hayat buldu.
15 yaşındaki Zeynep’e de baba Hacı Yiğit (46) böbreğini bağışladı ve Zeynep geçtiğimiz hafta Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleştirilen operasyonla ikinci hayatına “Merhaba” dedi. Ailenin en küçük fertleri Havva (11), Melike (6) ve Asmin (3) ise böbrek yetmezliğine yakalanma riskine karşı 3 ayda 1 kontrolden geçiriliyor.
‘ANNEMİN AYAKLARINI ÖPÜP YIKADIM’
Annesinin verdiği böbrekle hayata tutunan Emre Yiğit (22), görme kaybı nedeniyle askerlikten muaf tutuldu. Ölümden döndüğünü söyleyen Yiğit, “Aile fertlerine kıyamadığım için kimseden organ bağışı istemedim. Ben komaya girince annem gönüllü olarak vermiş. İyileştikten sonra ilk olarak annemin ayaklarını yıkayıp öptüm.
Ona karşı daha saygılı olmaya başladım” dedi. Anne Sultan ise, kız ve erkek ayrımı yapadan böbreğini paylaştığını söylüyor. “Emre’nin sağlık durumu çok kötü olduğundan ona verdim” diyen anne, “Şimdi böbrekleri ortak kullanıyoruz.
Oğlumun iyileşmesine katkı sunduğum için sanki bana cennet kapısı açılmış kadar mutluyum. Herkesin bağış yapmasını istiyorum” diyor. 5 yıl diyalize bağlı yaşam sürdüren Medine (18), “Yıllarca böbrek bekledim ancak sıra gelmedi, tam öleceğimi kabullendiğim bir süreçte ninem bağışçı olarak çıktı. Bu benim için büyük bir sürpriz oldu” dedi.
Ona karşı daha saygılı olmaya başladım” dedi. Anne Sultan ise, kız ve erkek ayrımı yapadan böbreğini paylaştığını söylüyor. “Emre’nin sağlık durumu çok kötü olduğundan ona verdim” diyen anne, “Şimdi böbrekleri ortak kullanıyoruz.
Oğlumun iyileşmesine katkı sunduğum için sanki bana cennet kapısı açılmış kadar mutluyum. Herkesin bağış yapmasını istiyorum” diyor. 5 yıl diyalize bağlı yaşam sürdüren Medine (18), “Yıllarca böbrek bekledim ancak sıra gelmedi, tam öleceğimi kabullendiğim bir süreçte ninem bağışçı olarak çıktı. Bu benim için büyük bir sürpriz oldu” dedi.
‘YARIM İNSAN OLDUK’
Kızı Zeynep’e böbreğini bağışlayan baba Hacı Yiğit, organ bağışçılarının artması gerektiğini belirterek, “Canlı donör olmak istemezdik. Keşke beyin ölümü gerçekleşen kişilerden böbrek bulsaydık. Çocuklarımızı kurtardık ama biz de yarım insan olduk.
Organlar mezarda çürüyeceğine insanda yaşasın. Ben kızımı kurtardığım için çok mutluyum. Acı çektiğinde yüreğime ateş düşüyordu. Şimdi yüzünün güldüğünü görünce dünyalar benim oluyor” dedi. Geçtiğimiz hafta babasının verdiği böbrekle hayata bağlanan 8. sınıf öğrencisi Zeynep de çok mutlu.
Yiğit kardeşlerin böbrek naklini gerçekleştiren uzman ekibin başında bulunan Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Klinik Sorumlusu Opr. Dr. Nurettin Ay, ailenin sağlık durumlarının iyi olduğunu belirterek, “3 kardeşin de böbrek yetmezliğine yakalanmasını kalıtsal olarak düşünüyoruz” dedi.
Organlar mezarda çürüyeceğine insanda yaşasın. Ben kızımı kurtardığım için çok mutluyum. Acı çektiğinde yüreğime ateş düşüyordu. Şimdi yüzünün güldüğünü görünce dünyalar benim oluyor” dedi. Geçtiğimiz hafta babasının verdiği böbrekle hayata bağlanan 8. sınıf öğrencisi Zeynep de çok mutlu.
Yiğit kardeşlerin böbrek naklini gerçekleştiren uzman ekibin başında bulunan Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Klinik Sorumlusu Opr. Dr. Nurettin Ay, ailenin sağlık durumlarının iyi olduğunu belirterek, “3 kardeşin de böbrek yetmezliğine yakalanmasını kalıtsal olarak düşünüyoruz” dedi.