Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağının eksi 540 kodunda taşeron olarak galeri açma işi yapan firmanın 30 çalışanının yaşamını yitirdiği grizu patlamasının 3. yılında, anneler oğullarını ve eşler hayat arkadaşlarını kaybetmenin, çocuklar ise babasız kalmanın hüznüyle yaşamlarını sürdürüyor.
Aileler, 3 yıldır olaya ilişkin davanın sonuçlanmasını bekliyor.
Patlamada 26 yaşında hayatını kaybeden Ekrem Akkaya'ın eşi Yeter Akkaya (29), ailesinin izin vermemesi nedeniyle 4 Ocak 2010'da kaçarak evlendiği eşini 4,5 ay sonra maden kazasında kaybettiğini söyledi.
Eşinin, evlenmelerinden 16 gün sonra maden ocağında işe başladığın anlatan Akkaya, "Eşim sürekli kömür ocağında kazalar yaşandığından bahsediyordu. Bizim de başımıza böyle bir acı geldi. Haberi aldığımda 1,5 aylık hamileydim. O günden itibaren hayat benim için çok zor oldu" dedi.
Akkaya, en üzüntülü dönemde dünyaya getirdiği, "Ecrin" adını verdiği kızının kendisine yaşama gücü kazandırdığını vurgulayarak, "Tek başına çocuk büyütmek çok zor. Misafirliğe gittiğimizde kızım diğer çocukları görünce 'anne onların babası var, benim niye yok' diye soruyor. Bu acıyı her zaman yaşıyoruz. Yaşadıklarımız hiç aklımızdan çıkmıyor" diye konuştu.
Olayla ilgili her duruşmaya katıldığında hüznünün katlandığını ifade eden Akkaya, adalete güvendiklerini, hukuki sürecin sonunda sorumluların gerekli cezayı alacaklarına inandıklarını belirtti.
Grizu faciası “minik yürekleri“ yetim bıraktı
Grizu faciası “minik yürekleri“ yetim bıraktı
Piramit Haber Piramit Haber
Yaşam
Zonguldak'ta 17 Mayıs 2010'daki grizu patlamasında hayatını kaybeden madencilerin eşleri, evlatlarını yetim büyütmenin acısını yaşıyor..
Paylaş: