Karabağlar'da 2011 yılının Temmuz ayında meydana gelen olayda, eğlence yerlerine yönelik uygulama sonrasında, üzerinde kimliği bulunmadığı gerekçesiyle karakola götürülen Fevziye Cengiz, burada iki polis memurunca dövüldü. Dayak anlarının güvenlik kameralarınca kaydedilmesinin ardından soruşturma ve suç vasfı değişikliği süreçlerinin ardından polis memurları H.Y. ve B.Y., 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde işkence suçlamasıyla yargılanmaya başlandı.
Karar aşamasına gelen davada mütalaasını veren savcı Göksel Er, işkenceyle suçlanan 3 polis memurundan H.Y. ve B.S.'ye, 1.5 aydan 1 yıl 1 aya kadar hapis cezası istedi. Fevziye Cengiz dövüldüğü sırada perdeleri kapatan polis memuru N.A. için de, 3 aydan 9 aya kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Buna karşılık Fevziye Cengiz hakkında ise, polislere hakaret ettiği ve direndiği gerekçesiyle 2 yıl 1 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.
Savcı, Polis Merkezi’nde iki polis tarafından yere yatırılıp kelepçelendikten sonra dakikalarca dövülen Cengiz’in 'gözaltına alınırken hakaret ettiği, tırmaladığı ve ittiğini' ileri sürdü. Savcı Er, görüntülere yansıyan dayağı işkence saymama gerekçesini ise, "Sanık polislerin işkence kastı ile değil, kendilerine hakaret edilmesinden duydukları kızgınlıkla bu suçu işlemişlerdir" sözleriyle açıkladı.
AVUKATI TEPKİ GÖSTERDİ
Cumhuriyet Savcısının mütalaasına tepki gösteren Fevziye Cengiz'in avukatı Hanefi Yıldırım, "Bu tüm Türkiye'nin izlediği, artık kafasına kazınan 5 dakikalık bir işkencedir. 18 yaşından küçüklerin izlememesi gereken görüntülerdi. Şimdi bu görüntüler için savcı kalkmış 'işkence değildi' diyor. Eğer bu işkence değilse nedir? Burada insanlarla dalga geçiliyor. İşkence adeta ödüllendiriliyor. Ama biz gerekli savunmalarımızı hazarlayıp ona göre son duruşmaya çıkacağız. İstenen bu cezalar kabul edilemez. Kaldı ki Yargıtay'ın da işkence konusunda önemli kararları var" dedi.