Çankırı'daki Hititler döneminden kalma Kaya Tuzu Mağarası astım, bronşit ve nefes darlığının tedavisi için hem rehabilitasyon merkezine dönüştürülecek hem de turizme açılacak.
Mağaranın turizme açılıp, rehabilitasyon merkezi olması için valilik tarafından başlatılan çalışma sonuç verdi. Aktif şekilde tuz çıkarılan mağarayı işleten firma ile İl Özel İdaresi arasında, bazı bölümlerin rehabilitasyon merkezi olarak kullanılabilmesi ve turizme açılabilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Özel İdare, önderliğinde Çankırı Tuz Mağarası Yürütme Kurulu oluşturuldu. Bundan sonra mağarayla ilgili çalışmaları bu Kurul yürütecek.
Çankırı Valisi Vahdettin Özcan, yaptığı açıklamada Tuz Mağarası'nı sağlık turizmine kazandırmak için başlattıkları çalışmada sona yaklaştıklarını kaydetti.
Çankırı merkeze yaklaşık 25 kilometre uzaklıktaki mağaranın 5 bin yıllık Hitit Mağarası olduğunu dile getiren Özcan, ''Bu mağarada Hititlerden beri tuz üretilmektedir. Daha önce TEKEL tarafından işletilen bu mağara uzun zamandır özel bir şirket tarafından işletiliyor. Burada günde 500 ton civarında kaya tuzu üretiliyor'' diye konuştu.
''Tuzun insan sağlığına birçok faydası var''
Tuzun astım, bronşit, nefes darlığı gibi üst solunum yolu hastalıklarına iyi gelmesi nedeniyle mağaranın bir bölümünü rehabilitasyon merkezi yapacaklarını kaydeden Özcan, ''Tuz mağarasında periyodik olarak bulunduğunuz zaman astım, bronşit ve nefes darlığı gibi bir takım rahatsızlıklara iyi geldiği ifade ediliyor. Bu konuda tıbbi yazılmış makaleler var'' diye konuştu.
Şu anda tuz çıkartılan mağaranın bir bölümünü özel idareye tahsis ettiklerini ifade eden Özcan, şöyle devam etti:
''Daha önce kaya tuzu işleten bir firmaya kiraya verilen mağara, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bünyesinde maden çıkartılan bir yer olarak kullanılmakta. Burayı işleten firmayla görüşerek, mağaranın bazı bölümlerinin rehabilitasyon merkezi olarak kullanılabilmesi ve turizme açılabilmesi için Özel İdareye tahsis edilmesi noktasında anlaşmaya vardık. Özel idare önderliğinde Çankırı Tuz Mağarası Yürütme Kurulu oluşturduk. Bu kurulda Belediyemiz, Üniversitemiz yer alıyor. İnsanların tedavi olabilmesi için mağaranın bir bölümü rehabilitasyon merkezi olarak dizayn edilecek. İnsanlar buraya gelip burada tedavi olabilecek''
''Mağarayı dünya tanıyacak''
Tuz Mağarası'nın dünyada tanınması için çalıştıklarını söyleyen Özcan, şu ifadeleri kullandı:
''Kaya Tuzu Mağarası, üstü branda örtülü bir değer. Ama maalesef biz bunu açamamışız. Şimdi bu brandayı kaldırıyoruz. Brandayı kaldırdığımızda tuz mağarası Türkiye ve dünyaya açılacak. Dünyadaki örneklerini Romanya'ya, Nahçıvan'a giderek gördük. Tuz Mağaramızı buralarda olduğu gibi turizme açacağız. Tuz Mağaramız işlenmemiş bir değer. En son Nahçıvan örneği ile karşılaştırırsak. Orada da yapılan güzel şeyler var. Ama biz bunların fevkinde şeyler yapabiliriz. Bizim mağaramızın diğerlerine göre avantajı, galeri boşluklarımızın büyüklüğü ve yüksekliği. Böyle bir mekanı insanların kullanımına sunacağız. Mağaramızı dünya tanıyacak.''
''Tuz odalarımız da hizmette''
Rehabilite olmak için Tuz Mağarası'na gelemeyen vatandaşlar için de alternatif tuz odaları oluşturduklarını belirten Özcan, ''Buraya ulaşamayan vatandaşlarımızın yararlanabilmesi için Çankırı'nın çeşitli cazibe merkezlerinde tuz odaları üretiyoruz. Çankırı merkezde bulunan Buğdaypazarı Medresemizde bir tuz odamız bulunuyor. Bir şirketimizde E-80 Karayolu üzerinde bulunan dinlenme tesisine tuz odası kurdu. Ankara yolunda bulunan bir tesisimizde tuz odası oluşturmak için çalışma başlattı'' diye konuştu.
''Örneklerine göre daha güzel ve kullanışlı''
Çankırı Tuz Mağarası Yürütme Kurulu Komisyon Başkanı Nail Altıparmak ise Tuz Mağarası'nın rehabilite merkezine dönüşmesi için Özel idare, Belediye ve Üniversite olarak kurul oluşturduklarını kaydederek, ''Dünyadaki tuz mağarası örneklerini görmek için Romanya'ya, Polonya'ya, Nahçıvan'a geziler düzenledik. Gördük ki bizim mağaramızın yapısı, buralardan çok daha güzel ve daha kullanışlı'' diye konuştu.
Mağaranın devasa galerilere sahip olduğunu hatırlatan Altıparmak, ''Mağaradaki kaya kütlelerinin ve kullanım alanı olarak galerilerin büyük olması çok iyi. Mağaranın işletmecisiyle yaklaşık 3 bin metre karelik bir alanın kullanım hakkı noktasında anlaştık. Bu alanı düzenleyip, rehabilitasyon merkezi ve turizm amaçlı kullanılması için çalışacağız. İnsanlar buraya geldiğinde mağara içerisinde rahatça zaman geçirerek, rehabilite olabilecekler'' şeklinde konuştu.