Kulak Şekilleri
Kulak şekilleri, fizyognomi olarak adlandırılan vücut okuma sanatı ile kişilik analizi yapılabilmektedir. Kulak şekilleri hariç yüz şekilleri, vücut veya çene yapıları, benler, baş görüntüsü ve kafatası yapısı, burun veya dudak şekli, cilt yapısı, saç şekli ve rengi vb. kişilik analizine yardımcı olmaktadır. Kulaklar, kendi halinde yani göze çarpmadıkları sürece yüzden karakter okumak isteyenlerin ilgisini pek çekmez. Fakat dikkat çektiği anda önem arz etmektedir. Kulak şekilleri çok farklılık göstermektedir. Bu yüzden kişilikle ilgili birçok yorumla karşılaşılabilir.
Doğduğumuzda kulaklarımız tamamen oluşur. Tanımlama görevini üstlenir, biz büyüdükçe değişmezler. Böylece kulaklarımız parmak izi gibi düşünülebilir.
Bir araştırmaya göre kulak memesinin bağlı olduğu nokta, çekingen veya baskın genin ortaya çıkmasını sağlar.
Eğer çapraz kulak kırışıklığınız varsa, muhtemelen koroner arter hastalığı geçirmiş olabilirsiniz.
Eğer kulaklarınız çok soluk renkteyse, yeterli seviyede vitamin ve kalsiyum aldığınızdan emin olmalısınız.
Kulaklarınız kırmızıysa, böbrek sorununuz olabilir.
Eğer kulaklarınızda derin kırmızılıklar mevcutsa, bu hafıza kaybının, sürekli baş dönmesinin veya beyin problemlerinin bir göstergesi olabilir. Kulak kıkırdağının iltihaplanması, tekrarlayan polikondrit adı verilen hastalığın bir belirtisidir.
Kulak refleksolojisi, stres ve ağrıdan kurtulmak için el ve ayak refleksolojisi kadar etkilidir.
İskelet sistemiyle bağlantılı olan 200'den fazla akupuntur noktasına baskı uygulayarak, çeşitli sağlık problemlerinizi çözebilirsiniz. Çoğu kulak çizelgesi, fetal pozisyonda doğmamış bir çocuğu tasvir eder.
Siz de bu noktaları hafifçe sıkarsanız, küçük ağrılardan kurtulabilirsiniz. 1. Sırt ve omuzlar
2. Organlar
3. Eklemler
4. Burun sinüsleri ve boğaz
5. Sindirim
6. Baş ve kalp
KULAKTAKİ KÜÇÜK DELİK NE ANLAMA GELİYOR?
Nüfusun küçük bir kesimi "preauriküler sinüs" ile yani dış kulakta bulunan küçük bir delikle doğar.
Bu küçük delik, dış kulağın herhangi bir yerinde olabilir.
Ancak genellikle yüz ile kulak kıkırdağının buluştuğu yerde görülür.
Business Insider'de yer alan habere göre; Teknik olarak doğumsal bir kusur olan bu minik delik, ilk kez Van Heusinger tarafından 1864 yılında belgelere dayandırıldı.
Evrimsel biyolog Neil Shubin'e göre; bu delikler, balık yüzgeçlerinin bizdeki evrimsel kalıntısı olabilir.
Genellikle "preauriküler sinüs"e sahip olmak önemsenecek bir şey değil.
Bununla birlikte delikte enfeksiyon ya da kist benzeri bir şey olursa tedavi gerekli olabilir.
Avrupa'da ve Amerika'da "preauriküler sinüs" ile doğan kişiler, nüfusun yüzde 1 ila yüzde 9'unu oluşturuyor.
Tayvan'da bu oran yüzde 2,5 iken, bazı Afrika bölgelerinde ise yüzde 10. Çoğu kez bu küçük delik nesilden nesile geçer.
"Preauriküler sinüs" sadece bir kulakta meydana gelebileceği gibi iki kulakta da olabilir. Bununla beraber araştırmacılar, genellikle bu deliğin sağ kulakta görüldüğünü söylüyor.