ASKER ARKADAŞI KİTAPLAŞTIRDI: Kitabın arka sayfasındaki ifadeler ise çok ilginç.Bu kitapta anlatılanların hepsi gerçektir ve roman´ın esrarengiz kahramanı hala hayattadır. Mektupları uzatıyorum. O hiç okumadan, tek tek elden geçiriyor mektupları. Toplam on üç mektup. Mektuplardan hiçbiri aynı kâğıda yazılmış değil, yani biri sigara kâğıdına, bir diğeri dosya, başka biri asker defterinden koparılmış sayfa, teksir kâğıdından koparılmış bir parça. İstanbul´u, gemiyi, evi, barkı her şeyi unuttuk. Öylece mektuplara bakıyoruz. O sormuyor, ben de anlatmıyorum. Suskunluk büyüyor, o mektuplara dalıyor, ben kubbeleri seyrediyorum, sol tarafıma kız kulesi düştü şimdi. Aziz, elindeki mektupları bana uzattı ve kendi kendine söylendi. 'Bey oğlu bey, köle oğlu köle olmak rızasındadır' Bu adam kim Bu adam bir 'Kam', bir 'Bilici' Azizciğim!!! Servet Somuncuoğlu’nun bilici dediği Muzaffer Sarısülük, Gallemit adını kendisinin koyduğunu söylüyor. Kitabın elinde tek olduğunu ve kaybetmek istemediğini de söylüyor. Mutlaka geri getireceğimizi söylüyor ve ısrar ediyoruz. Yayınevinin adresini ve telefonunu kaydettikten sonra veriyor. Eğer kitabın başına bir şey gelirse yeniden istemek için adresi ve telefonu aldığını söylemeyi de unutmuyor.