Suriye’de beş yıldır süren iç savaştan kaçan 5 milyon Suriyeli’nin yarısından fazlası Türkiye’de bulunuyor. Resmi rakamlara göre, Türkiye’de 2,7 milyon Suriyeli yaşıyor. Bu rakamın yaklaşık %10’u AFAD kamplarında hayatlarını sürdürüyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, pazar günü Suriyeli mültecilere vatandaşlık verilebileceğini söylemesi bir anda bu meseleyi gündeme taşıdı. Türkiye’nin nüfusunun arttırması gerektiğini uzun zamandır dile getiren Cumhurbaşkanı İstanbul’da kıldığı bayram namazı sonrası gazetecilerin soruları üzerine bu konudaki kanaatini yineledi.
Erdoğan, “Bu insanların içerisinde kalifikasyonu yüksek çok insanlar var. Ve bu insanları biz ülkemizde değerlendirme imkanına sahibiz. Bu insanlardan hem biz istifade ederiz, hem de onların insani olmayan koşullarda yaşamasını ortadan kaldırmış oluruz. Bu halkla bu şekilde bir adımı atmak, ülkemizin bana göre kalifikasyon noktasındaki gücünü, bu tür insanları, bu tür çadır kentlerde veyahut konteynırlarda, ilkel yerlerde onlara ev sahipliği yapmayı, bunu doğru bulmadık” dedi.
Türkiye'nin kalifiye Suriyelilerden istifade edebileceğini söyleyen Erdoğan, konuyla ilgili şunları söyledi:
"Bir defa bu noktada her şeyden önce şu anda Suriyeli mültecileri kamplarda ağırlamak veyahut da bunları değişik vilayetlerimizden insani olmayan birçok şartlarda ağırlamaktan öte bu insanların içerisinde kalifikasyonu çok yüksek insanlar var. Ve bu insanları biz ülkemizde değerlendirmek imkanına sahibiz. Üstelik ortak değerlerimiz noktasında olan bu insanlardan hem istifade ederiz hem de onların insani olmayan koşullarda yaşamasını ortadan kaldırırız.
Bu nedenle daha önceden ifade ettiğim gibi biz veren eliz. Alan el değiliz. Bu milletle, bu halkla bu şekilde adım atmak ülkemizin bana göre kalifikasyon gücünü daha da artıracağı gibi bu tür insanları çadır kamplarda ilkel yerlerde ev sahipliği yapmayı doğru bulmadık. Böyle bir adımın atılması için de her türlü tedbiri alarak adım atılmasını uygun buluyoruz. Batılı ülkeler bu tür insanlara kapılarını açıyor. Ama sayılar çok düşük. Biz kapıları açmayınca onlar oralara gitmek durumunda kalıyor. Biz bunları dikkatli bir şekilde, bunların bilgilerinden, insan olarak güçlerinden istifade edeceğiz."
Erdoğan: ‘Kalifiye Suriyeliler’e Batı ülkeleri kapılarını açıyor’
Hükümetle Suriyeli mültecilere vatandaşlık verilmesini birçok kez değerlendirdiklerini belirten Erdoğan’ın sözlerine bakılırsa vatandaşlığa alınırken özellikle iyi eğitimli Suriyelilere öncelik verilecek.
“Dikkat ediyorum, bunların içinde kalifiye olan birçok insana Batı ülkeleri kapılarını açıyor, ama sayılar tabi çok düşük. Biz tabi kapıları açmayınca bunlar oralara gitmek durumunda kalıyor. Ama biz bunu çok daha dikkatli bir şekilde; hatta belli illerimizde, organize sanayi bölgelerinde olsun, biz bunu çok daha dikkatli bir şekilde, oluşan yerlerde bunların bilgilerinden, bunların insan olarak gücünden, hem biz istifade edeceğiz, hem de onlar bu tür sıkıntılı yaşam koşullarından kurtulmuş olacaklar diye düşünüyorum.”
Erdoğan Haliç Kongre Merkezi'nde yapılan 'İstanbul Bayramlaşıyor' etkinliğinde yaptığı konuşmada da "Bunların içinde kaliteli, kalifiye insanlar var. Biz almayalım da İngiltere'ye Kanada'ya mı gitsinler" dedi.
Yeni Şafak: ‘250 bin Suriyeli’ye vatandaşlık verileceği tahmin ediliyor’
Yeni Şafak gazetesi de “doktorlar, mühendisler, akademisyenler gibi Türkiye’ye beyin gücü katkısı yapabilecek olanların vatandaşlık başvurusu yapması teşvik edilecek. Vatandaşlık verilecek sayısı en fazla olan grup ise kimsesiz kalan Suriyeli yetim ve öksüzler” yazdı.
“Vatandaşlık verilecek Suriyeli sayısının toplam rakamın yaklaşık 250 bin civarında olacağı tahmin ediliyor” diyen gazeteye göre, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nda görüşülen yasa tasarısına bayramdan sonra son şekli verilecek.
İktidar kanadındaki isteğe rağmen Meclis’te grubu bulunan tüm siyasi partiler apar topar gündeme getirilen Suriyelilere vatandaşlık verilmesine soğuk bakıyor.
HDP’li Bilgen: ‘Demografik planlama yapılıyor’
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin ilk yapması gereken şeyin Suriyeli sığınmacıları mülteci olarak tanımak olduğunu söyledi.
Bilgen, “Yakın tarihte Cumhurbaşkanı Erdoğan aydınları, akademisyenleri vatandaşlıktan çıkarmakla tehdit ediyordu bu sefer de vatandaşlık bahşediyor. Türkiye, önce mülteci haklarını tanımak ve hayata geçirmek zorundadır. Burada yapılmak istenen demografik planlamadır. Aleviler’in yaşadığı bölgelere Sünni Kürtler’in yaşadığı yerlere Arap yerleştirmek, onları hedef haline getirmek ve mağdur haline getirmek anlamına gelebilir. Mülteciler çift taraflı olarak araçsallaştırmak isteniyor” dedi.
‘İstenen hazır kıta seçmen yaratmak’
Türkiye’de Suriyeli mültecilerin yaşadığı üç kampı ziyaret ettiğini söyleyen HDP Kars milletvekili, mültecilerin kamplardaki mevcut durumdan şikayetçi olduklarını belirtti.
“Bu durumun daha fazla sürdürülemeyeceği kesin. Kamplarda yaşamak istemiyor. En büyük talepleri kalıcı konut. Konuştuğumda büyük oranda ülkelerine dönebilmeyi arzu ettiklerini de gördüm. Bu nedenle asıl yapılması gereken onların geri dönüş koşullarını oluşturmaktır. Suriyelileri ucuz iş gücü olarak görmek meseleleri çözmez. İstenen şey açıktır referandum ve seçimlerde hazır kıta bir seçmen grubu yaratmak”
Bahçeli: ‘Cumhurbaşkanı yanlış olduğunu kabul etmeli’
Bugün partisinin kurucusu Alparslan Türkeş’in mezarını ziyaretinden sonra bu konuyu değerlendiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise Erdoğan’ın sözlerinin yanlış olduğunu söyledi.
Bahçeli, “Komşu ülkelerde çok acımasızca yaşanan bir hayat var. Katliamlar oluyor, ölümler oluyor, sürgünler oluyor. Türkiye büyük bir ülkedir. Komşulardan gelebilecek olan bu tür taleplere karşı kapısını açmıştır, ekmeğini paylaşmıştır. Sağlıktan eğitime kadar birçok hizmeti de sunmuştur. Bunlar Türk milletine yakışır davranışlardır. Bunun yerine getirilmesine millet olarak destek verilir; fakat gelecekte hangi amaca yönelik olacağı üzerinde tartışmalar yapılan bir konuda, ‘Bunları vatandaşlığa alabiliriz’ dediğiniz vakit, o zaman vatandaşlık kavramı çok farklı algılanmaya başlar. O bakımdan Sayın Cumhurbaşkanı belki bunları kucaklamak açısından böyle bir ifade kullanmış olabilir; fakat yanlış olduğunu da kabul etmek durumunda olmalıdır" dedi.
Kılıçdaroğlu: ‘Suriyelilerin oy potansiyeli üzerinden rejim değiştirilmek isteniyor’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’e verdiği röportajda yabancıların oy potansiyeli üzerinden Türkiye rejim değiştirilmek istendiğini iddia etti.
Kılıçdaroğlu, “Bunun adı vatana ihanettir. Kendi ülkesinin vatandaşlarıyla değil, yabancıları vatandaşlığa alıp onların desteğiyle rejim değiştirilmek istenmesinin Türkiye'ye ihanetten başka bir izahı olamaz. Erdoğan, kendisi ve ailesinin geleceğini güvenceye alabilmek için Türkiye'yi ateşe atmaktan korkmuyor” dedi.
'Bu kişiler yarın başka ülkelerde terör eylemlerine karışırsa ülkenin haline olacak?'
Cumhurbaşkanı’nın Batı’da kaybettiği meşruiyeti Suriyeliler’e vatandaşlık vererek geri kazanmak istediğini savunan CHP lideri, böyle bir uygulamanın hem Türkiye’yi teröre daha açık hale getireceğini hem de sosyal dokuyu daha da bozacağını öne sürdü:
“Türkiye'ye sığınan Suriyeliler arasında azılı birçok terör örgütünün üyesi vardır. Suriyeliler toplu geldikleri ve Türkiye'nin her tarafına dağıldıkları için kimin ne yaptığı belli değil. Bu kişiler yarın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak başka ülkelerde terör eylemlerine karışırlarsa ülkenin hali ne olacak? Bunlar da düşünülmüş değil. Bu kadar Suriyeliyi vatandaşlığa aldığımızda sosyal dokumuz da bozulacak. AKP hükümetleri 14 yılda Türkiye'yi zaten kamplara böldü, gerilimli bir toplum haline getirdi.”
Neticede halk beraber yaşayacak Türk Milleti karar versin.
Türk Milletinin kararına saygılıyız. Herkes saygı duysun.