Demirtaş'tan olay sözler!

İktidarın 'PYD PKK uzantısıdır' söylemine değinen Demirtaş, hedefindeki AK Parti'ye ağır ithamlarla yüklendi: "Sizden ala terör uzantısı mı var? IŞİD'in uzantısı sizsiniz işte. AKP, IŞİD'in siyasi uzantısıdır net."

Ankara'da 29 kişinin öldüğü bombalı saldırı sonrası Meclis'te hazırlanan teröre karşı ortak bildiriye imza atmadıkları için gelen eleştirilere Demirtaş, "Biz niye MHP'nin hazırladığı belgeye imza atıyormuşuz. Mecbur muyuz?" diye yanıt verdi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısındaki konuşmasına 21 Şubat Dünya Anadil Günü olması nedeniyle Kürtçe 'Ana dilim kimliğimdir, ana dilim onurumdur' diyerek başladı. 

Demirtaş, Türkiye'de 40'a yakın dil konuşulduğunu Kürtçe'nin en fazla konuşulan ikinci dil olmasına rağmen 'x' dili olarak tanımlandığını belirtti. Sur ve Cizre'nin bombalanarak Kürt sorununun çözülmeye çalışıldığını kaydeden Demirtaş, operasyonlara ilişkin şunları söyledi:

"Şu anda binlerce özel harekatçısıyla, askeriyle, deniz, hava subayıyla neyi çözmeye çalışıyorsun orada çok merak ediyorum? Siz Cizre'de sokağa çıkma yasağını kaldırdığınızda Kürt sorunu çözülmüş mü olacak? Geride bıraktığınız tabloya bakan Cizreli Kürt gençleri ne düşünecek? Sayın Davutoğlu kalın kalın kitaplar yazmışsın ya cevabı vardır senin o analizlerinde.

Kürt genci ne düşünecek? 'Oh ne iyi yapmışsınız' mı diyecek yoksa dağın yolunu mu tutacak? Cevabını sen ver neyi başarmış olacaksın? Silopi'de 27 gün sokağa çıkma yasağından sonra 500 genç dağa çıktı. Tek bir genç HDP'ye katılmadı çünkü umudu parlamentoda görmedi demek ki. Orada Kürt sorununu çözdüğünü zannedenler başınıza çok büyük işler açıyorsunuz farkında değilsiniz."

Ankara'da meydana gelen patlamann nedeni olarak AK Partiyi gösteren Demirtaş şöyle konuştu:  "Bombalar şu bu tarafından patlatışmış olabilir ama bu savaş politikalarını hayata geçiren AKP'dir. Erdoğan ve Davutoğlu'nun ekibidir. Bunlara hiçbir soru sormayacak mıyız?.

Eleştirmeyecek miyiz? Hepimiz savaş cephesinde toplanıp AKP etrafında milliyetçi tantanaları mı dinleyeceğiz? Sur'da 200'den fazla insan var şu anda. Günlerdir temaslarda bulunuyoruz oradakilerin çıkmasını istiyoruz. Aralarında bebek, kadın ve çocuklar var. Cizre'dekiler de sağ ve canlıyken seslerini dinlettik. Cenazeleri yaktılar ya. 120 cenaze tanınmayacak halde. 6 ile dağıtılmış cenazeler. Anne baba 6 şehri geziyor."

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun HDP'nin teröre karşı hazırlanan ortak deklarasyona imza atmadıkları gerekçesiyle söylediklerini eleştirerek konuşmasına şöyle devam etti: "Biz hangi askeri ve polisi, onun taziyesi üzerinden duyguları sömürdük? Hepsi bizim acımızdır dedik ailelerin acısını paylaştık. Mesele polis ve Kürt gençleri arasında değil sizin siyasi anlaşınız ve Kürtler arasındadır. Bütün acıları sahiplendik ve ortaklaşalım dedik. Siz kadınların çıplak bedenini teşhir ettiniz. Panzerin arkasına takıp cenaze sürüklediniz.

Hangi acıdan ortaklaşa söz ediyorsunuz. Bildirinin içine Suruç, Sultanahmet'i yazalım hepsine karşı çıkalım dedik imzalamadılar. Bizi parlamentoda bir ara fulü gören bir parti vardı ya sağımızdaydılar solumuza geçtiler; hani bizimle hiçbir şey yapmazdınız. Biz sizinle niye aynı belgeye imza atıyormuşuz? MHP'nin imzaladığı belgeye niye imza atıyormuşuz mecbur muyuz? Savaş yanlıları ırkçı faşizan duygularla hazırlanan metinlere imza atacakmışız, mecbur muyuz? Biz tavrımızı HDP olarak ortaya koyduk ve devam ederiz. Savaş tezkerelerine ve politikalarına destek veren sizlersiniz. 3 parti savaş tezkeresine destek vermiştir. HDP barıştan yanadır.”

Ankara'daki patlamanın PYD-YPG'nin yapıldığı yönündeki açıklamaları eleştiren Demirtaş'ın hedefinde AK Parti vardı: "Bu nasıl Kürt düşmanlığıdır ki memleketin bir yerinde bir şey patlasa da PYD'yi suçlasak mantığı içindesiniz. PYD sana oradan bir tek taş attı mı? Kurşun demiyorum taş attı mı? Yok kimse iddia edemez. Peki nasıl terörist ilan ediyor.

Bizim için PKK ve IŞİD aynıdır diyorlar. Tamam aynıdır PKK'ya yaptığının binde birini IŞİD'e yap. PKK'yle mücadele diyorum adı altında Cizre, Sur, Silopi'yi komple yıktınız. Fakat IŞİD'e bir mermi atmış değilsiniz. Sonra bize vay terör uzantısı bilmem ne? Sizden ala terör uzantısı mı var? IŞİD'in uzantısı sizsiniz işte. Bu ikiyüzlülük yeter. Bizim partililerimiz barış diye diye dilinde tüy bitecek. Sen Suriye'de her türlü haltı karıştıracaksın bizde buna sessiz kalacağız. AKP, IŞİD'in siyasi uzantısıdır net. Türkiye bunu görmeli ve buna göre hareket etmeli."

AK Parti'nin islami söylemlerinde samimi olmadığını savunan Selahattin Demirtaş şöyle konuştu; "Keşke İslami bir parti olaydı da AKP iktidarda olaydı, Müslüman olaydı iktidarda olaydı. Kürt sorunu çözülürdü. Böyle bir anlayış işte. Emevi anlayışı. Bunun İslam ile alakası yok. İslami söylemlerle samimiyseniz buyurun. Kitabınız belli değil sizin. Ne hukuk ne anayasa ne kutsal kitaba uymuyor yaptıklarınız. 14 yıldır memleketi ne hala getirdiler. Bütün bu olup bitenlerden bizi suçluyorlar sonra. Kendilerinin hiçbir günahı yok.

Neden? Pozitif bir siyaset anlayışları yok çünkü bir düşman üzerinden kendilerini var etmeye alıştılar. Karşısında bir düşman yoksa siyaset yapamaz hale geldiler. Düşmanlar değişiyor ama AKP'nin siyasi anlayışı değişmiyor. Barış söylemi üzerinden yeni bir kölelik hukuku üretmektir. İmralı'da 2013'te başlayan müzakereler bütün Türkiye'yi Ortadoğu'da en etkili demokratik barış gücü haline getirebilirdi. Bu çağrıyı yapan Öcalan'ı 7 aydır tecritte tutuyorsunuz. Ülke kan gölüne dönmüş siz hala masayı öcü gibi görüyorsunuz. Sorunları silahla çözmek yerine cesaretle masaya dönmek en erdemli iştir."

HDP'nin Türkiye için büyük şans olduğunu kaydeden Demirtaş, "İşte yanlış stratejiler Türkiye'yi bataklığın ortasına getirdi. Nasıl çıkacağız buradan; aklıma gelen tek şey HDP ile çıkacağız. HDP bu topraklar için büyük bir şanstır. HDP eşitlik, çoğulculuk herkesin kendi kimliği üzerine bir arada yaşadığı yönetime de katılabildiği modelleri öneren tek parti biziz ve büyük bir şansız. Etkimiz, oy oranımızı misliyle aşan siyasi etkidir. Tek siyasi güç biziz. Türkiye siyaseti açısından olmazsa olmazdır. Biz partimizi ilkelerimizi korumak zorundayız" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı Turizm Eylem Planı ve başkent önlemlerini eleştiren Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: "Turizm meselesinde neden tedbir alıyorsunuz, açıklamıyor. Çöktü mü turizm, niye çöktü anlatmıyor bunları. Kışın Rus uçağını düşürdüğünüzde yaz olacağını bilmiyor muydunuz? Hadi sen bilmiyordun etrafında bir akıllı danışmanın yok mu? Kıştan sonra bahar, yaz gelir.

Turizm çöktü yaptıklarının maliyetini halka çıkarıyorlar. Halkın cebinden alıp faturasını dağıtacaklar. En büyük talihsizliğimiz böyle bir ülke böyle bir iktidar tarafından yönetiliyor. Yoksa Türkiye tek başına turizmle ayakta kalabilecek bir ülkedir.

Gözünü Suriye'ye dikersen eldeki de gidecek. Ankara'nın 7 TOMA'sını 70'e çıkarmışlar. Utanç verici. Öyle IŞİD'e teröre karşı tedbir değil toplumsal olaylara müdahale konusunda tedbir aldık diyor. Devletimiz tehdit altında. Halk birey umurunda değil. Devlet dediğimiz ne? Ölen halk yoksul emekçi ama devlet tehdit altında olur. Siz ölün evlatlarınız ölsün ama devlet onlardan daha kıymetlidir bu söylenen."

HDP olarak Artvin Cerattepe'de halkın direnişinin arkasında olduklarını bildiren Selahattin Demirtaş şu ifadeleri kullandı: "Kendi yandaşları olduğu Cengiz İnşaata 50 bin 300 ağaç kesecekleri ortaya çıktı halk direnişe geçti. Onlar da terörist ilan edildi. Devlete karşı direnen herkes teröristtir. Tanım böyle yapılmış. Şimdi Artvin halkı terörist olmak neymiş görüyor.

Kendinize çok güveniyorsanız ısrarcıysanız maden ocağı açılmasında yapacağınız bir şey var; referandum. Odun ve Su işleri Bakanı da kesilen ağaçların yerine yenisini dikeceklerini söylüyor. Siz 50 bin ağacı kesip yok ettikten sonra aynı ekolojiyi nerede yapabilirsiniz? kaç yılda doğal ortam oluşuyor, orada yaşayan canlılar dengeleri ne yapacaksınız? Halk onurlu haklı bir direniştedir.

Onların ortaya koymuş olduğu taleplerin arkasındayız."

Selahattin Demirtaş, grup toplantında kaybolan asker ve polis yakınlarının da bulunduğunu belirterek "İnşallah evlatlarınıza kavuşursunuz" diyerek sözlerini sonlandırdı.