Yetenekle öğrenci alan bölümü 2′nci denemesinde kazanan ve 5 yıllık mücadelesinin ardından eğitime hak kazanıp 5 yıllık eğitimin ardından mezun olan İzmirli Burçin Bayar, azimli çalışmasının meyvesini toplamaya başladı.
Kanun yapım ustası Ejder Güleç’ten eğitim alıp okuldaki hocasının da desteğiyle atölye açan Bayar, Türkiye’nin tek kanun yapım ustası olmayı başardı. Yaklaşık bir yıldır profesyonel olarak kanun yapan, bunun yanı sıra solist olan ve çalgı aletlerinin minyatürlerine de hayat veren Bayar, “Ağaç, enstrüman ve müzik benim için her şey demek” diye konuştu.
İzmir’de ailesi ile yaşayan Burçin Bayar, lise eğitimini tamamladıktan sonra yetenekli öğrencileri kabul eden Ege Üniversitesi Temel Bilimler ve Ses Eğitimi Bölümü’nün sınavlarına başvurdu. Üç yıl üst üste girdiği sınavlardan başarılı sonuç alamayan Bayar, pes etmeyip bir arkadaşının da önerisi ile Devlet Türk Müziği Konservatuvarı Çalgı Yapımı Bölümü sınavlarına girdi. İkinci denemesinde bu bölüme girmeyi başaran Bayar, çeşitli müzik gruplarıyla çalışmalarına da devam etti. Aynı zamanda solist olan Bayar, okulda eğitimini aldığı, tambur, saz ve ud gibi aletlerin yapımının yanı sıra kanun yapmaya da merak sardı. Hedeflerine ulaşmak için yoğun çaba harcayan Burçin Bayar, 5 yıllık eğitim ardından geçen yıl mezun oldu.
Okulda eğitim gördüğü süre içinde kanun yapım ustası Ejder Güleç’in atölyesine gittiğini ve onunla tanıştıktan sonra hayatında yeni bir pencere açıldığını aktaran Bayar, şöyle dedi: “Nur içinde yatsın, ustam Ejder Güleç’in atölyesine gittim. Onun sayesinde kanun yapımıyla uğraşıyorum. Benim içim kendisi bir derya denizdir. Bu sanatın tüm inceliklerini ondan öğrendim. Okuldan mezun olduktan sonra da profesyonel olarak kanun yapmaya başladım. Okuldan hocam Mehmet Güldağ atölye kurmamda çok yardımcı oldu.”
TEK KADIN KANUN USTASI
Kanun yapımının çok zahmetli ve zor bir sanat olduğuna dikkat çeken Bayar, bu alanda yaptığı araştırmalara göre tek kadın usta olduğunu bildirdi. Ailesinden gördüğü destekle sanatına daha çok bağlandığını dile getiren Bayar, şöyle konuştu: “Hocalarıma da sordum; Türkiye’de kanun yapan bir başka kadın olmadığını öğrendim, bu insanların da dikkatini çekiyor. Kanun her türlü müziğe uyum sağlayabilen bir enstrüman, yapım aşamasında da çok ayrıntı gerekiyor. Burada kendimi buldum diyebilirim. Sıfırdan, icracının eline gelebilecek bir kanunu yaklaşık 1 ay gibi bir sürede yapabiliyorum. Kanunun her parçası el işi. 25, 26 ve 27′likle Arap kanunu olmak üzere dört ses grubuna ayrılıyor. İcracının isteğine göre bazı durumlarda bu değişebiliyor. Son zamanlarda 26′lık kanun tercih ediliyor, 26′lık kanun 76 telden oluşuyor ve 250 kadar mandalı var. Arap Kanunu ise 3-4 ses daha fazla olabiliyor.”
Türk ve özgün müzik seslendirdiğini ve okuldaki boş zamanlarını sürekli değerlendirdiğini anlatan Bayar, “Okulda arta kalan zamanımda, kanun, bağlama, ud ve tamburun dışında minyatür enstrüman yapmaya başladım. Gitar, kabak kemane ve saz gibi çalınabilecek bütün enstrümanların birebir minyatürünü yapabiliyorum. Bu sanatla uğraşmayı çok seviyorum. Bu minyatür enstrümanları maddi çıkar gütmeden arkadaşlarıma hediye ediyorum. Ağaç, enstrüman ve müzik benim için her şey demek” dedi. Öğretmenlik için formasyon eğitimi de alan Bayar, kanun yapımına da devam ettiğini kaydetti.
