Deney tüpü yüksek lisans öğrencisini yaktı

Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği bölümünden mezun olan Samsun doğumlu Hande Özyürek, bu yıl yüksek lisansı eğitimi görmek için kızkardeşi Emine Begüm Özyürek’in tıp eğitimi gördüğü Bursa’ya geldi. Cuma günü saat 17.00 sıralarında Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Laboratuvarı’nda yağ tayin analizi deneyi yapan Hande Özyürek, iddiaya göre, içersinde hekzan gazı bulunan deney tüpünü dikkatsizlik sonucu yere düşürdü. Tüpte bulunan gazın bir anda parlaması sonucu alevler arasında kalan genç kız koşarak laboratuvardan çıkarken, "İmdat beni kurtarın" diye bağırmaya başladı. Bu sırada önce kırılan cam sesini sonrada Hande Özyürek’in çığlıklarını duyunca dışarı çıkan Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Araştırma Görevlisi Günsu Barışık, genç kızın üzerindeki alevleri laboratuvarda bulunan iki yangın tüpünü kullanarak söndürdü. Vücudunun bir bölümü yanan Hande Özyürek, hemen Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Hayati tehlikesini atlatamayan genç kızın ifadesi polis tarafından alınamadı. Kardeşinin yanarak yaralandığını ve eğitim gördüğü Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alındığını öğrenen Emine Begüm Özyürek, hemen yanına gitti. Emine Begüm Özyürek, polise verdiği ifadede de, kardeşinin ağır yaralanmasına neden olan laboratuvarda normalde 2 kişinin deney yapması gerektiğini fakat kardeşinin tek olduğunu belirtip ilgisiz kaldıklarını öne sürdüğü yetkililerden şikayetçi oldu.

Bursa Cumhuriyet Savcılığı, olayla ilgili olarak çok yönlü soruşturma başlattı. Laboratuvardaki ihmal iddiaları üzerine polis tarafından ifadesi alınan Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Utku Çopur, olay sırasında bir otelde toplantıda olduğunu, olayı öğrenince hemen hastaneye gelip öğrencinin sağlık durumu ile ilgilendiğini söyledi. Bu tür deneylerin sürekli yapıldığını belirten Çopur, böyle bir kaza ile ilk kez karşılaştığını söyledi.

Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Kamil Dilek, laboratuardaki kazada yaralanan Hande Özyürek ile yakından ilgilediklerini söyldi. Olayı duyunca çok üzüldüğünü anlatan Prof.Dr. Dilek, şöyle konuştu: "Ailesi ile görüştüm. Üniversitemizle ilgili zerre kadar sitemleri olmadı. Zaten laboratuvarda çok güvenlikli. Hatta akreditasyon için de müracaat edilmişti. Kaza, Hande’nin tüpü düşürmesiyle oldu. Olay günü kendisinin yanında bir arkadaşı daha vardı. Birlikte çıkacaklardı. Ama Hande kendisine, ’Sen çık ben hemen geliyorum’ demiş. Arkasından da bu olay yaşandı. Dekan bey ile de görüştüm. Herhangi bir ihmal yok. Böyle bir şey asla olamaz. Kızımız şu anda yoğun bakımda. Sağlık durumu şu anda daha da iyi. Vücudunun yüzde 40 derin olmamakla beraber yandı. Sağlığına kavuşması için uğraşıyoruz." Rektör Prof. Dr. Kamil Dilek, olayla ilgili soruşturma başlatıp başlatılmayacağıyla ilgili soru üzerine şu anda öğrencilerin sağlık durumu ile ilgilendiklerini söyledi.