Avrasya İslam Şurası'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'den öldürülen 3 kişi için dünyanın 3 bin kişi dediğini belirterek, ''Ama öbür taraftan şehit edilenler için 5 bin kişi olsa 5 kişi deniyor. Bütün bunlar karşısında biz baş öne eğik duramayız'' ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, Müslümanları terörle yan yana ananların, Müslümanlar toplu olarak katledildiğinde bunu görmezden geldiğini belirterek, ''İşte İsmail Haniye kardeşimizin kucağındaki yavruyu gördünüz. Bu yavruyu katleden anlayışın bu dünyada adaleti olabilir mi, insanlıktan nasibini aldığı söylenebilir mi? İşte onun için diyorum ki İsrail bir terör devletidir. Çünkü bu estirilen terör'' dedi.
Bu nasıl adalet ?
Başbakan Erdoğan, ''Görüştüğümüz liderlerin yaklaşımı çok enteresan. 'İsrail savuna hakkını kullanıyor' diyor. Saldıran o, 'savunma hakkını kullanıyor' dedikleri de o. Bu nasıl adalet'' şeklinde konuştu.
Tabularla İslam'ı gölgeleyemeyiz
''Biz sünnilik, şiilik bu tür tabular içinde İslam'ı gölgeleyemeyiz. Bizim için tek belirleyici İslam olmalıdır. Mezhepler değil'' ifadelerini kullanan Başbakan Erdoğan, ''Şuan Suriye'deki gidiş maalesef o yönedir ve acımasızca Suriye'de yapılan bu katliamların altında da bu yatmaktadır'' dedi.
Birbirimizi Allah için sevmeliyiz
''Biz birbirimizi Allah için sevmek zorundayız, mezhep için değil. Bunu başarmak zorundayız'' ifadelerini kullanan Erdoğan, Suriye'deki bu tehlikenin halen yoğun şekilde görüldüğünü belirterek, ''Esed rejimi, onur mücadelesi veren Suriye halkına karşı yürüttüğü kanlı vahşeti meşrulaştırmak için bu mücadeleye mezhepsel bir nitelik atfetmeye çalışıyor'' şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, Suriye'de yaşananların mezhepler arası bir gerginlik veya çatışma olmadığını ifade ederek, yaşananların Baas rejiminin halka rağmen gücü elinde tutmak için kendi halkına karşı giriştiği zulmün yürek yakıcı bir hikayesi olduğunu söyledi.
İslamofobyaya karşı önlem alınmalı
İslamofobyaya karşı uluslararası önleyici tedbirler alınması gerektiğini ve öncelikle BM'nin bu doğrultuda bir çalışma başlatarak, ülkelere bu konuda yol gösterecek olan gerekli hukuki alt yapıyı bir an önce oluşturmasını beklediklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Ha şunu söyleyeyim. Uluslararası toplantılarda gündeme getiriyorum ve bundan sonra getireceğim. Burada da getiriyorum. Peki 'BM'ye ne kadar güveniyorsun' dediğiniz zaman, onu da söyleyeyim, güvenmiyorum. Çünkü; savaş şartlarının oluşturduğu bir yapının bugünkü tezahürü adil değildir. Yapı, adil değildir.''
BM Güvenlik Konseyi sadece seyrediyor
Başbakan Erdoğan, Suriyeli göçmenler konusunda BM Güvenlik Konseyi'nin üzerine düşeni yapmadığını söyledi.
Güvenlik Konseyi'nin sadece seyrettiğini ve nasihat ettiğini kaydeden Erdoğan, ''Netice var mı? Yok. Peki bu kurum niye kuruldu? Dünya barışını tesis için. Dünya huzuruna katkıda bulunmak için. Eğer bunu başaramıyorsa, bunu sağlayamıyorsa, o zaman ne anlamı var'' dedi.