15 ameliyat geçirdi, hayata tutundu

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan doktorlardan Muhammet İkbal Şaşmaz ile arkadaşı Abdurrahman Gökhan Kars, 2 Haziran gecesi mesailerinin ardından Şaşmaz'ın otomobiliyle Muratpaşa ilçesindeki Meltem Mahallesi'ne gitmiş, burada yaşanan tartışmanın ardından Kars'ın bıçakla karnından yaraladığı Şaşmaz, görev yaptığı hastanede tedavi altına alınmıştı. Gözaltına alınan Kars ise çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.

Bir ay komada, 45 gün yoğun bakımda, 5 ay da hastanede yatan Şaşmaz, yaklaşık 8 aylık tedavi sürecinde 15 ameliyat geçirdi. Tedavisi hala devam eden Şaşmaz, görevi başında daha mutlu olacağı düşüncesiyle İl Sağlık Müdürlüğü'ne başvurarak görevine başlamak istediğini bildirdi. Şaşmaz, şubat ayı başında yeniden hastalarını muayene etmeye başlayacak.

"İLK SU İÇEBİLDİĞİM AN DÜNYALAR BENİM OLMUŞTU"

Yaşadığı zor günleri anlatan Muhammet İkbal Şaşmaz, yaşadığı olayları “Düşünebileceğim en zor şeydi” şeklinde dile getirdi. Bıçaklandıktan sonra çok kan kaybettiğini, aracını kullanamayacak durumda olduğu için bayılmak üzereyken yoldan geçen iki gencin kendisini hastaneye götürdüğünü anlatan Şaşmaz, “Olaydan sonra ilk 3 gün bana 117 ünite kan verildi. Bir doktor olarak bugüne kadar bu kadar fazla kan verilen bir hasta görmemiştim. Bir ay komada, 45 gün yoğun bakımda, 5 ay hastanede yattım. 8 ay içinde ise 15 ameliyat edildim. Safra kesem, karaciğerim, ince bağırsağımın bir kısmı alındı. Bacağımdan da bir parça alınıp karnıma konuldu” dedi.

“İlk su içebildiğim an dünyalar benim olmuştu. 50 kiloya düşmüştüm” diyen Şaşmaz, “Hayatımı önce Allah'a, sonra beni o halde alıp hastaneye getiren 2 gence borçluyum. Çünkü orada olmasalardı hayatta olmayacaktım. Yeniden doğmuş gibiyim” diye konuştu.

Şaşmaz, tedavi sürecisinin devam ettiğini, bir iki ameliyat daha olacağını belirterek, bacaklarında bazı sinirlerde hasar olduğu için yürümesinin normal olmadığını, fizik tedavi gördüğünü anlattı.

Her şeye rağmen yaşamasının büyük bir nimet olduğunu vurgulayan Şaşmaz, şunları söyledi:
“Ailem yaklaşık 1 ay ölüp ölmeyeceğim korkusuyla yaşadı. Herkes umutsuzdu. Çok ciddi kan kaybetmişim. Uzun süre diyalizde kaldım, böbrek yetmezliği hastası olabilirdim. Hasta yakını tarafından saldırıya uğrayan doktorlar oluyor, ama benimkisi hayal edilemeyecek bir şey. Çünkü tanıdığım bir insandan, okumuş, mesai arkadaşımdan şiddet gördüm. O da pişmandır. Çünkü ortada elle tutulur bir neden de yok. Ama genellememek gerekiyormuş. İnsan böyle bir durumla karşılaşabiliyormuş.”

Dr. Şaşmaz, işini severek yaptığını, bu nedenle bir an önce görevine dönmek istediğini dile getirerek, İl Sağlık Müdürlüğü'ne başvurarak görevine başlamak istediğini söylediğini, gelecek ay görevine başlayacağını kaydetti. Şaşmaz, bir yıl içinde uzmanlığını alarak aynı hastanede görev yapmaya devam etmek istediğini ifade etti.

"BÖYLE BİR ŞEY YAPACAĞI AKLIMA BİLE GELMEDİ"

Muhammet İkbal Şaşmaz, mesai arkadaşı Kars'ın kendisini bıçaklamasına neden olan hemşire Ş.S.A. ile olaydan önce aynı hastanede görev yaptıkları için birkaç kez görüştüklerini söyledi.

Hemşire Ş.S.A. ile gönül bağı olan Abdurrahman Göktürk Kars'ın Ş.S.A'yı kendisiyle görüştüğü için darp ettiğini öne süren Şaşmaz, şunları kaydetti:
“Ortada elle tutulur bir neden yok. Aramızda ciddi bir şey yoktu, sadece arkadaştık. Ama benimle görüştüğü için Ş.S.A'yı darp etmiş. Şiddetin benim yüzümden olduğunu öğrendiğimde Kars'a telefon açarak 'Niye böyle bir şey yaptın, bu sana yakışır mı, niye bunu benimle konuşmadın?' dedim. O da yüz yüze görüşmek istediğini söyledi. Tanıdığım bir doktor arkadaşım, o yüzden böyle bir şey yapacağı aklıma bile gelmedi ve görüşmeyi kabul ettim. Araç içinde konuşmaya başladık. Daha sonra bana yumruk atmaya başladı. Ben direksiyon koltuğunda olduğum, kendimi savunamadığım için arabadan indim. Karşı taraftan gelip karnımın sağ tarafına bıçağı sapladı. Bıçağı zorlayıp çektiği için tüm bağırsaklar elime gelmişti.”

Yaşanan olaydan dolayı Ş.S.A'nın çalıştığı hastanenin değiştiğini, bu durumdan çok üzgün olduğunu dile getiren Şaşmaz, Kars'tan davacı olduğunu, mahkemenin devam ettiğini belirtti.