Siirt'in Eruh İlçesi kırsalında varlığı bilinen leopar neslinin korunması amacıyla başlatılan proje kapsamında daha önce, kırsal alanda farklı bölgelere yerleştirilen fotokapanlar, Vali Ahmet Aydın'ın da bulunduğu grup tarafından kontrol edildi.
Siirt Valisi Ahmet Aydın, bölgede leopar neslinin korunması ve leopar popülasyonun tespit edilmesi amacıyla yürütülen Güneydoğu Anadolu Leopar Projesi arazi çalışmalarına katıldı. Vali Aydın, 3'üncü Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Halil Soysal, İl Jandarma Komutanı Albay Şenol Yeloğlu, Emniyet Müdürü Metin Özkan, Orman ve Su İşleri Müdürü Nevzat Amcalar'dan oluşan heyetle birlikte Eruh'un Yelkesen Köyü yakınlarında proje kapsamında bölgeye bırakılan fotokapanları kontrol etti. Kontrolü yapılan fotokapanlarda ayı, domuz, kurt ve tilki gibi birçok yaban hayvanlarının bölgede yaşadığı görüldü.
30 YILDIR KİMSENİN GİTMEDİĞİ YER
Yaklaşık 30 yıldan beri kimsenin yaşamadığı bölgeyi gezdiklerini belirten Vali Aydın, "Bulunduğumuz bölge Mardin, Şırnak, Siirt üçgeninde bir yerdeyiz. Arkamızda Gabar dağları var. Bu bölgede 2010'da bir leopar öldürülmüş, maalesef derisi şu an bizde.
Geçen sene yine aynı şekilde Diyarbakır ilimizde leopar öldürüldüğünden dolayı, bu bölgede bilim adamlarımız çalışmalar yürütüyor. Kapan yerleştirdi arkadaşlarımız proje kapsamında. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemiz'de leoparı koruma projemiz var. Bu kapsamda bu bölgedeki leopar popülasyonunu tespit etmek amacımız ama onun dışında da yaban hayatıyla ilgili birçok hayvan var burada; yaban keçisi, domuz, sincap tavşan gibi birçok hayvan var" dedi.
ERUH KIRSALI YABAN HAYATI VE TURİZME AÇILIYOR
Eruh'taki kırsal bölgeyi yaban hayatı ve yaban turizmine açmayı düşündüklerini dile getiren Vali Aydın, "Amacımız, hakikaten Eruhumuzun böyle insan eli değmemiş, çok bakir alanı olan burasını, yaban hayatına, yaban turizmine açmak istiyoruz.
Bu kasamda Orman ve Su işleri Bakanlığı'nın çok büyük destekleri var. Hocalarımız çok güzel çalışmalar yapıyor. Biz de valilik olarak geçen sene de bahsettik, ne olur dedik, canlı gördüğünüz zaman bunu öldürmeyin, bu leoparlar nesli tükenmek üzere biliyorsunuz. En son 1974 yılında Ankara'da görülmüştü, nesli tükenmiş deniliyordu ama sonuçta 2010'da Siirt'te görüldü, işte bir buçuk iki sene önce. Diyarbakır'da gözüktü ki bu bölgeden gittiği tahmin ediliyor. Bizim de öncelikli amacımız, bu bölgemizi gerçekten tabiat harikası florasıyla, biyolojik çeşitliliğiyle onu turizme kazandırmak istiyoruz. Birinci amacımız bu, ikinci amacımız da bu hayvanları koruma altına almak istiyoruz. Bu kapsamda yürüyüş yaptık arkadaşlarımızla" diye konuştu.
BİR AY ÖNCE LEOPAR GÖRÜLDÜ İDDİASI
Yaklaşık bir ay önce bir kişinin valiliğe gelerek, gördüğü leoparın kendisine saldırdığını iddie ettiğini aktaran Aydın, "Bir ay önce köylü bir vatandaş, bize gelerek leoparın kendine saldırdığından bahsetti ve korkusundan kaçtığını söyledi. Vatandaşla da arkadaşlarımız görüştü, gerçekten samimi söylüyor ama tabi bunu tespit etmek çok zor. Burada yerleştirdiğimiz kapanlar, çalışmalarımız bu kapsamda, bunu canlı olarak da görmek istiyoruz. Ama bugüne kadar hep vatandaşımızdan aldığımız duyumlarla bunu tespit etmeye çalışıyoruz. Amacımız bunu canlı görüntülemek ve arkasından da popülası için gerekli önlemleri almak istiyoruz" dedi.
"ÇÖZÜM SÜRECİ BÖLGEMİZE ENERJİ VERDİ"
Çözüm sürecinin bölgede yaşayan insanları rahatlattığını ifade eden Vali Aydın, bu süreçle birlikte bölgeye enerji ve sinerji geldiğini belirterek, "Bugün biz çok rahat yürüyebiliyorsak, burada sivil vatandaşlarımız, bizler, çalışma arkadaşlarım, hocalarım, hiçbir sıkıntı yok. 1.5 yıldır artık vatandaş bahçesine çok rahat gidebiliyor, dağına gidebiliyor, kendi turizmini yapabiliyor. İşte bugün silahların belki konuştuğu yerde, bizler çok rahat doğa yürüyüşü yaptık, hep beraber hiçbir sıkıntı da olmadan.
İnanın çözüm süreci bölgemize bir enerji verdi sinerji verdi. Herkesin yüzü gülüyor, herkes çok memnun. Umarım sonuçlanacaktır, inşallah artık vatandaş çatışmak istemiyor, vatandaş kan görmek istemiyor. Vatandaşımız huzur istiyor, bunu herkes de görüyor, bunu biz de dillendiriyoruz. Bugün çok rahat geldik, yürüdük hep beraber, bundan güzel bir şey var mı?" dedi.